| Konu: | 2019 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2017 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısının Maddeleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 37 |
| Tarih: | 19.12.2018 |
CHP GRUBU ADINA JALE NUR SÜLLÜ (Eskişehir) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Sayın Başkan, Sayın Divan, saygıdeğer milletvekilleri; yüce Meclisi saygıyla ve sevgiyle selamlıyorum.
2019 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi'nin 10'uncu maddesi görüşmelerinde Cumhuriyet Halk Partisi Grubum adına söz almış bulunuyorum.
10'uncu maddede yer alan mahallî idarelere ilişkin işlemlerde adı geçen mahallî idareler, daha yaygın tanımlamasıyla yerel yönetimlerle ilgili, bütçe görüşmelerinde çok tartışmalar yaşandı bu çatı altında. Seçimlerde çok vaatler verildi meydanlarda ancak belediyecilik anlayışınızı gördük uygulamalarınızda.
Eski İstanbul Belediye Başkanı, Genel Başkanınız, şimdiki Cumhurbaşkanının İstanbul'la ilgili itirafları belediyecilik anlayışınızı ne de güzel özetleyiverdi. Ne demişti Sayın Erdoğan kadim ve müstesna bir şehir olarak nitelendirdiği İstanbul'la ilgili, hatırlatmak isterim: "Biz bu şehrin kıymetini bilemedik, biz bu şehre ihanet ettik, hâlâ da ihanet ediyoruz, ben de bundan sorumluyum."
Bakın, İstanbul'a ihanet ettiğini itiraf eden anlayışın yeni planları ne? Görüşmekte olduğumuz 10'uncu maddeyle, kaldırılan Yüksek Planlama Kuruluna bağlı olan ödeneklerin dağılımı, kullandırılması, izlenmesi ve denetlenmesi, 2019 Yılı Bütçe Kanun Teklifi'nde Cumhurbaşkanına bağlanıyor. Bitti mi? Hayır. Bakın, daha neler var.
Önümüzdeki hafta Meclise gelmesi planlanan torba yasanın 48'inci maddesiyle, belediyelere talep etmeleri hâlinde yardım ödeneğinin ödenmesi yetkisi Cumhurbaşkanına bağlanıyor. Bu düzenlemelerle, Cumhurbaşkanına, bu ödenekten, yardım nitelikli projelerin gerçekleşmesi adı altında belediyeye para aktarma yetkisi tanınmaktadır.
Bütçenin kullanılmasını düzenleyen hiçbir nesnel dayanak yok. Tümüyle, verilecek keyfî kararlar, kaynakların adil kullanılmasını engelleyecektir. Bitti mi? Hayır. Bütçeden payına düşecekleri dört gözle bekleyen rant baronlarını çok sevindirecek başka müjdeler de var. Yine, bu torba içine sıkıştırılan 68'inci maddeyle şehirlerde teleferik, monoray, monoküler, metro ve şehir içi raylı ulaşım sistemlerinin yapımının bakanlıkça üstlenilmesinin ardından istenilen bir kuruluşa devredilmesi ve ilgili belediyelerin genel bütçe ve vergi gelirleri tahsilat toplamı üzerinden ayrılacak paylardan kesilmesi ve usullerinin belirlenmesi Cumhurbaşkanına devrediliyor. Bu da keyfî ve kayırmacı bir sonuç doğuracaktır.
Kriterlerin yasada belirtilmeden kesilmesi, esas ve usullerinin Cumhurbaşkanınca belirlenmesi, seçimle iş başına gelen yerel yönetimlerin yetkisinin gasbedilmesidir. Yetki gasbı olmasının yanı sıra tek adam keyfiyetine dayalı merkezî yönetimin güçlendirilmesi, Avrupa Yerel Yönetim Şartnamesi'nin yerinden yönetim ilkesinin ihlal edilmesidir.
Yerinden yönetim ilkesini zedeleyen bir diğer uygulama da ağustos ayı içinde belediyeye kaynak kullanımının Tek Hazine Kurumlar Hesabı altında toplanmasıdır. Bu düzenlemeyle yerel yönetimler üzerindeki merkeziyetçi siyaset ve vesayet pekişmiş, belediyelerin mali yapılanması ve kararlar üzerinde merkezî baskı artmıştır.
Diğer yanda 2012 yılında siyasi hesaplarla çıkartılan 6360 sayılı Büyükşehir Belediyesi Yasası güya yerel yönetimlerin güçlendirilmesi adı altında yapılmıştı. Bu yasayla 14 büyükşehir belediyesi, 25 ilçe belediyesi kurulmuş; 30 il özel idaresi, 635 belde belediyesi kapatılmış; 16.561 köy idaresinin tüzel kişiliği ortadan kalkmıştı. Kendinden kilometrelerce ötedeki ilçelere, beldelere, güya mahalle statüsüne kavuşturulan köylere sınırlı bütçelerle hizmet götürmek zorunda kalan büyükşehir belediyeleri sorun yaşamakta ve maliyetler artmaktadır. Bu yasayla, köylerin varlığı, tarımsal üretim, kırsal kaynakların yönetimi göz ardı edilmektedir. Kapatılan beldeler, 16.561 köy yeterli hizmet alamamakta, oralarda yaşayan vatandaşlarımız tabi oldukları Büyükşehir Belediyesi Yasası'yla zor durumda kalmaktadır. Bir yanda yerel güçlendirme adına belediyelerin sorumluluk alanlarını genişletme -ancak orada yaşayanların alacakları hizmetin niteliği ve niceliği düşmekte- diğer yanda merkezî yönetimin yetkilerini artırarak, halkın taleplerini sorgulamadan, yereldeki ihtiyaçları bilmeden, dayatmacı anlayışla tüm yetkileri tek elde toplama. Bu, akıl almaz bir çelişkidir.
2019 yılı bütçe teklifinin 10'uncu maddesi ve gelecek olan torba yasanın maddeleriyle Cumhurbaşkanının yerel yönetimler üzerinde yetkileri artırılmaktadır. Burada şu soruyu sormak lazım: İstanbul'a ihanet ettiğini itiraf eden anlayış, kendinde topladığı yetkilerle diğer şehirlere ihanet etmeyeceğinin garantisini nasıl verecektir? Topladığı yetkilerle diğer şehirlere ihanet etmeyeceğinin garantisini verecek olsa bile bu hikâyenin sonu ne olacaktır? Ben size ne olacağını söyleyeyim: Bu yetkilerle paylaştıracağınız rant pastasını beton baronları alıp gidecek; yine hesabı, bu borcun yükünü halkımız ödeyecektir.
Sayın milletvekilleri, tablo çok açık, siyah ve beyazın farkı kadar açık. Bakın, burada yer alan 10 tane belediye İnsani Gelişme Endeksi'nde... Bunlar Cumhuriyet Halk Partili belediye başkanları tarafından yönetilen belediyeler. Biz Cumhuriyet Halk Partili belediye başkanlarımızla gurur duyuyoruz. (CHP sıralarından alkışlar) Peki, bu tabloda AKP'li belediyeleri görebiliyor muyuz? Hem de iktidar kaynaklarını tamamen elinde tutan AKP'li belediye başkanları bu tabloda yer alabiliyor mu?
RECEP ÖZEL (Isparta) - Hiç görmüyoruz, ne olduğunu bilmiyoruz ki. Okunmuyor, okunmuyor.
JALE NUR SÜLLÜ (Devamla) - Ne yazık ki hayır ama AKP'li belediye başkanlarının başarılı olduğu başka bir tablo da bu: Borç sıralamasında ilk 10'a giren belediyeler sıralamasında AKP'li belediyeler ilk 10'a çok da güzel giriyorlar sevgili arkadaşlar.
RECEP ÖZEL (Isparta) - 31 Martta göreceğiz başarıyı, başarısızlığı.
JALE NUR SÜLLÜ (Devamla) - Yerelde yaşayanların birbirinden farklı ihtiyaçlarını sınırlı bir bütçeyle karşılamak zorunda olan yerel yönetimlerin üstlendikleri zorlu görevleri başarması ancak bütüncül, rantçı bakış anlayışından uzak bir vizyon ve misyonla olanaklıdır. Bunun, sınırlı bütçe ve olanaklarla Eskişehir'de nasıl başarıldığını on dokuz yıl belediyelerde bu ekibin bir parçası olan biri olarak yakından biliyorum.
Sayın milletvekilleri, geçmişte ev sahipliği yaptığı uygarlıklarla adı gibi eski bir şehir olan Eskişehir, son yıllarda tüm Türkiye'ye örnek gösterilen, şehir turizminin öncüsü bir şehir hâlini aldı. Türkiye'ye örnek gösterilen bir şehir olarak, farklı siyasi partilerden belediyeciler Eskişehir'i ziyaret ediyorlar ve bizim belediyelerimizden brifing alıyorlar. Şehirde yaşayanlar ise Eskişehir'de yaşamaktan, Eskişehirli olmaktan gurur duyuyorlar. En güvenilir iller sıralamasında dünyada 12'nci, Türkiye'de de tek belediye olarak 1'inci sırada yer alan Eskişehir'in sokaklarında güvenle ve mutlu yürüyor benim şehrimin insanları. (CHP sıralarından alkışlar) Bugünlerde ise Londra, New York, Barselona, İstanbul, Antalya, Bursa gibi -AKP'li belediyeler de var içinde, dikkatinizi çekiyorum- 193 belediyenin yer aldığı yarışmada, şehircilik dönüşümü yarışmasında finale kalmanın gururunu yaşıyor Eskişehirliler. Evet, Eskişehir'de bu başarıldı çünkü Eskişehir'deki belediye başkanlarımız şehre ihanet etmedi. Ortaya çıkan başarının rantı da tüm şehirde yaşayanlarca ortak bölüşüldü.
Değerli milletvekilleri, belediyelerimize kara bir bulut gibi çöken AKP rant ve talan zihniyetinin dizleri üzerine çöktüğünü göreceğimiz günlerin yakın olduğunu müjdelemek istiyorum. Kişi başına düşmesi gereken 15 metrekare yeşil alanın 8 metrekareye düştüğü ülkemizde, günah çıkarmaktan öteye gitmeyen millet bahçeleriniz de sizleri kurtaramayacak.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
JALE NUR SÜLLÜ (Devamla) - Ek süre alabilir miyim Sayın Başkan?
BAŞKAN - Buyurun.
JALE NUR SÜLLÜ (Devamla) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Beton yığınları arasında nefes alamayarak, termik santrallerle zehirleyerek beden sağlığını; yoksulluklarla, ayrıştırmalarla ruh sağlığını bozduğunuz vatandaşlarımızı tedavi etmek için diktiğiniz devasa şehir hastaneleri de sizi kurtaramayacak.
Evet, geldiğiniz gibi gidiyorsunuz, çılgın projelerinizi de alıp gidiyorsunuz. Belediye seçimleriyle geldiniz, belediye seçimleriyle gidiyorsunuz. (CHP sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar) Gelirleri hakça değil rant çevrelerine bölüştürdüğünüz için gidiyorsunuz. Mutlu bir azınlık, mutsuz bir çoğunluk yarattığınız için gidiyorsunuz. Garabet bir yasayla güya mahalle statüsüne kavuşturduğunuz köyleri boşalttığınız ama şehirlere yerleştirdiğiniz insanları şehirlileştiremediğiniz için gidiyorsunuz. Kısaca, siz şehirlerimize ihanet ettiğiniz için gidiyorsunuz. Ne diyelim, yolunuz açık olsun.
Genel Kurulu saygı ve sevgiyle selamlıyorum.
Teşekkür ediyorum Sayın Başkan. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederim.