GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2013 YILI MERKEZÎ YÖNETİM BÜTÇESİ VE 2011 YILI MERKEZÎ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI
Yasama Yılı:3
Birleşim:37
Tarih:11.12.2012

CHP GRUBU ADINA BEDİİ SÜHEYL BATUM (Eskişehir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2013 mali yılı Anayasa Mahkemesi bütçesi üzerinde Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Şahsım ve grubum adına hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, Anayasa mahkemeleri niçin vardır, niçin kurulur? Dünyada Anayasa mahkemelerinin bir tek işlevi vardır; siyasal iktidarları denetleyerek temel hak ve özgürlükleri korumak ve güvence altına almak. Siyasal iktidarların işlemlerinin hukukun kıskacı içerisinde olmasını sağlamak. Aynen bu ifade kullanılır anayasa hukukunda: "Siyaseti hukuk kıskacına almak." Sayın Adalet Bakanımız da 2013 bütçe sunuş konuşmasında bunu farklı bir yönde, farklı bir biçimde tanımlamış; üstün nitelikli yargı hizmetinden, adalet hizmetlerinde kaliteden söz etmiş, hatta bunun yararlanıcıların memnuniyeti anlamına geldiğini söylemiş. "Yararlanıcıların memnuniyeti" bu doğru, beğendik bu kavramı ancak bir gördük ki Sayın Bakan da, maalesef iktidar çoğunluğu da bundan, yararlanıcıların memnuniyetinden tamamıyla farklı bir şey anlamışlar. Anladıkları "müşteri memnuniyeti." Müşteri memnuniyeti hani "müşteri velinimetimdir" olsa yine bir anlamda kabul ederdik ama anladığınız, Sayın Bakanın anladığı da şu: Sanki yargı iktisadi bir faaliyet, bir hak sorunu değil de bir ekonomi sorunu, Anayasa Mahkemesi de bir iktisadi işletme, bir kuruluş. Sakın "hayır" demeyin.

Değerli dostlarım, gerçekten, Anayasa Mahkemesini iktisadi bir kuruluş olarak algılamışsınız, yaptığını da iktisadi bir faaliyet olarak algılamışsınız. Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkındaki Kanun'u yeniden yaptınız, 47'nci maddesinde "Bireysel başvurular harca tabidir." demişsiniz, harç alıyorsunuz, 150 TL. Aynı yasanın 51'inci maddesinde şöyle bir şey getirmişsiniz, eğer başvuru kabul edilmezse, kabul edilmez öngörülürse 2 bin lira da ceza alıyorsunuz. Şimdi, bu nasıl bir hak arama hürriyeti, nasıl bir Anayasa Mahkemesi? Bir kişi "Hakkım, hürriyetim ihlal edildi." diye başvuracak "Ver 150 lira." Kabul etmediniz "Ver 2 bin lira." Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine o birey başvuru yaptığında parasız yapıyor. Başvurusu kabul edilmez bulunursa herhangi bir ceza alınmıyor. Anayasa Mahkemesine başvuru ise 150 lira. Eğer kabul edilmezse sunturlusu 2 bin lira. Çünkü size göre bu hak arama hürriyeti falan değil, iktisadi bir faaliyet, Anayasa Mahkemesi de ticari bir işletme! Hadi, siz anlasanız öyle, kabul edeceğim, diyeceğim ki: "İktidar çoğunluğu böyle algıladı." Mahkeme de, Anayasa Mahkemesi, Haşim Kılıç'ın mahkemesi kendini ciddi ciddi ticari bir işletme zannediyor. Sakın ona da "hayır" demeyin.

Değerli dostlar, arkadaşlar, hâkimi reddetmişsiz. Reddetme gerekçemiz de son derece açık, net bir gerekçe. Oturmuşuz yazmışız, "Bu mahkemenin başkanı hakkında" demişiz Wikileaks belgelerinde: "03 ANKARA 4862" kodlu yazıda aynen şu yazılmış, Amerikan Büyükelçisi yazmış: "Haşim Kılıç 1 Ağustos tarihinde bize özel olarak geldi, CHP'nin, mevcut problemleri için kendini suçlaması gerektiğini anlattı ve `Cumhuriyet Halk Partisi hiçbir şeyi doğru yapmıyor, tek işi sanki AKP Hükûmetinin yaptığı her şeyi -pardon `AKP' dememiş Haşim Kılıç- AK PARTİ Hükûmetinin yaptığı her şeyi suçlamak' diye anlattı." demiş. Bunu söyleyen büyükelçi. Arkasından şunu söylemiş: "CHP bir kolaycılığa kaçıyor. Anayasa Mahkemesine dava açmak suretiyle sorun çözme kolaycılığı var." demiş ve bir şey daha söylemiş: "Çoğunluk dışındaki görüş sahiplerinin iktidar gücünü bloke etme, etkisizleştirme gibi bir davranış sergilemelerine izin verilemez." demiş. Bunları söylemiş bir kişiyi biz reddetmişiz hâkim olarak. Nasıl yaparsın bunu! "Bu iktisadi bir kuruluş, iktisadi kuruluş hiç itibarsızlaştırılır mı?" demiş, aynen böyle söylemiş! (CHP sıralarından alkışlar) Ve 50'nci maddeye göre, hâkimin reddi istemimizden dolayı bizi 6 bin lira para cezasına çarptırmış. Değerli basın mensupları burada var mı yok mu bilmem ama en azından, milletvekilleri, şuraya bakın: 1'inci, 2'nci makbuz, 3'üncü makbuz, 4'üncü makbuz? Bunun gibi 12 tane makbuzumuz var. Neden? Hakkımızı aramışız, hâkimi reddetmişiz diye, ticari kuruluşun, pardon, Anayasa Mahkemesinin bize biçtiği ceza bu. Bu Anayasa Mahkemesinin bütçesini konuşuyoruz bugün. Değerli arkadaşlar, 6 bin lira? İşte böyle bir ticari işletme.

Değerli arkadaşlar, bir şey daha söyleyeceğim. Şimdi, yararlanıcıların mecburiyeti sanmış, yararlanıcıların memnuniyetini tutmuş müşteri memnuniyeti olarak algılamış. Bunların hepsini kabul ediyorduk, diyorduk ki: "İşte ticari işletmedir. Bunun da sonuçları böyle olur." Bari müdebbir tüccar olsa. Hani "müdebbir tüccar" deriz. Müdebbir tüccar olsa, onu da kabul edeceğiz.

Dikkat edin arkadaşlar, bizden Mahmut Tanal ve Ali Rıza Öztürk soru sormuşlar "Bu Haşim Kılıç'a ne kadarlık araba tahsis edildi, paraları nedir?" diye. Bunlar da cevap vermiş. İlk önce cevap vermemiş. Bekir Bozdağ demiş ki: "Size ne ya. Size mi kaldı bunların paraları, arabaları." Sonra Mahmut Tanal Bilgi Edinme Yasası vasıtasıyla başvurmuş. Vermişler cevap. Değerli arkadaşlar, sayın milletvekilleri; sıkı durun -müdebbir tüccar hadi ticari işletmeyi anladık- diyor ki: "Kendisine araba aldık. 7.600 avro para veriyoruz ayda bu arabaya."

MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) - Kiralama mı?

BEDİİ SÜHEYL BATUM (Devamla) - Mercedes. Kiralık? Kiralık? Ayda 7.600 avro. Burada?

Şimdi, 7.600 avroyu günlük kurla bir çarpın bakayım, ayda 20 milyara yakın eder.

Sevgili arkadaşlar, müdebbir tüccar bir yılda 220 milyar para veriyor. Bu nasıl bir Anayasa Mahkemesi? Bu nasıl bir ticari işletme? (CHP ve MHP sıralarından alkışlar) Bu ne biçim bir müdebbir tüccar?

Değerli dostlar, son kalan noktamda şunu söyleyeceğim: Bari kararlarında müdebbir tüccar gibi davransaydı.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

TURGUT DİBEK (Kırklareli) - Arabayı satın alsalarmış?

BEDİİ SÜHEYL BATUM (Devamla) - Keşke alsalarmış?

"4+4+4" kararında otuz yıllık içtihadını değiştirdi. Cumhurbaşkanlığı kararında hepimizi güldürdü, iki statüyü bir araya koydu. Bunu yaparken sevgili arkadaşlar -bir şeyi söylüyorum- bir taraftan Recep Tayyip Erdoğan'ı bir taraftan Abdullah Gül'ü mutlu etmek istedi. Ee, tabii, müdebbir tüccar, parayı verenin, yatırımı yapanın lehinde karar verecek. Biz, bu Anayasa Mahkemesinin bütçesini konuşuyoruz arkadaşlar. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Sayın Batum, teşekkür ediyorum efendim. Süreniz doldu.

BEDİİ SÜHEYL BATUM (Devamla) - O yüzden, bu bütçeye "hayır" oyu vereceğimizi Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına bir kez daha beyan ediyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

KAMER GENÇ (Tunceli) - Bu 7.600 euro, hem Danıştay Başkanı hem Yargıtay Başkanı? Onu da söyle.

BEDİİ SÜHEYL BATUM (Eskişehir) - Aynen, onlar da var. Yargıtay geldiğinde onları da söyleyeceğiz.

BAŞKAN - Sayın Batum, teşekkür ederim.

BEDİİ SÜHEYL BATUM (Eskişehir) - Ben teşekkür ederim.