GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2020 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi ile 2018 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 6'ncı Tur görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:34
Tarih:15.12.2019

CHP GRUBU ADINA ALİ KEVEN (Yozgat) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye Cumhuriyeti devletinin en önemli Bakanlığı olan Millî Eğitim Bakanlığı bütçesi hakkında Cumhuriyet Halk Partisi grubu adına söz almış bulunuyorum. Sözlerime başlamadan önce Aybüke Yalçın'ı, Necmettin Yılmaz'ı ve şehit olan bütün öğretmenlerimizi saygı ve rahmetle anıyorum. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; fazla rakamlar içerisinde boğulmadan hemen şunu belirteyim: Türkiye Cumhuriyeti devletinin en önemli ve en büyük olması gereken bütçesi maalesef ranta ayrılan kaynağın altında kaldı. Bakınız, Millî Eğitim Bakanlığının 2020 yılı bütçesi yine tefecilerin bütçesine yenik düştü. Bakanlık 2020 yılı bütçesi 125 milyar lira, oysa faize ayrılan bütçe 139 milyar lira. Bu bütçede faiz ödemesi var, eğitimin piyasalaştırılması var, özel okullar var ama bu bütçede eğitimin niteliği yok, eğitimin tarikatların, vakıfların kıskacından nasıl kurtulacağı yok, öğretmen yok, öğrenci yok, ihraç edilen 33 bin öğretmenin ve ailelerinin geleceği yok. Hukuk yollarının kapatıldığı ihraçlara OHAL Komisyonu dayatılmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir, OHAL devleti değildir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu bütçede ne yazık ki atama sayıları da yok. "Önümüzdeki dönemde kaç öğretmen atanacak." diye soruyoruz maalesef cevap yok. Sayın Bakan bunun yanıtını öğretmenler sizden bekliyor, hem de bugün. Şu an bir bütçe tartışması içerisindeyiz ama kamuoyunun öğretmen ataması hakkında bilgisi yok. Öğretmenlerimiz bir asgari ücret bile etmeyen ek ders ücreti karşılığı ücretli öğretmenlik yaparak geçinmeye çalışıyor. Yani, Bakanlığınız eliyle iş güvencesi olmadan asgari ücretin altında 90 bin ücretli öğretmen çalıştırılmaktadır. İşsizlikle boğuşan öğretmenlerimizi ücretli öğretmenliğe mahkûm ettiniz. Ücretli öğretmenlik sistemi, öğretmenlik mesleğini sömüren ve değersizleştiren bir sistemdir. Ücretli ve sözleşmeli öğretmenlik derhâl kaldırılmalıdır ve açık olan her okula kadrolu öğretmen mutlaka atanmalıdır. 5 bin ücretli öğretmen ataması yapıldı ama sigorta prim günü hesabında adaletsizlikler yaşandı. Bu durumu derhâl çözmemiz gerekiyor ve bu öğretmenlerimiz ek 5 bin ücretli öğretmen atanmasını talep ediyorlar. Ayrıca, Ağustos 2019'da atanan yaklaşık bin öğretmen güvenlik soruşturmasının sonuçlanmasını bekliyor. Anayasa Mahkemesi "Bu, hak ihlalidir." dedi, duymadınız mı Sayın Bakan? Yargı kararları sizin için ne anlam ifade ediyor?

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; özel rehabilitasyon merkezlerinde çalışan öğretmenlerimiz birçok sorundan dertliler. En önemlisi, öğretmenlik mesleğinin itibarını kazanmak istiyorlar. 30 bin öğretmen haftanın altı günü engelli bireylerle çalışıyor, yıpranıyor, yoruluyor ve baskı altında çalışıyorlar. Hakkını aradığında ise, işveren dışarıdaki işsizlik ortamıyla tehdit ediyor. Haklarının kamuda çalışan öğretmenle eşitlenmesini istiyorlar. Siz bu okulların ve özel rehabilitasyon merkezlerinin patronlarına ne kadar para akıtırsanız akıtın onlar meslektaşlarımızı yine asgari ücretle sömürü koşullarında çalıştıracaklardır.

Özel sektörde çalışan öğretmenlerimiz daha verimli olmak için iş güvencesi istiyor, haklarının korunmasını istiyor, öğretmenlik meslek kanununun acilen çıkarılmasını istiyor. Doğa Koleji örneğinde ve yakında yeni örnekleri gelecek olan iflaslarla mağdur edilmek istemiyor.

Her önüne gelen bakkal dükkânı gibi tabela dikip kolej açıyor. Eğitimin düştüğü bu durumdan çok mu memnunsunuz Sayın Bakan? Neden bu kolejlerden olası bir iflas durumunda velilerin ve öğretmenlerin mağdur olmaması için belli bir tutarda teminat almıyorsunuz? Bu özel okullara "Öğretmenlerimizi ne güzel sömürüyorsunuz." diye ödül verir gibi bir de milyarlarca liralık kaynak aktarıyorsunuz. Bu kaynağı öğretmen ataması için kullanın, bu kaynağı kırılan camını değiştiremeyen devlet okulları için kullanın, bu kaynağı geçen yıl sadece 750 kontenjan verdiğiniz engelli öğretmenlerin atamasında kullanın. 1.250'ye yakın engelli öğretmen atanmak isteniyor.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sayın Cumhurbaşkanı açılan üniversitelerin sayısıyla devamlı övünüyor. Evet, çokça üniversitemiz var, çokça eğitim fakültemiz var ama çok da işsiz üniversite mezunumuz var, çok çok fazla sayıda işsiz öğretmenimiz de var. Bununla da övünüyor musunuz acaba?

Bir tarafta bir eli yağda bir eli balda siyasi iktidar ve onun beslediği rant çevreleri, vakıfları ve kolej patronları var, diğer tarafta işsizlikle, hayat pahalılığıyla, zamlarla boğuşan öğretmenlerimiz var, emekçiler var. Kamu eliyle zenginleşip sırça saraylarına çekilenler elbette evine ekmek götüremeyen işsizlerin hâlinden anlayamazlar.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; seçim gelince söz verip unuttuğunuz yüzlerce örnekten biri olan 3600 ek gösterge taleplerine kulak tıkamaya devam ediyorsunuz.

Sayın Bakan, zorunlu hizmeti daha özendirici, daha teşvik edici hâle getirmeye yönelik bir projeniz var mı?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın Sayın Keven.

ALİ KEVEN (Devamla) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Öğretmenlerin örgütlenme haklarının önündeki tüm engelleri kaldırmayı düşünüyor musunuz? İdareci atamalarının yüzde 99'unun EĞİTİM-BİR-SEN üyesi olması sizce bir tesadüf müdür? Adana, Hatay, Antep'te yüzde 20'lerde, Kilis'te yüzde 80'lerde Suriyeli nüfus var. Buralara ne kadar Suriyeli öğretmen atadınız, buralarda ne kadar Suriyeli öğrenci var? Birlikte eğitim görmeleri eğitimin kalitesini yükseltiyor mu?

Son olarak Yozgat'la ilgili bir talebim olacak Sayın Bakan. 1914-1915 Çanakkale Savaşı'nda son üç sınıfını Çanakkale Savaşı'na gönderen Yozgat Lisesi şeref madalyası bekliyor.

Saygılar sunuyorum. Bütçeniz hayırlı olsun diyorum. (CHP sıralarından alkışlar)