| Konu: | Dijital Hizmet Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 18 |
| Tarih: | 14.11.2019 |
YAŞAR KARADAĞ (Iğdır) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 128 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin 1'inci maddesiyle ilgili vermiş olduğumuz önerge üzerinde söz almış bulunuyorum. Gazi Meclisimizi saygıyla selamlıyorum.
Saygıdeğer milletvekilleri, konuşmama başlamadan önce, Gaziantep Milletvekilimiz Ali Muhittin Taşdoğan'ın kıymetli babaları İbrahim Taşdoğan'ın Hakk'ın rahmetine kavuştuğu haberini aldık. Merhuma Allah'tan rahmet, kederli ailesine başsağlığı diliyorum.
Saygıdeğer milletvekilleri, bundan doksan dokuz yıl önce 14 Kasım 1920'de, doğup büyüdüğüm, 3 ülkeye sınır olan, adını Iğdır Bey'den alan kadim bir şehrimiz olan Iğdır düşman işgalinden kurtuldu.
Saygıdeğer milletvekilleri, Iğdır, Osmanlı-Rus Savaşı'yla birlikte, tarihte 93 Harbi olarak bilinen 1877-1878 yıllarındaki savaşla birlikte, Doğu Anadolu'nun büyük bir bölümüyle birlikte Rus işgaline uğradı. Yaklaşık kırk üç yıllık bir esaret dönemi oldu. Bu esaret döneminde bizler neler yaşadık, bizlerin dedeleri orada neler yaşadı, öncelikle bunlara değinmek istiyorum.
Rus işgaliyle birlikte bölgede yaşayan nüfusa, bölgede yaşayan insanlara -Allah hiçbir zaman Türk'e esareti göstermesin- o esaretle birlikte işkenceler başladı ve emperyalist güçler bu bölgeye maalesef gözlerini diktiler. Fransızlar, İngilizler ve Rusların kışkırtmasıyla bölgede yaşayan azınlıklardan olan Hristiyan Ermeniler bu bölgede Hınçak ve Taşnak gibi terör örgütleri kurarak bölgenin yerli halkını, yeri geldi sürgünlere sürdüler, yeri geldi samanlıklara, tandır damlarına doldurup yakmaya başladılar. Bir nevi bölgede bir demografik temizlik başladı.
Kadim bir Türk şehri diyoruz Iğdır'a. Devamında Aras Nehri'nin diğer tarafında olan Erivan, Revan Hanlığı ve devamında Azerbaycan'ın güneyi olan şu anki İran sınırlarındaki Tebriz, Hoy, Urmiye'yle birlikte Doğu Anadolu'da büyük katliamlar başladı. Neler yaşandı biliyor musunuz?
Saygıdeğer milletvekilleri, Iğdır'a bakıyoruz, Oba köyünde, Hakmehmet köyünde, Gedikli köyünde, Hamurkesen köyünde, 21 köyde insanlar sürgünlere maruz kaldılar. Bu sadece Iğdır'da olmuyordu. Biz bakıyoruz, bu dönemde, yine Doğu Anadolu'da, Erzurum'da, Kars'ta, Adana'da, Erzurum'da, ta Trabzon'a kadar bölgede yaşayan halk ya sürülüyordu ya da dediğim gibi, bulunduğu yerlerde katlediliyordu. Bunu yapan bu Ermeni çeteleri, maalesef, olayları saptırdığından tarih yanlış anlatılıyor. Gidip bakalım bölgeye, toplu mezarlar nerede? Bu toplu mezarlardan, öldürülen insanların kemikleri çıkıyor şu anda. O dönemdeki dedelerimizin, ninelerimizin anlattığı şeylerle bizler büyüdük. Şimdi, maalesef, bakıyoruz, uluslararası alanda bu gerçekler saptırılarak ne yapılıyor? Çeşitli parlamentolarda, yaklaşık 31 ülkede, sözde bir Ermeni soykırımı varmış gibi anlatılıyor. Gidelim bu bölgeye, her tarafı karış karış arayalım. Nerede bir Ermeni toplu mezarı?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın Sayın Karadağ.
YAŞAR KARADAĞ (Devamla) - Ama onlarca toplu mezara rastlıyoruz ve Iğdır'ımızda kurulan soykırım anıtında da o yapılan, daha doğrusu Ermenilerin yapmış olduğu, o çetelerin, o terör örgütlerinin -öyle diyeyim- yapmış olduğu katliamlar tüm çıplaklığıyla sergilenmektedir.
Saygıdeğer milletvekilleri, bu duygu ve düşüncelerle serhat şehrimiz Iğdır'ımızın düşman işgalinden kurtuluşunun 99'uncu yılını kutluyorum. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve 15'inci Kolordu Komutanı Kâzım Karabekir Paşamız olmak üzere, Iğdır'ımızın ilk şehitlerinden Mehmet Çavuş ve dedem Nevruz Çiflik'le birlikte tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum.
Teşekkür ederim. (MHP sıralarından alkışlar)