GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Iğdır ilinin sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:2
Birleşim:88
Tarih:12.06.2019

HABİP EKSİK (Iğdır) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Iğdır ilinin sorunları üzerine gündem dışı söz almış bulunmaktayım.

Değerli milletvekilleri, Iğdır küçük bir il, 200 bine yakın nüfusu var fakat çok güzelliklere sahip. Mesela dünyada eşi benzeri bulunmayan bir özellik söyleyeyim size, üç ülkeyle sınır olması. Mesela Ağrı Dağı'nın eteğine kurulmuş, Aras Nehri'nin suladığı muhteşem bir ovaya sahip. Yine, insanları sosyolojik olarak çok farklı, barış, kardeşlik ve eşitlik içerisinde yaşayıp gidiyorlar.

Daha önce de yine Iğdır'ın sorunları üzerine gündem dışı söz almıştım fakat ne yaparsak yapalım AKP iktidarı bu sorunları çözmemek için elinden gelen tüm engellemeleri yapıyor maalesef. Bugün de Iğdır'ın devasa iki sorununu dile getireceğim çünkü bütün sorunlarını beş dakikada dile getirmem maalesef mümkün değil.

Iğdır ili dediğimiz gibi ovaya kurulmuş muhteşem bir il ve oradaki insanlar maalesef işsizlikle mücadele ediyorlar, yoksullukla mücadele ediyorlar. Bu insanlarımız geçim kapısı olarak fabrika bulamadıkları için, atölye bulamadıkları için, sınır kapıları kapalı olduğu için, ticaret yapamadıkları için hayvancılıkla bir şekilde geçimlerini sağlamaktaydılar. İlde yaklaşık 1 milyon 200 bin küçükbaş hayvan bulunmaktadır, 150 bin büyükbaş hayvan bulunmaktadır. Maalesef Tarım ve Orman Bakanlığı ve Ardahan Valiliği Iğdır insanının bu hayvanlarını götürüp otlattığı yaylalara Iğdırlı vatandaşlarımıza kapıyı kapatarak onların bir geçim kapısını daha ellerinden aldı. Bakın, Ardahan Valiliği hukuksuz bir şekilde bu konuda, yaylalarla ilgili, oradaki meralarla ilgili ihale sistemini değiştirerek, Kamu İhale Kurumunun belirlediği kuralların dışında kaideler koyarak oranın, Ardahan ilinin, Ardahan yaylalarının kapısını maalesef Iğdırlı insanımıza kapatmış bulunmaktadır. Size soruyorum: 1 milyon 200 bin küçükbaş hayvan, 150 bin büyükbaş hayvan sizce bu ülkenin ekonomisine ne kadar katkı sağlar? Ve o yaz sıcağında Iğdır'da kalırlarsa bu hayvanlar telef olmaz mı? Bunu bir düşünmenizi ve bununla ilgili ne yapılması gerekiyorsa hepinizin elinden geleni yapmasını bekliyorum. Zaten bölgenin diğer yaylalarının geçici güvenlik yasaklarıyla yasaklandığını söylemeye gerek yok, hepiniz biliyorsunuz, kamuoyu zaten bundan haberdar.

Değerli milletvekilleri, dediğimiz gibi, ticaret Iğdır'da yapılamamaktadır. 3 tane sınır kapısı vardır, 3 ülkeyle sınırdır fakat maalesef ticaret yapılamamaktadır.

Sağlık zaten içler acısıdır. Bakın, Iğdır'a 2018 yılında ihalesi yapılan bir tane göçmen geçici geri gönderme merkezi kurulmuştu, burada 870 tane göçmen vardı. Üç-beş gün önce, maalesef, bu kampta tüberküloz -21'inci yüzyılda tüberküloz- vakalarının ortaya çıktığı ve bununla ilgili hiçbir önlem alınmadığı, orada hiçbir tetkik yapılmadan oradaki insanların bir araya konulduğu ve insanımızın, hiçbir koruyucu sağlık hizmeti verilmeden, bu şekilde onlara hizmet ettiği, hizmet verdiğini öğrendik. Bununla ilgili kamuoyuna bilgilendirme yaptık, gerekli kurumları, bakanlıkları aradık. Zaten birçok bakanlık bu konuda, maalesef, doğru bilgiyi bizimle paylaşmıyor.

Şimdi, değerli milletvekilleri, size bir kez daha şunu söylemek istiyorum...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Devam edin.

HABİP EKSİK (Devamla) - Teşekkürler.

Bir insanı bir kampa koymadan önce onu sağlık taramasından geçirirsiniz; hangi hastalığı taşıyorsa, bulaşıcı mıdır, bulaşıcı değil midir, ona göre önlem alırsınız; bulaşıcı bir hastalıksa kesinlikle diğerleriyle aynı ortama koymazsınız çünkü o hastalığı diğer insanlara da bulaştıracaktır. Bu aynı zamanda bir insanlık suçudur.

Bakın, biz açıklama yaptıktan sonra Iğdır Valiliği hemen, alelacele gece yarısı açıklama yaptı ve dedi ki: "2 vaka var, 47 de şüpheli vaka var." Evet, böyle bir yerde zaten o şekilde durumun olmaması söz konusu değil. Bakın, kamptan gelen fotoğraflar. Ve Iğdır Valiliği maalesef bu göçmenleri şu araçlara koyarak Kırıkkale'ye gönderdi, hiçbir önlem almadan ve oradaki personellerin taramalarını yaptırmadı. Bundan sonra, kendi ailelerine ve topluma bulaştırıp bulaştırmayacağı konusunda hiçbir araştırma yapmadan, araçlara koyup tabiri caizse diğer illere gönderdi; kendi sorumluluğundan bu şekilde kurtulacağını zannetti.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayalım Sayın Eksik.

HABİP EKSİK (Devamla) - Şimdi, bir kez daha söylüyorum değerli milletvekilleri: İnsan sağlığı, koruyucu sağlık hizmetleriyle sağlanır. Ve bugün eğer Sayın Ravza Kavakcı bize bu şekilde bir davetiye gönderiyorsa, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı ve Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği... TBMM Başkanı Prof. Dr. Sayın Mustafa Şentop'un teşrifleriyle tanıtımı gerçekleştirilecek Parlamenterler için Uluslararası Mülteci Koruması ve Ulusal Sığınma Sistemlerinin Geliştirilmesi El Kitabı; bu şekilde bir davetiye gönderiyor ama bugün maalesef bizim ülkemizin mülteciye, göçmene yaklaşımı bu ve kendi insanımızın sağlığına yaklaşımı bu şekilde. "Yayılmış mıdır, yayılmamış mıdır? Tanı konmuş mudur, konmamış mıdır?" diye hiçbir şekilde araştırılmamıştır. Kendi kafalarına göre arabalara koyup, maalesef, başka illere gönderip kendi sorumluluğundan bu şekilde kurtulacağını düşünmüştür. Iğdır Valiliği ve Iğdır İl Sağlık Müdürlüğü bu konuda kesinlikle mesuldür, soruşturma açılmalıdır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Selamlayalım Sayın Eksik.

HABİP EKSİK (Devamla) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, gerçekten, bu sorun devasa bir sorundur. Bu sorun sadece Iğdır'ı değil, Türkiye'nin tüm bölgelerini, tüm şehirlerini etkileyebilecek bir sorundur. Bizler eğer derme çatma, hiçbir şekilde denetimi doğru yapılmayan bir yerlerde bu şekilde insanları kamplara toplarsak ondan sonra orada o insanların sağlığını, yaşamını tehlikeye sokarız ve orada ortaya çıkacak hastalıklar bizim de insanımızı, bizim de toplumumuzu etkiler ki sağlık evrenseldir, sadece ülkeyle endeksli değildir, bu şekilde yaklaşılması lazım. Onların da sağlığı bizim için önemli olmalıdır.

Bir diğer konu arkadaşlar, bu konuya Meclis derhâl el atmalı ve bir soruşturma başlatmalıdır. Bununla ilgili gerekirse bir araştırma komisyonu kurulup orada gerekli araştırmaların derhâl yapılması gerekmektedir çünkü 21'inci yüzyılda tüberküloz yani veremin olması kabul edilebilir bir durum değildir.

Teşekkür ederim Sayın Başkan, çok sağ olun.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)