| Konu: | Tasarruf tedbirleri uyguluyorum denilerek öncelikle işçiden tasarruf etme cihetine gidilmemesi gerektiğine ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 14 |
| Tarih: | 06.11.2019 |
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Demin ifade ettiğim gibi, bu Mecliste bu işten çıkarmaların gündeme gelmesi normaldir. Tabii ki karşılığında söylenecek sözler varsa bunlar da dile getirilir ama fert fert, her bir işçi için işten çıkarma gerekçelerine bakıldığı zaman ortada ciddi bir sıkıntı olduğu da gözükmektedir. Bunu geçen de ifade ettik; zorunlu ara buluculuk süreçlerini bizler takip ediyoruz. Efendim, ara buluculukla çözülmediği takdirde işe iade süreçlerini... Bizler bu davaları takip ediyoruz. Ortaya konulan fesih nedeninin gerçek, geçerli veyahut da haklı bir neden olup olmadığı meselesi takibimiz altındadır. Efendime söyleyeyim "Birtakım tasarruf tedbirleri uyguluyorum." diyerek ilk başta işçiden tasarruf etme cihetine gidilerek hiçbir haneye, o ailelerin ortasına dinamit konulmamalıdır. Hayatına büyük bir sıkıntı...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın Sayın Bülbül, lütfen.
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) - O ailelere bu, zulüm demektir.
Şimdi, burada genel kaideler var. Eğer bir şeyde tasarruf yapmaya çalışıyorsanız işçiden tasarruf en son başvurulacak metottur, feshe son çare olarak bakmak zorundasınız; iş hukukunun genel kaidesi budur.
Şimdi, burada "7.500'den 15 bine çıktı." ifadelerinin gerekçelerini ortaya... Burada bankamatik çalışanlarının sayılarını ve bankamatik çalışanı olduklarını da ispat etmek gerekir. Bunlar hukuk önünde hesabı verilmesi gereken hususlardır; bundan da kimse kaçmaz, Milliyetçi Hareket Partisi bundan da kaçmaz fakat Büyükşehir Yasası'nın gerektirdiği tüm şehre hizmet etme gereklerinin mevcut olduğu şartlarda Türkiye'deki bütün büyükşehirlerde işçi sayılarında ciddi bir artışın olduğu da gözlerden uzak tutulmamalıdır. Bu konunun da ayrıca altını çizmek istiyorum.
Teşekkür ediyorum.