GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2019 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2017 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısının 2'nci Tur görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:30
Tarih:12.12.2018

MHP GRUBU ADINA HAYATİ ARKAZ (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2019 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi görüşmelerinde Helal Akreditasyon Kurumu bütçesi üzerine Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Meclisi ve büyük Türk milletini saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, 2018 yılında Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kurulan ve Ticaret Bakanlığına bağlı faaliyet gösteren Helal Akreditasyon Kurumunun bünyesinde ve özel sektörde başlatılan çalışmalar sonucu dünyadaki payımız yüzde 6,5 ve 7 oranlarındadır. Türkiye'nin İslam coğrafyasındaki tesirleri ve ilişkileri göz önünde bulundurulursa bu oran ülkemiz potansiyelinin çok altındadır. Helal gıda sektörünün dünyada katettiği büyüme hızı bu gerçeği daha da tebarüz ettirmekte ve açığa çıkarmaktadır. Helal Akreditasyon Kurumu, helal belgelendirme kuruluşlarının denetimi ve bu kuruluşların düzenledikleri belgelerle güven temin edilmesi helal belgelerinin karşılıklı tanınmasına yardımcı olacaktır. Helal konusunda her türlü bilimsel ve teknik incelemeleri gerçekleştirecek, aynı zamanda kurum önemini artırıcı faaliyetler yapacaktır. Bu kapsamda araştırma ve yayın yapacak, kongre, seminer ve benzeri toplantılar düzenleyerek eğitimler verecektir. Helal uygunluk değerlendirme kuruluşlarını akredite edecek ve bu kuruluşların ulusal ve uluslararası standartlara göre faaliyette bulunmalarını, düzenledikleri belgelerin yeterlilik ve geçerliliklerini inceleyecek olan kurum Türkiye'de tek yetkili kurumdur. Yalnızca İslam ülkelerinde değil Amerika Birleşik Devletleri, AB ülkeleri ve Çin'de dev firmalar helal gıda sertifikasyonu için rekabet içindedirler çünkü helal gıda bugünkü verilere göre dünyada 2 milyar insana ulaşmaktadır. Tekrar ediyorum, 2 milyar insana ulaşmaktadır. Helal sertifikalı ürünlerde Malezya, Endonezya helal gıda konusunda ciddi araştırmalar yapmakta, pazara ilişkin sağlıklı veriler oluşturmaktadır ve anketler yapmaktadır. Avustralya, Yeni Zelanda, Brezilya gibi ülkeler ise helal et konusunda iddialı durumdadırlar.

Helal gıda ticaretinde dünya pazarındaki sertifikalı ürünler yüzde 15 civarındadır. Önümüzdeki yıllarda bu oranın yüzde 5 ila 10 oranında da artırılması ve artması hedeflenmektedir. Yine, helal sertifikalı ürünlerde küresel piyasanın 1 trilyon dolara yaklaştığı gözlenmektedir. Yakın gelecekte bunun 2 trilyon doları aşacağı elimizdeki verilerde bellidir. Türkiye'nin helal gıda pazarında birincilik oyuncusu olması önünde bir engel yoktur. Tam tersine, bir potansiyele yani tarihî, kültürel, ekonomik ve siyasi imkânlara, avantajlara sahiptir.

İstanbul merkezli helal gıda sertifikalı ürün satan 4 ayrı markette anket yapılmıştır. Bu anketlere göre 221'i kadın, 179'u erkek 400 kişi üzerinde inceleme yapıldı. Bu incelemeler sonunda evli kadınların yani ailelerin helal gıdaya dikkat ettikleri görülmüştür ama maalesef bekârlarda bu oran düşüktür. Özellikle en düşük olan oran da öğrenci kesimi. Öğrenci kesimi helal gıdaya dikkat etmemekte, bu da bizim için üzücüdür, bunu da peşinen söyleyeyim.

Helal gıda sertifikasyonuyla ilgili hem devlet hem özel sektör olarak çalışmaların artırılması gerektiği aşikârdır. Bakanlığımızın, ilgili bürokrasimizin yanında ticaret ve sanayi odalarının da bu konuyla ilgili olarak özel sektörü yoğun bir bilgilendirme ve teşvik faaliyetlerinde yönlendirmesi hem elzemdir hem de ekonomimiz açısından millî bir vazifedir.

Aynı zamanda bu yıl İstanbul'a gelen her 4 turistten biri Arap'tır. Bu böyle olursa yani özellikle turizm bölgelerinde gelen turistlerin yüzde 25'inin Arap olduğunu hesaplarsak o zaman o bölgelerde hem Turizm Bakanlığımızın hem müftülüklerimizin bu konuyla ilgili daha büyük oranda faaliyet göstermeleri gerekmektedir ve de sivil toplum örgütlerine, ayrıca belediyelerimize de görev düşmektedir.

Değerli milletvekilleri, özetlemeye çalıştığım helal gıda dünya ticaret hacmi parametreleri dâhilinde görüyoruz ki bu konuda devlet ve özel sektör olarak topyekûn bir seferberlik gerekmektedir. Bu seferberlik hem yurt sathında hem de ihracata yönelik bir seferberlik olarak düşünülmeli ve Türkiye'nin İslam coğrafyasındaki ticari payı artırılmalıdır. Ayrıca helal sertifikası yalnızca gıda sektöründe değildir, tekstil, medikal, kozmetik, eczane, seyahat ve turizm gibi ürünlerde dünyayla senkronize ve paralel olarak hayata geçirilmesinin önü açılmalı ve bu alanda özel sektör teşvik edilmelidir.

Sözlerime son verirken Cenab-ı Allah her kuluna helal gıdayı, helal yaşamayı, helal düşünmeyi nasip etsin.

Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum efendim. (MHP sıralarından alkışlar)