| Konu: | 2019 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2017 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısının 6'ncı Tur görüşmeleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 34 |
| Tarih: | 16.12.2018 |
HDP GRUBU ADINA ZEYNEL ÖZEN (İstanbul) - Değerli Başkan, değerli milletvekilleri; Göç İdaresi hakkında HDP adına söz aldım.
Ben, iç göç ve yurt dışı göçten bahsedeceğim. Bu göçlerin nedeni işsizlik, yoksulluk ve katliamlardır. Bu yakın tarihimizde Sivas, Başbağlar, Çorum, Gazi, cezaevleri, Roboski katliamları bunlardan birkaçı.
Değerli dostlar, 1980 öncesi devlet yönetilemez duruma gelmişti. Özellikle IMF'nin, emperyalistlerin ve egemenlerin istediği 24 Ocak kararları uygulanamıyordu çünkü işçi sınıfı ve demokratik muhalefet güçlüydü. Bu programın uygulanabilmesi için 12 Eylül faşist diktatörlüğünün hazırlıkları yapıldı. Bunun için iç çatışmalar körüklendi, kurban olarak da Aleviler seçildi. Yakın tarihimizde 19 Aralık-26 Aralık arasında Maraş katliamı yapıldı, sol ve Aleviler katledildi. Bu hazırlıkların nasıl yapıldığını biliyoruz. Özellikle Amerikan Büyükelçisi Birinci Kâtibi Alexander Pack'in Maraş'ta sağ partilerle, faşist gruplarla, iş adamlarıyla yaptığı toplantıları biliyoruz. Aynı zamanda Edem Yağ Fabrikasında yapılan toplantılarda Maraş'ın Alevilerden ve solculardan temizlenmesi kararı alındığını biliyoruz. Ve süreç başlamıştır.
4 Nisan 1978'de ilk olarak 80 yaşındaki dedemiz katledildi bir kahvehane taranarak. 7 Nisanda "süper yüzbaşı" denilen Ali Çeviker, Maraş'a silah ve bomba sevkiyatı yaptı. Bu bombaların üzerinde, dikkatinizi çekerim, hangi camiye atılacağı, hangi imamın evine atılacağı, hangi partiye atılacağı bile yazılıydı.
ABDULLAH GÜLER (İstanbul) - Ne alakası var?
ZEYNEL ÖZEN (Devamla) - MİT'in, kontrgerillanın ve sivil faşistlerin rol aldığı katliam şartları hazırdı. 19 Aralıkta ülkücülerin getirdiği bir sinemaya ses bombası atıldı. 20 Aralıkta solcuların ve Alevilerin devam ettiği Akın Kıraathanesi bombalandı ve tarandı. 21 Aralıkta TÖBDER üyesi 2 öğretmenimiz, Hacı Çolak ve Mustafa Yüzbaşıoğlu katledildi. 22 Aralıkta cenazeler bilinçli olarak Çetin Diker tarafından cuma günü namaz vaktine denk getirildi, iki toplum karşı karşıya getirildi. Ve her şey hazırdı.
Orada "Allah için savaşa..." her yerde yazılıyordu ve bu resimleri görüyorsunuz, bu resimler her iş yerine asılmıştı. 23 Aralıkta katliam başladı. Olaylar sonucu 111 ölü, yüzlerce yaralı oldu ama resmî kayıtlar böyle. Biz bu ölülerin, bu katliamda ölenlerin sayısının daha çok olduğunu biliyoruz çünkü hâlen cenazelerinin akıbetini bilmeyen aileler var.
Değerli dostlarım, Fidan Suna'nın bebeğiyle katledildiği resim. Ercan Köse'nin on sekiz aylık bebeğinin resmi. Bese ve Esma'nın, hamile kadının karnı deşilerek çıkarılan çocuğunun resmi, o ceninin resmi. 11 yaşındaki Ali Tıraş'ın kolları ve bacakları kesilerek kazanda kaynatılıp katledildiği resim ve şu da kamyonun arkasına yüklenip taşınan cesetler.
Değerli milletvekillerim, bu yıl da yine Maraş'a gideceğiz, Maraş'ı anacağız. Cemevlerimizde şehitlerimiz için dualarımızı okuyacağız, gülbanklerimizi okuyacağız. Ben iktidardan şunu rica ediyorum, şunu yapmasını istiyorum: Her yıl Maraş abluka altına alınır, bizim ibadet yerimize gidişimiz engellenir. Nasıl, camiye ibadet için gidenlerin engellenmiyorsa... Bugün diyorum ki -Maraş milletvekillerine de çağrıda bulunuyorum burada, Maraşlılara da çağrıda bulunuyorum- tarihimizin, günümüzün en kanlı katliamı, vahşi katliamı yapılmıştır, biz hep birlikte gidelim bu katliamı lanetleyelim. Aynı zamanda Karamaraş'ta o mahalleyi kurtaran yoldaşım Mehmet Mengücek'i burada saygıyla anıyorum.
Diğer taraftan, konuşmacılarımız her çıktığında: "Bu, dış güçlerin işidir."... Doğru; Amerikalıların, Alexander Pack'in şeyi var ama bu katliamda rol alanlar millî ve yerlidir arkadaşlar. Bu 1.300 sayfalık iddianamede 804 sanık var. Bunlar yerli ve millî, bunu bilesiniz.
ABDULLAH GÜLER (İstanbul) - Ne alakası var?
ZEYNEL ÖZEN (Devamla) - Onun dışında, o davada 804 sanık yargılanmıştır. 23'ü idam, 321'i bir ile yirmi dört yıl arası ceza almıştır ama 1991 affıyla bunların hepsi bırakılmıştır. Bir tanesi de, birinci sanığı da bu Millet Meclisinde İnsan Hakları Komisyonuna seçilmiştir. Gelin, hep birlikte tarihimizle yüzleşelim. Özellikle bu katliamların arka cephesini araştırmak için, gün yüzüne çıkarmak için, esas katilleri cezalandırmak için Meclis görev üstlenmelidir. Şunu da biliyorum o iddianamede: O davada 68 sanık, önemli sanıklardan hiçbiri yakalanamamış ve hiçbiri yargı önüne çıkarılamamıştır arkadaşlar.
ABDULLAH GÜLER (İstanbul) - Başbağlar'ı da isteyelim, Başbağlar'ı.
ZEYNEL ÖZEN (Devamla) - Evet, Başbağlar'ı saydım ben.
MİTHAT SANCAR (Mardin) - Ne alakası var şimdi? Katliam mı yarıştırıyorsunuz?
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) - "Sizin katliamınız, bizim katliamımız." mı diyeceksiniz yani? Ayıp!
ZEYNEL ÖZEN (Devamla) - Arkadaşlar, şimdi katliamların şuyu buyu olmaz. Katliam insanlık suçudur. Bunu kabullenmek zorundasınız, bunun gereğini yapmak zorundasınız.
HAYATİ ARKAZ (İstanbul) - Biraz da şehitlerden bahset, şehitlerden.
ZEYNEL ÖZEN (Devamla) - Onun için, bu 22 Aralıkta yine Maraş'a gideceğiz, aynı günleri bize yaşatmayın.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ZEYNEL ÖZEN (Devamla) - Bizim ibadetevimize gitmemizin önüne engel çıkarmayın.
UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Kim çıkarıyor?
ZEYNEL ÖZEN (Devamla) - Güvenlik tedbirleri alın. Buyurun, siz de gelin.
Teşekkür ediyorum. (HDP sıralarından alkışlar)