| Konu: | 2019 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2017 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısının 8'inci Tur görüşmeleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 36 |
| Tarih: | 18.12.2018 |
CHP GRUBU ADINA ORHAN SÜMER (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun bütçesi üzerine grubum adına söz almış bulunuyorum. Yüce Meclisimizi ve bizleri izleyen vatandaşlarımızı saygıyla selamlıyorum.
Öyle görülüyor ki bu bütçeyi hazırlayanlar tercihini haktan, hukuktan ve halktan yana yapmamışlar ama bizden oy vermemizi istiyorlar. Oysa bu bütçede yoksul, dar gelir vatandaşlarımızın talepleri yok, işçinin, emeklinin, çiftçinin talepleri yok, sanayicinin feryadına, işsizin derdine bir derman yok yani halk yok, hak yok, hukuk yok.
Değerli milletvekilleri, ülkemizdeki kriz her geçen gün derinleşmektedir. Emekliler açlık sınırının altındadır, asgari ücretliler perişandır. Çiftçilerimiz çaresiz, tefecilerin elinden kurtulmak için devletinden yardım beklemektedir. Esnafımız sıkıntılı, sanayicimiz dertlidir. Vatandaşlar, borçlarını borçla kapatmaktadır. 2002'de vatandaşların bankalara olan toplam borcu 6,7 milyar lira iken bugün bu borç yaklaşık olarak 520 milyar lira olmuştur. On altı yılda vatandaşın borcu yaklaşık 78 kat artmıştır. Yine aynı dönemde vatandaşın bankalara ödediği faiz tam 55,5 milyar liradır. KOBİ'lerin bankalara olan borcu ise on ayda 640 milyarı bulmuştur. Borcunu ödeyemediği için takibe düşen KOBİ'lerin sayısı 333 bine tırmanmıştır. Firmalar peş peşe konkordato ilan etmektedir yani vatandaş borç batağındadır, nefes alamamaktadır. İşte böyle bir dönemde en yüksek parayı kazanan, finans sektörü olmuştur. BDDK'nin verilerine göre bankaların dönem net kârı 2018 yılının ilk on aylık döneminde 45 milyar lirayı bulmuştur. Kredi kullanıp borcunu borçla kapatmaya çalışan çaresiz vatandaş bankalara ödediği faizin yanında ayrıca ücret, komisyon, bankacılık hizmeti adı altında ödemeler de yapmaktadır. Kârına kâr katan bankaların faiz dışı gelirleri ilk on ayda 60 milyarı geçmiştir. Onun için bu bütçe elini ateşe uzatanların değil, ateşi yakanların yani ateşi harlayanların bütçesidir. (CHP sıralarından alkışlar) Bu bütçe krizin faturasını halka ödetmek isteyenlerin bütçesidir. Biz onun için halktan, hukuktan yana olacağız, bu bütçeye oy vermeyeceğiz. (CHP sıralarından alkışlar)
Değerli milletvekilleri, Adana'yla ilgili sorunları dile getirmek, sorunlara çözüm istemek bizim Adana Milletvekili olarak asli görevimizdir. 1980-1990'lı yıllarda her fabrikanın bacasından dumanın tüttüğü Adana'dan bugün eser yoktur. Allah'ın verdiği bütün nimetleri yetiştirebilecek bereketli topraklara sahip Adana'da çiftçimizin boynu büküktür. Daha geçen gün Ticaret Bakanı Adana'daydı, "Ben, bu ülkenin ticaret payında Adana'nın rakamlarını Adana'ya yakıştıramadım." diye bir laf söyledi. Doğrudur çünkü iktidarın Adana'nın gerçeklerinden haberi yok. Çünkü Adana teşvik mevzuatındaki yeri nedeniyle artık cazibe merkezi olmaktan çıkmıştır, yatırım alamıyor, var olanlar da durmuş durumdadır. İşte size örnekleri: On iki yıl önce turizm teşvik bölgesi ilan edilen, çivi bile çakılmamış Yumurtalık ve Karataş sahillerimiz. Tam on bir yıldır hiçbir ilerlemenin olmadığı Ceyhan Endüstri Bölgesi. İşte size, 2011'de ihale edilen, 3 yüklenici firma değiştiren ama bugün hâlâ akıbetinin ne olacağı bilinmeyen Çukurova Havaalanı. İşte, bu nedenle, 230 bin kayıtlı Suriyeli'nin de yaşadığı Adana bugün işsizliğin başkentidir. İşte bu nedenle, Adana bugün yoksulluğun başkentidir.
Değerli milletvekilleri, Sayın Bakan "Önerilerinizi bize bildirin, biz arkadaşlarımıza iletelim." dedi. Biz de buradan sesleniyoruz: Gelin, Adana'daki tüm projeleri bir an önce bitirin, gelin Adana'ya yeni fabrikalar yapın. Adana'daki çiftçilerimizi, esnafımızı, sanayicimizi destekleyin; Adana'ya daha çok iş sağlayın, aş sağlayın. İşte o zaman, çocukları üşümesin diye saç kurutma makinesini çalıştırıp hayatına son veren Emine kardeşimize, Kozan'da çöp konteynerinin içinde can veren işçi Behti kardeşimize, portakal posalarının içinde maalesef canını yitiren 15 yaşındaki Halil yavrumuza, borçları yüzünden hayatına son veren -Adana'da 6- kamu müteahhitlerine, hepimizin yüreğini yakan Aladağ yangınında çığlık çığlığa can veren, bir yurdun bile çok görüldüğü Aladağlı çocuklarımıza belki borcunuzu o zaman ödemiş olursunuz. (CHP sıralarından alkışlar)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Toparlayalım Sayın Milletvekili.
ORHAN SÜMER (Devamla) - O vakit, halkın parasını bir avuç faizciye, tefeciye, rantiyeciye peşkeş çekmemiş olursunuz. İşte o zaman halktan yana bütçe yapmanın ne olduğunun farkına varmış olursunuz.
Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)