| Konu: | Sağlıkla İlgili Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 18 |
| Tarih: | 15.11.2018 |
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; şehir hastaneleriyle ilgili 35'inci maddede söze başlamadan önce bir Bakandan söz etmek istiyorum maalesef; kendisi yukarı katta konuşuyor şu anda, bütçesi görüşülüyor, İçişleri Bakanı. Vekil arkadaşımıza, Mardin Vekilimiz Ebrü Günay'a "Sen provokatörsün, sen görürsün!" diyebilen bir İçişleri Bakanından söz ediyoruz. Aynı zamanda, bu Bakan, daha öncesinde de Eş Genel Başkanımız Pervin Buldan'a telefon açarak -telefon görüşmesinde, yüz yüze de değil- "Hiçbirinizi yaşatmayacağız bundan sonra, göreceksiniz." diyebilen bir Bakan ve bu söylendiğinde de bu sözleri inkâr etmeyen, "Daha da fazlası vardı." diyebilen bir Bakan. Şimdi, kendisiyle diyalog kurulamayan, gerçekten asgari bir siyasi -nasıl diyeyim- edebe sahip olmayan bir Bakan olabilir mi?
OYA ERONAT (Diyarbakır) - Siz mi edepten bahsedeceksiniz! Vatan hainleri!
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Devamla) - Biz bunu ifade ettiğimiz zaman aslında evet hani görevine devam edecektir.
OYA ERONAT (Diyarbakır) - Vatan hainisiniz!
BAŞKAN - Sayın Eronat, lütfen...
OYA ERONAT (Diyarbakır) - Söz vermedin, ben de söylüyorum.
BAŞKAN - Sayın Eronat, lütfen...
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Devamla) - Çok teşekkür ederim, çok teşekkür ederim, sağ olun, ağzınıza sağlık gerçekten!
OYA ERONAT (Diyarbakır) - Alkışlıyorum!
BAŞKAN - Sayın Eronat, lütfen...
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Devamla) - Zaten dünyanın usulü budur, dünyanın usulü budur. Sizin gibi düşünmeyenleri vatan haini ilan edersiniz, ondan sonra da huzura erersiniz, rahat edersiniz, sağ olun, teşekkürler.
OYA ERONAT (Diyarbakır) - Değil misiniz? Değil misiniz? "Değilim." deyin. Diyemezsiniz, diliniz dönmüyor.
BAŞKAN - Sayın Eronat...
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Devamla) - Evet, bu İçişleri Bakanından söz ediyorum ve ek süre almak istiyorum çünkü bu hanımefendi, gerçekten insicamı bozan ve konuşulmasına izin vermeyecek bir hanımefendi.
OYA ERONAT (Diyarbakır) - Dürüst konuşacaksınız, dürüst!
BAŞKAN - Buyurun, siz devam edin konuşmanıza Sayın Kerestecioğlu.
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Devamla) - Yani rica ediyorum, bir kere de kendisinin bu kürsüye çıkmasını sağlayın ve buradan konuşsun ve rahatlasın çünkü başka türlü olmayacak yani hepimiz buradan konuşurken bu müdahaleye devam edecek.
OYA ERONAT (Diyarbakır) - Dürüst olun, sataşmam.
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Devamla) - Evet, şimdi sürekli tehditle iş gören bir Bakandan söz ediyoruz ve bunu yapmakta da hiçbir beis görmüyor ve kendisi yüzlerce korumayla gezen bir Bakan, kendisi çocuğuna hamileyken eşini failimeçhul cinayette kaybetmiş bir kadına bunu söyleyebiliyor, "Hiçbirinizi yaşatmayacağız, göreceksiniz!" diyor ve bu sözün arkasında durabiliyor. Ya da işte vekilimize kalkıp "Göreceksin sen!" diyor. Ne göreceğiz? Fezleke görüyoruz, hapishane görüyoruz. Ne görüyoruz? İşte, burada müdahale görüyoruz, sözlerimizin engellenmesini görüyoruz. Başka ne göreceğiz? Suikast mi göreceğiz, ne göreceğiz Allah aşkına? Gerçekten ne göreceğiz?
OYA ERONAT (Diyarbakır) - Onu siz bilirsiniz, suikastı siz bilirsiniz! Bombaları siz bilirsiniz!
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Devamla) - Şimdi, bunları kabul etmiyoruz, bizim herhangi bir korkumuz yok. Ama biz bunun bir siyasi edep, siyasi üslup olduğunu düşünmüyoruz ve kabul etmiyoruz.
Ayrıca, şunu, bir araştırmayı söylemek isterim: Oxford Üniversitesi, 5 kıtadan, 37 ülkede yaptığı araştırmada internette siyasi görüşünü açıklamaktan en çok Türklerin korktuğunu tespit etmiş. Sebep ise yetkililerle sorun yaşama ihtimali; işte, bu yetkililerden biri bu İçişleri Bakanı maalesef.
Evet, şehir hastanelerine dönersek arkadaşlar, insan merkezli sağlık hizmeti vermenin adı, beş yıldızlı otel gibi hastane yapmak oldu. Aslında bu hastaneleri Bakanlık falan yapmıyor, şirketler yapıyor, Bakanlığa kiralıyor. Şimdi de bu şirketlerin koşullarının iyileştirilmesini görüşüyoruz. Şirketlere hasta garantisi verilen tıbbi hizmetlerde on yıllık süre garantisi de verilmesini konuşuyoruz. En başından beri biz kamuya yapım maliyetinin çok üstünde bir rakama mal olması nedeniyle Şehir Hastaneleri Projesi'nden vazgeçilmesi gerektiğini söyledik.
Şimdi, bu hastanelere, bu şirketlere daha doğrusu, şehir hastanesi yapan şirketlere ücretsiz hazine arazisi, en az yirmi beş yıl boyunca kira garantisi, tıbbi hizmetlerde en az on yıllık sözleşme garantisi, Kamu İhale Kanunu'ndan muafiyet gibi garantiler sağlanıyor ve Sağlık Bakanının makam odasının da yer aldığı Bilkent'teki bakanlığın merkez teşkilat binasının aylık kira bedelinin 2018 yılı başında 2,5 milyon lira olduğu gerçeği karşısında gerçekten biz aslında şehir hastaneleriyle ilgili bilgilerin...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun Sayın Kerestecioğlu, tamamlayın sözlerinizi.
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Devamla) - ...topluma açık bir şekilde verilmesinin gerekli olduğuna inanıyoruz.
Dönüp dolaşıp tabii, aynı yere geliyoruz. Şehir Hastane Projesi, AKP'nin sağlığı özelleştirme programının sacayaklarından birisi. Sayıştay raporlarında mevzuata aykırı sözleşmeler imzalandığı ve sözleşmelere uymayan şirketlere yaptırım uygulanmadığı tespit edilmiş iken; peki, neden bizden şehir hastaneleri sözleşmeleri gizleniyor?
TÜİK verileri de sağlığın ticarileştiğini açıkça kanıtlıyor. Türkiye'nin toplam sağlık harcamasının gayrisafi yurt içi hasılaya oranı 2015 yılında yüzde 5,4 iken geçen yıl yüzde 4,6'ya düşmüş. Türkiye'de hane halkının cepten sağlık harcaması ise yüzde 13 oranında artmış. Bu durum, insanların, 2016 yılında sağlık harcamalarına daha fazla bütçe ayırmak zorunda kaldığını gösteriyor. 10 bin kişiye yatak sayısı ortalaması Türkiye'de 28, OECD ortalaması ise 47. Bakan, açılan ve açılacak olan şehir hastaneleriyle bu sayılarda iyileşme olacağını belirtiyor. Ancak bu projeler aynı zamanda şehir merkezlerindeki büyük ve köklü hastanelerin arazilerinden rant sağlamak amacıyla kapatılmasını maskelemek için de kullanılıyor. Örneğin Numune Eğitim Araştırma Hastanesi, Ankara'nın başka 5 köklü hastanesi bunların altyapısını, hizmet koşulları yerinde iyileştirebilecekken şirketlere rant sağlamak uğruna kapatılıyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sözlerinizi bağlayın lütfen.
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Devamla) - Bitiriyorum.
BAŞKAN - Buyurun.
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Devamla) - ... Ankaralılar ulaşması zor ve maliyetli AVM tipi sağlık komplekslerine mahkûm ediliyorlar ve onlar Hastanemi Kapatma Platformu'nu kurdular ama bilmiyorum hiç onları dinleme gereğini duydunuz mu? Zannetmiyorum çünkü siz yaptığınız her şeyi herkesten daha iyi biliyorsunuz.
Dün de Bakan, sunumunda 2018 yılında kamu ilaç harcamasının 30 milyar liraya ulaştığını söyledi. Bunlar gerçekten çok büyük tutarlar, arkadaşlar ve biz diyoruz ki eğer bir sosyal devlet olsaydık, sağlığın metalaşmasını ve ticarileşmeyi, bu israfı konuşuyor olmazdık. Bu tasarıya toptan hayır dediğimizi son kez ifade etmek isterim.
Hepinize saygılar sunuyorum. (HDP sıralarından alkışlar)