| Konu: | Gümrük Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 10 |
| Tarih: | 24.10.2019 |
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Sayın Başkan, teşekkür ediyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; özü ve özeti itibarıyla Gümrük Kanunu'ndaki bu değişiklik teklifi Türkiye'nin ekonomisi açısından çok tehlikeli bir tekliftir. Bu teklif kaçakçılığı teşvik etmektedir. Bu teklif kaçakçıları cesaretlendirmektedir. Gümrük muhafaza görevlilerinin yerli imalatçıların koruması gereken kalkanlarını yok etmektedir. Eşit rekabet imkânlarını ortadan kaldırarak yerli imalatçıları iflasa sürükleyecek olan bir tekliftir. Kısacası bu teklif, doğuracağı sonuçlar itibarıyla gayrimillî bir tekliftir.
Şimdi, 11'inci maddeyi bu tespitlerin ışığında birlikte inceleyelim. 11'nci madde Türkiye'yi yabancı plakalı araç cehennemine çevirecek olan maddedir. 11'inci maddenin ikinci fıkrasında belirtilen tam muafiyet suretiyle geçici ithal rejim hükümlerine tabi eşyadan kasıt, aynı zamanda Türkiye'deki yabancı plakalı araçlardır.
Bu teklifle mevcut kanunun 234'üncü maddesine göre usulsüzlüklere verilen ceza en az yüzde 400 azaltılmaktadır. 11'inci maddeye göre, çifte pasaport sahibi olup gerçekte Türkiye'de yerleşik olduğu hâlde yurt dışında yerleşikmiş gibi beyanda bulunan bu kişinin hak sahibi olmadığı anlaşıldığında aracın gümrük vergilerinin 1/2'si kadar ceza verilmesi öngörülmektedir. Eğer bu madde bu hâliyle yasalaşırsa ülkemizdeki sıfır kilometre ve ikinci el araç piyasası büyük bir krize girecektir. Araç sahibi olmak için kanunlara göre vergisini ödeyen vatandaşımızsa en kibar ifadeyle mağdur edilmiş olacaktır.
Yine 11'inci maddenin (2)'nci fıkrasında dâhilde işleme rejiminden kasıt, ihracat yapmak üzere ithal edilen ürünlerin rejimidir. Örnek olarak, gömlek üretip ihraç etmek için Çin'den bin metre kumaş ithal ettiğini beyan eden bir imalatçının aslında bin değil, daha fazla, 1.300 metre kumaş getirdiği anlaşıldığında şu anki kanuna göre fark olan 300 metrenin ithalat vergileri ve ayrıca bu vergilerin 1,5 katı ceza alınmaktadır. Fakat 11'inci madde kanunlaşırsa artık bunun cezası sadece, fark 300 metre kumaşın vergi farkının yarısı kadar olacaktır. Bu durumda ithal edilen çoğu ürünün piyasadaki kâr oranı ceza olarak ödenecek bedelden çok daha yüksek olacaktır, bir de buna gümrüğün en iyimser yaklaşımla 100-200 kaçaktan sadece birini tespit ettiğini eklersek 11'inci madde ve müteakip maddeler çok düşük riskle yüksek kazanç sağlama altyapısını hazırlamış olacaktır. Bu durumda bir imalatçıyı talihsiz bir cezadan kurtarırken onlarca imalatçının piyasaya bu şekilde ürün girmesi nedeniyle iflas etmesinin yolu açılmış olacaktır. Daha da anlaşılmaz olan, 4458 sayılı Kanun'un 244'üncü maddesinde uzlaşma müessesesi düzenlenmiştir ve iyi niyetli sanayicilere uzlaşma görüşmelerinde daha müsamahalı yaklaşılması imkânı vardır. Gümrük idaresi ve şirketler arasında yapılan uzlaşma kapsamına sadece şirketlere kesilen cezalar değil, vergi farkları da girmektedir. İşte, tam bu noktada AK PARTİ Hükûmeti uzlaşma müessesesini de istismar etmektedir.
Bakın, bu istismarı Sayıştay nasıl tespit etmiş? Elimde gördüğünüz Sayıştay Raporu, Ticaret Bakanlığı 2018 Yılı Denetleme Raporu'dur. "Bulgu 5: Gümrük Vergileri Ek Tahakkuk ve Ceza Tutarlarının Muhasebeleştirilmemesi" yani diyor ki: "Gümrük müdürlüklerince kesilen ek tahakkuk ve ceza tutarları ile bunlardan takibe alınan ya da tecil edilenlerin muhasebeleştirilmediği görülmüştür."
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Toparlayın Sayın Milletvekili.
DENİZ YAVUZYILMAZ (Devamla) - 2010 yılı Sayıştay Raporu'nda da burada aynı bulgu var. Ne demek bu? Sayıştay raporlarından alınan rakamlara göre, 2018 yılı ek tahakkuk ve ceza toplamı 3,2 milyar TL, tahsilatı sadece 710 milyon TL, aradaki fark 2,49 milyar TL; bunlar tahsil edilememiş ve uzlaşma müessesesinde silinen cezaları içermektedir. Sayıştay bas bas bağırıyor kendi üslubunca: "Uzlaşma müessesesinde silinen cezaları denetleyemiyorum. Hangi şirketlerin cezalarının sıfırlandığını denetleyemiyorum." diyor. Dolayısıyla usulsüzlüklerin AK PARTİ bürokratları tarafından sistematik bir şekilde yapıldığı anlaşılmakta ve komisyonculuk yapıldığı iddiaları bulunmaktadır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
DENİZ YAVUZYILMAZ (Devamla) - Toparlayabilir miyim Sayın Başkan?
BAŞKAN - Sesiniz iyi, devam edin.
DENİZ YAVUZYILMAZ (Devamla) - Teşekkür ediyorum.
Bir diğer nokta da aynı zamanda yapılmak istenen kanun değişikliği teklifiyle bu liyakatsiz ve kullanılan kavramlarının anlamlarının nereye gideceği dahi hesap edilmeden hazırlanmış bu kanun teklifi de, nasıl narkotik polislerinin sözleşmeli kadroyla görev yapmalarına müsaade edemeyeceksek aynı şekilde gümrük muhafaza memurlarının da sözleşmeli olarak görev yapmaması gerektiğini ifade etmediği için büyük bir eksiklik içermektedir.
Saygılarımı sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)