| Konu: | CHP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 24 |
| Tarih: | 29.11.2018 |
CHP GRUBU ADINA ORHAN SÜMER (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Gün geçmiyor ki acı ve üzücü bir haber almayalım; Kırıkkale'deki patlamada ölen bir vatandaşımıza, önceki gün helikopter kazasında şehit olan askerlerimize, dün de Kuzey Marmara Otoyolu inşaatında çalışırken viyadük altında kalarak hayatını kaybeden işçilerimize Allah'tan rahmet, ailelerine, yakınlarına sabırlar diliyorum.
Değerli milletvekilleri, daha dün Adana'da çocuğunun okulundan istenen 55 lirayı ödemediği için bir vatandaşımız intihara kalkıştı. Bizim insanlarımızın hayatı bu kadar değersiz, bu kadar ucuz olmamalı.
Değerli milletvekilleri, bugün Aladağ'da 11'i kız öğrenci, 12 vatandaşımızın hayatını kaybettiği yurt yangınının 2'nci yıl dönümü. Hayatını kaybeden minik evlatlarımıza bir kez daha Allah'tan rahmet, ailelerine başsağlığı diliyorum.
Bugün Aladağ'ın acılı aileleri Türkiye Büyük Millet Meclisindelerdi. Acı olayın üzerinden iki yıl geçti ama bu davada yargılanan bir tutuklu dahi kalmadı. Aileler hak istiyor, hukuk istiyor, adalet istiyor. Mecliste ailelerimizin haklı feryadını duyurmak için, sorumluların hesap vermesi için onların sesi olmaya çalışıyoruz.
Değerli milletvekilleri, Aladağ yangını aslında her geçen gün eğitim sistemimizde yaşanan sorunlara tutulmuş bir aynadır, bir yüzleşmedir çünkü dönemin Aladağ İlçe Millî Eğitim Müdürü Mehmet Aktaş görevi ihmal suçlamasıyla yargılandığı hâlde Adana'nın en gözde okullarından birine müdür olarak atanmıştır; evet, yanlış anlamadınız, âdeta ödüllendirilmiştir. Aladağ'da can veren minik yavruların kemiklerini sızlatan, ailelerini yaralayan, tuz basan bu konuyu ben Meclis gündemine taşıdım. Sayın Millî Eğitim Bakanımıza yanıtlanması talebiyle bir ay önce bir soru önergesi verdik. Sayın Bakana sordum: On beş yıla kadar hapis cezasıyla yargılanan bu kişinin atanmasındaki gerekçe nedir? Ama Sayın Bakan buna yanıt verme ihtiyacı bile duymadı; oysa mevzuat çok açık, bu kişinin buraya atanması doğru değil, etik değil. O hâlde bu kişi neden ödüllendirildi? Öğrencileri devletin yurduna değil yanan bu yurda yönlendirdiği için mi ödüllendirildi? Sorarım sizlere: Bu atama kararına imza atanların, Aladağ'daki acılı annelerin, babaların yıllardır ağlamaktan kan çanağı olan gözlerine bakacak yüzü var mıdır? Diyoruz ki: "Eğitim için adalet, Aladağ için adalet." Buradan bir kez daha sesleniyorum: Önergeme yanıt vermediniz ama lütfen skandal olan yanlıştan dönün, bu atamayı iptal edin. Bu ülkedeki bir tek evladımızın bırakın canını, tek birinin bir damla gözyaşı bile tüm kontenjanlardan, koltuklardan daha kıymetlidir.
Değerli milletvekilleri, Aladağ'daki elim hadiseden sonra, delillerin karartılması uğruna Aladağ'da yurt bir gecede yıkıldı. Yıkılan yurdun yerine hâlâ bir devlet yurdu yapılmadı. İlçe merkezinde okuyan çocukların ailelerinin taleplerine rağmen haftada bir gün bile servis olanağı tanınmıyor. Yani yol yok, okul yok, yurt yok. Oysa yangında yitirdiğimiz evladımız dördüncü sınıf öğrencisi Cennet, demin Sayın Başkanımızın da söylediği gibi, çok önemli mesaj vermişti. Devletimizin görevini Cennet hatırlatıyor bizlere.
Değerli milletvekillerimiz, Millî Eğitim Bakanlığına bağlı toplam 3.053 kurumda 364.739; özelde ise 2.254 kurumda 48.862 öğrenci barınma hizmeti alıyor. Aladağ'daki elim hadiseden sonra... Bu yurt ve pansiyonlarda kalan çocuklarımızın önemli bir bölümü dağ köylerinde yaşayan yoksul ailelerimizin çocuklarıdır. Hepimizin bildiği gibi, dün Aladağ'da, daha önce Konya'da, Diyarbakır'da yaşadığımız facialar denetimsizlikte başrol oynamıştır.
Devletimizin koruması altında bulunan çocuklarımız için en iyi ortamı oluşturma görevi bizlere düşmektedir. Denetimleri sıklaştırmamız, kontrol mekanizmaları oluşturmamız gerekiyor. Ama Bakanlık, yılda sadece bir defa yaptığı denetimle denetim yapmış gibi gösteriyor. Üstüne basa basa soruyoruz: Aladağ'daki yangından sonra yönetmeliğe uygun olmayan, uygun nitelikte personel çalıştırmayan kaç yurt ve pansiyon denetlendi? Kaçının bugüne kadar şartları uygun hâle getirildi? Uygun koşulları taşımayan kaç yurt kapatıldı? Bu yurtlardan kaç çocuk pansiyonlu okullara nakil oldu? Ama herkes suspus. Niçin? Çünkü etkin bir denetim yok, çünkü çocuklarımızın kıymeti yok.
Bakın, bunu da tekrar belirtiyorum: Daha üç gün önce Feke'de yine bir facianın eşiğinden döndük; anne babalar, öğrenciler tedirgin çünkü Feke'de öğrencilerin kaldığı pansiyonda bir hafta içinde tam 3 yangın çıktı. Allah korusun, bu facia yaşansaydı bunun sorumlusu kim olacaktı?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.
ORHAN SÜMER (Devamla) - Artık bu tür üzücü olayları milletin vicdanına terk etmeyelim. Ailelerin yanan yüreğine bir damla dahi olsun su taşıyalım.
Hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)