| Konu: | Gümrük Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 10 |
| Tarih: | 24.10.2019 |
MHP GRUBU ADINA ARZU ERDEM (İstanbul) - Değerli Başkanım, değerli milletvekilleri; Gümrük Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin ikinci bölümü üzerinde Milliyetçi Hareket Partisi Grubum ve şahsım adına söz almış bulunmaktayım. Gazi Meclisimizi saygılarımla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine geçişle birlikte Gümrük ve Ticaret ile Ekonomi Bakanlıklarının Ticaret Bakanlığı olarak birleştirilmesiyle ihracat ve ithalat işlemleri, gümrük hizmetleri ve ticarete yönelik politikaların tek bir elden yürütülmesine yönelik uygulamaların daha etkili ve kapsayıcı icra edilmesine imkân tanınmıştır. Böylelikle, Ticaret Bakanlığı tarafından izlenen etkin ve dinamik politikalar çerçevesinde, Bakanlıkça yürütülen işlemlerin teknik, uygulama ve mevzuat yönünde bir araya getirilmesiyle işlemler hız kazanmıştır ve maliyetler azalmıştır. Ticaret Bakanlığı, ihracatın ve ithalatın, kalkınma planları ve yıllık programlarındaki ilke, hedef ve politikalar yönünde desteklenmesi ve geliştirilmesi ve özellikle ihracatın bu politikalar çerçevesinde ülke ekonomisi yararına düzenlenmesi yönünde çalışmalarına etkin olarak devam etmektedir. Buna ilaveten, gümrük hizmetlerinin hızına, güvenlik ve kaliteli bir şekilde yürütülmesine, gümrük işlemlerinin dijitalleştirilmesine ve basitleştirilmesine yönelik çalışmalar gümrüklerde hızla sürdürülmektedir. Bu kapsamda, yapılan çalışmalara örnek vermek gerekirse ihracata yönelik devlet yardımları artırılmış, kaçakçılıkla mücadele kapsamında etkin denetimler gerçekleştirilmiş, dış ticarete konu belgelerin elektronik ortamda alınması çalışmaları başlatılmış, kâğıt ortamındaki teminat mektupları elektronik ortama taşınmıştır. 459 güvenilir kuruma gümrük işlemlerinde birtakım kolaylık ve imtiyazlar tanıyan yetkilendirilmiş yükümlü sertifikası verilmiştir. İhracat işlemlerine ilişkin tüm süreçlerin elektronik ortamda yürütülmesi sağlanmış, Konteyner ve Liman Takip Sistemi bazı limanlarda uygulamaya alınmış, Serbest Bölgeler Bilgi Sistemi, SEBİS, tüm serbest bölgelerde uygulanmaya başlanmıştır. Varış öncesi gümrükleme projesi hayata geçirilmiştir. Başta Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu olmak üzere, birçok platformda dile getirilen Gümrük Kanunu'ndaki cezaların işlenen fiille orantılı olması gerektiği yönündeki taleplerin karşılanması, kanunun uygulanmasında karşılaşılan tereddütlerin giderilmesi ve ihracatçılarımızın önündeki engellerin kaldırılması yönünde çalışmalar yürütülmüştür ve bu konuyla ilgili Milliyetçi Hareket Partisinin hassasiyeti de vardır ve bu çalışmaları desteklemektedir. Bu kapsamda, gümrük işlemlerinin daha etkin yürütülmesini sağlamak amacıyla Gümrük Kanunu ve Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi hazırlanmıştır.
Değerli milletvekilleri, söz konusu kanun teklifinde Gümrük Kanunu'nda yer alan idari para cezalarına ilişkin usul hükümleri, ceza miktarları ve pişmanlık hükümleri yeniden değerlendirilerek uygulanacak cezalarda günümüz ekonomik koşullarına uygun olarak fiilin ağırlığı göz önünde bulundurulmak suretiyle hakkaniyet sağlanması amaçlanmıştır. Gümrükte eşyanın tasfiye sürecinden daha etkin işlenmesi amacıyla tasfiye hükümlerinde düzenlemeye gidilmiştir. Teminat uygulanmasının birçok gümrük işleminin vazgeçilmez bir unsuru olması nedeniyle gümrük idaresince teminat alınması gereken durumlarda yüzde 20 fazla teminat alınması uygulaması yürürlükten kaldırılarak günümüzün ekonomik koşullarında teminatların ticaret erbabı açısından işlem maliyetlerini düşürücü bir unsur olması hedeflenmiştir.
Transit rejiminde rejim hak sahibinin "asıl sorumlu" dediğimiz gümrük idaresine karşı mali yönden sorumluluğu açıkça belirtilmiş, cezai açıdan sorumluluğunun belirlenmesinde ise işlenen fiile dahlinin bulunup bulunmadığına dair araştırılma ölçütü getirilmiştir.
Mülga Savunma Sanayii Müsteşarlığı Cumhurbaşkanlığı makamına bağlanmış olduğundan uygulamada yaşanan tereddütlerin giderilmesini teminen ithal edilecek eşyaya ilişkin gümrük muafiyeti uygulanacak kurumlar arasına Savunma Sanayii Başkanlığı eklenmiştir.
Anayasa Mahkemesince fazla ve yersiz tahsil edilen vergilerin iadesinde faiz ödenmeyeceğine ilişkin kuralın yükümlülükleri belli bir dönem için faiz gelirinden mahrum kalması sonucunu doğuracak kurumsal yarar ile bireysel yarar arasındaki dengenin bozulmasına neden olduğu gerekçesiyle Gümrük Kanunu'nda yer alan "Yetkili idareler tarafından gümrük vergileri ile bunların ödenmelerine bağlı olarak tahsil edilmiş gecikme faizinin veya gecikme zammının geri verilmesinde idarece faiz ödenmez." hükmünün iptal edilmesiyle birlikte oluşan boşluğun giderilmesini gümrük vergileri ile bunların ödemelerine bağlı olarak fazla tahsilatın geri verilmesi, idarece geri verilecek tutar üzerinden hesaplanacak faizin ilgililere ödenmesi amaçlanmıştır.
Uzlaşmanın yükümlü ile idare arasında ihtilafın daha hızlı bir şekilde giderilmesine yönelik bir süreç olduğundan yükümlü veya ceza muhatabına süresi içerisinde olmak ve itirazın sonuçlanmamış olması kaydıyla itirazından vazgeçerek uzlaşma talep etme hakkı tanınarak uzlaşmanın yaygınlaştırılması hedeflenmiştir. Ayrıca uzlaşma sonucunda hesaplanacak gecikme zammı oranında gecikme faizinin uygulanmasında dikkate alınacak süre daha net ifade edilmiştir.
6136 sayılı Kanun'da yapılan düzenlemeyle, silah taşıma yetkisine sahip personelimize diğer kolluk birimlerinde olduğu gibi görev silahlarını zati silah olarak edinebilme ve emeklilikte harç ödemeksizin silah ruhsatı alabilme imkânı sağlanmıştır. Bu ve bunun gibi birçok sebepten yola çıkarak söz konusu kanun teklifimizin vatanımıza, milletimize hayırlı olmasını temenni ediyorum.
Değerli milletvekilleri, Türk Silahlı Kuvvetlerimizin 9 Ekim 2019 saat on altı itibarıyla başlatmış olduğu Barış Pınarı Harekâtı'yla Suriye'nin kuzeyi terörden temizlenmiştir. Harekât, ülkemizin uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarını, özellikle de terörle mücadeleye yönelik kararları ve Birleşmiş Milletler sözleşmesinin 51'inci maddesinde yer alan meşru müdafaa hakkı çerçevesinde Suriye'nin toprak bütünlüğünü korumak suretiyle icra edilmiştir. Fırat Kalkanı Harekâtı ve Zeytin Dalı Harekâtında olduğu gibi harekâtın planlama ve icrasında sadece ve sadece hain teröristler ile onlara ait barınaklar, sığınaklar, mevziler, silahlar, araç ve gereçler hedef alınmıştır. Sivil ve masum kişilerin, harekât bölgesinde tarihî, kültürel, dinî yapılar, altyapı tesisleri ile bölgede bulunan muhtemel dost ve müttefik ülke unsurlarının zarar görmemesi anlamında her tür dikkat, özen ve hassasiyet gösterilmiştir. Hudutlarımızın güvenliğini sağlamak, sınırlarımızın güneyinde bir terör koridoru oluşturulmasını engellemek, DEAŞ, PKK, YPG ve diğer terör unsurlarının tamamını, güvenliğimizle ilgili tehdit oluşturan tüm terör örgütlerini ve teröristleri etkisiz hâle getirmek, yerinden edilmiş Suriyelilerin evlerine ve topraklarına dönüşleri için uygun şartları sağlamak amacıyla yürütülmüş olan Barış Pınarı Harekâtı'nda mücadele eden kahraman Mehmetçiklerimize minnetlerimizi, şükranlarımızı sunuyoruz, şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum, kederli ailelerine sabır diliyorum, gazilerimize geçmiş olsun dileklerimizi iletip bu anlamda uzun, sağlıklı ömürler diliyorum. Barış Pınarı Harekâtı'yla PKK, YPG ve tüm terör unsurları ilga edilmiştir, imha edilmiştir, dağıtılmıştır, silahlar alınmıştır, istismar ettiği insanlar örgütten kurtarılmıştır -başta Kerkük, Irak- tartışmalı bölgelere sızarak yeni etkiler üretmesi engellenmiştir. Barış Pınarı Harekâtı küresel konjonktürde de büyük yankı ve dalgalanmalara sebep olmuştur. Küresel çetelerin ülkemiz üzerinde yürütmüş olduğu kirli çalışmaların tamamının karşısında -başta Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli Beyefendi'nin uzun senelerden beri Fırat'ın doğusunda oluşturulması gereken bir güvenlikli bölgenin, hilal şeklindeki bir güvenlikli bölgenin uyarısıyla- birlikte yürütülmüş olan bu harekâtla aslında küresel çetelerin tamamına kadim devletimiz gerekli meydanı da okumuştur. Harekâtın neden olacağı olası sonuçlardan korkan ve çekinen küresel güçler Türkiye'yle masaya oturmak zorunda kalmıştır. Her iki küresel güçle böylesine hassas bir ortamda anlaşma yapmak bile başlı başına anlamlı, değerli ve önemlidir. Bu açıdan, bu harekâtla ilgili farklı yorumların, Mehmetçik'imize, bu açıdan yürütmüş oldukları mücadelede sadece Mehmetçik'imize değil tüm güvenlik güçlerimize, bu topraklar altında yatan, canını bir çakıl parçası için vatanı uğruna feda etmiş olan, yine bedenini silahların karşısına siper etmiş olan, terör örgütlerinin karşısına siper etmiş olan gazilerimize yapılacak olan olumsuz yorumların tamamı birer hakaret niteliğindedir ve bizler tarafından da yok hükmündedir. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar) Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli Beyefendi'nin dediği gibi, Fırat'ın doğusunda hilal yükselmelidir, terörle yaşamaya da alışılmayacaktır. Hamdolsun hilal yükselmiştir, hamdolsun ay yıldızlı al bayrak dalgalanmaktadır. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar) Bu vesileyle, tüm güvenlik güçlerimize, askerimize, emniyet mensuplarımıza, korucularımıza Allah güç, kuvvet versin.
Terörle mücadelede, devletten maaş almadan yıllarca gönüllü olarak, PKK'nın çok yoğun tehdidi altında olduğu hâlde devletten yana safını belirleyen, özellikle Güneydoğu Anadolu coğrafyasında, evde sayısızca çocuğunu bırakıp giderken helalleşen ve güvenlik korucusu olarak zor imkânlarla görevini yürüten kahramanlarımızı da ben buradan selamlamak istiyorum.
Burada yürütülmüş olan mücadele, tabii ki başta Mehmetçik'imiz olmak üzere, Türk Silahlı Kuvvetlerimiz olmak üzere, emniyet teşkilatımız, Jandarma Özel Harekâtımız, Polis Özel Harekâtımız ve bunların yanında korucularımızla birlikte yürütülmektedir ve yine sınır ötesine korucu kardeşlerimiz de gerekli müdafaayı yapmak üzere sevk edilmişlerdir. Yirmi altı yıl arayla -korucularımızla ilgili biraz detaylı bilgi de vermek istiyorum- babadan oğula şehadeti geçen, aynı yaşta, aynı zamanda şehit olan korucularımız var ve bununla ilgili örneği aslında hepimizin örnekleyip şunu görmemiz gerekiyor: Bakın, terörle mücadele etmek çok zor bir şey aslında ama bir taraftan da çok kolay. Devlet politikası olarak yaparsınız ama o mücadeleye giden herkesin ağzından çıkan tek bir söz var: "Biz düğüne gidiyoruz. Biz Kızılelma'ya gidiyoruz." Elini bozkurt yapıp bu mücadeleye giderken gülümseyerek gidebilmek, anasına kavuşmayacağını bilmek, bacısına kavuşmayacağını bilmek, babasına kavuşmayacağını bilmek, bu anlamda geri dönüşünün olmadığını bile bile o sefere çıkabilmek ayrıca bir yürek işi. Bu açıdan da yapılmış olan mücadelenin kıymeti orada mücadeleyi yürüten tüm Mehmetçiklerimiz açısından ve tüm Emniyet teşkilatımız açısından, Polis Özel Harekâtımız açısından, güvenlik korucularımız açısından çok önemli.
Milliyetçi Hareket Partisi Grubu olarak korucularımızla ilgili... Korucularımızın ayrı bir kanunu yok, sayı olarak da aslında çok yüksek bir sayı olmamasına rağmen mutlak ve mutlak kanunla düzenlenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu konuyla ilgili olarak vermiş olduğumuz kanun teklifinde bir korucu kanunuyla haklarının düzenlenmesi ve bu anlamda özlük hakları başta olmak üzere maaş düzenlemelerinin yapılması gerekmektedir. Bu konuyla ilgili kanun teklifimizin de yine Cumhur İttifakı'mızla birlikte ve tüm milletvekili arkadaşlarımızla birlikte aynı hassasiyet içerisinde yürütüleceğine ben inanıyorum.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Arzu Hanım, biz destek oluruz.
ARZU ERDEM (Devamla) - Ve bu açıdan özellikle güvenlik korucularımızla ilgili getirmiş olduğumuz kanun teklifinin kıymetli olduğunu düşünüyoruz.
Bakın, çok önemli bir şey var; ülkemizi etnik unsurlar üzerinden bölmek, Türk milletini ayrıştırmaya çalışmak isteyenlere de buradan seslenmek istiyorum. O bölgede şu an, Türk askeri, çoğunluğu Kürt kökenli olan korucularla birlikte aslında PKK'nın zulmüne uğramış Kürtlere yardıma yetişti, onları orada kurtardı. Ananın askerimizin gözüne bakıp bir kurtarıcı melekle karşı karşıya olduğunu görünce aslında etkilenmemesi mümkün değil. Bu açıdan bu süreç çok önemli. Rabb'im Türk milletinin birlik beraberliğini daim eylesin, Rabb'im devletimizin üniter yapısını bozmasın. Bir çakıl taşımızı bile haine teslim etmeyeceğiz, bir çakıl taşımızı bile PKK'lıya teslim etmeyeceğiz. Her kim ki onların arkasında da duruyorsa, her kim ki onların diliyle de konuşuyorsa onlar da yok hükmündedir.
Ben hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)