GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Sağlıkla İlgili Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:17
Tarih:14.11.2018

ULAŞ KARASU (Sivas) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Sağlıkta şiddeti konuştuğumuz bugünde başta Edip Kürklü, Ali Menekşe, Ersin Arslan, Kamil Furtun, Fikret Hacıosman, Aynur Dağdemir olmak üzere görevi başındayken sağlıkta şiddete maruz kalan ve aramızdan ayrılan hekimlerimizi, isimlerini sayamadığım daha nice sağlık emekçilerini saygı ve rahmetle anıyorum.

AKP iktidarının "sağlıkta devrim" adı altında yaptığı uygulamaların tamamının bugün nasıl çökme noktasına geldiğini anlatmaya ne beş dakika ne beş saat ne de beş gün yeter. Komisyondaki arkadaşlarımız günlerce gerek hekimlerimizin gerekse sağlık çalışanlarının uygun koşullarda çalışma ortamlarının sağlanması ve yurttaşlarımızın en iyi şekilde sağlık hizmeti koşullarına ulaşabilmesi adına mücadele ettiler. Ancak iktidar, insan sağlığını bir vatandaşlık hakkı olarak görmeyip sadece rant ve para olarak görmeye devam etmektedir. Sağlık çalışanları mutsuz, huzursuz ve her geçen gün daha zor şartlar altında çalışmaya mahkûm edilmiştir. Yine, gelinen noktada, ne acıdır ki tıbbi malzeme ve cerrahi malzeme bile karşılanamaz duruma gelmiştir. Şehir hastaneleri adı altında yeni bir rant anlayışı ortaya çıkarılmış; Sağlık Bakanlığı bütçesinin 2018'de yüzde 6,8'i, 2019'da 12,7'si, 2020'de 22,9'u ve 2021'de 24,7'si yandaş firmalara verilen şehir hastanelerine kira ve hizmet bedeli adı altında aktarılacaktır.

Değerli milletvekilleri, son yıllarda üniversite hastanelerinde görev yapan binlerce hekim istifa ederek özel sağlık kuruluşlarında görev yapmaya başlamıştır. Bu istifalar tıp eğitimi kalitesini her geçen gün düşürmektedir.

Sağlıkta devrim yaptığını iddia edenlere Sivas ilimizden örnek vererek Sivas'ta durumun ne olduğunu anlatmak istiyorum. Sivas'ta 2002 yılından önce 6 adet devlete bağlı hastane vardı, bugün ise bu sayı 2'dir. Sivas'ta bu hastaneler kapatılmış, bölge hastanesi olacağı iddia edilen hastane tamamlandığında hastane binasının ihtiyacı karşılamadığı anlaşılmış, hastane hizmet vermeye başladıktan bir yıl sonra yeniden şantiye alanına çevrilmiştir. Ücretlerde sözleşmeli/kadrolu hekim ayrımı yapıldıktan sonra Sivas Devlet Hastanesinde doktor istifaları giderek artmış, bu nedenle birçok branşta ya hekim sayısı yetersiz kalmış ya da hiç hekim kalmamıştır. Hâlen görev yapan hekimlerimiz arasında da bu konudan kaynaklı sıkıntılar yaşanmaktadır. Bu kaçışın durdurulması ve yeni hekim gelişinin sağlanması için sözleşmeli/kadrolu ayrımı yerine hekimlerimizin tamamının ücretlerinin hak ettiği noktaya getirilmesi kaçınılmazdır. Son on ay içerisinde 93 doktorumuz Devlet Hastanemizden ayrılmış olmasına rağmen, gelen doktor sayısı ise sadece 51 olmuştur.

Ayrıca, yanlış sağlık politikaları, liyakatsiz yönetim anlayışı nedeniyle döner sermaye giderlerindeki düşüş, hekimlerimizin devlet hastanelerinden kaçışının en önemli nedenlerinden biridir.

Özellikle çocuk hastalarımızı ilgilendiren branşlarda ciddi sıkıntılar yaşanmaktadır. Defalarca dile getirmemize rağmen iktidar, bu konuda maalesef kılını bile kıpırdatmamaktadır. Hekim yokluğunda çevre şehirlere giden hemşehrilerimiz maddi ve manevi anlamda çok büyük sorunlar yaşamakta, maddi durumu olmayan hemşehrilerimiz ise âdeta ölüme terk edilmektedir. Tüm ilçelerimizde yeterli sayıda uzman hekim bulunmamaktadır. Ülkemizin en köklü kurumlarından biri olan Cumhuriyet Üniversitesi Hastanemizde ise mevcut yönetimin ayrılıkçı, baskıcı, dışlayıcı anlayışı nedeniyle, sadece bir yıl içerisinde, profesör ve doçent kadrosunda olan 40'a yakın hocamız üniversiteden ayrılmıştır. Bu sayının daha da artacağı gelen bilgiler arasındadır.

Bugün geldiğimiz noktada, üniversite hastanelerinde tedavi gören hastalardan ameliyat eldiveni, cerrahi malzeme istendiğine "Yapılacak operasyon acil değilse işlem yapmayın." denildiğine tanık oluyoruz.

Değerli milletvekilleri "Eskiden hastanelerde kuyruklar oluşurdu." diyen iktidarın...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın Sayın Karasu.

Buyurun.

ULAŞ KARASU (Devamla) - ...bugün bir MR için üç dört ay sonrasına randevu verildiğinden haberi var mıdır? Bu MR çekildikten sonra sonucun raporlanması için iki üç ay daha beklenildiğinden haberi var mıdır? "SGK eczanelerinde kuyruk oluşuyordu." diyen iktidarın, birçok hayati önem taşıyan ilaca vatandaşlarımızın ulaşamadığından haberi var mıdır?

Ya acil servisler? Arkadaşlar, son zamanlarda hiç devlet hastanesi acil servislerine veya çocuk acillere gittiniz mi? Gidin ve eserinizi görün.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkürler Sayın Karasu.