GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2020 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi ile 2018 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin Maddeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:38
Tarih:19.12.2019

VECDİ GÜNDOĞDU (Kırklareli) - Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Eli nasırlı işçilere, milletin efendisi köylülere, arkası olmayan memurlara; sahipsiz, kaderiyle baş başa bırakılan esnaf arkadaşlarıma; kazanında et yerine dert kaynayan analarımıza, bacılarımıza, alın terinden, göz nurundan başka servetleri olmayanlara, Trakya'nın göz bebeği Kırklareli'min güzel insanlarına, yurdumun başı dik, alnı açık, mert, onurlu, namuslu insanlarına sesleniyorum: On yedi yıl önce "Yoksulluk, yolsuzluk ve yasaklar bitecek." diye söz verip iktidara gelenlere, söz verenlere baktığımızda bir kısmı karşımızda, bir kısmı da sarayda.

Şimdi soruyorum: Yoksulluk bitti mi? Bitmedi. Yoksulluk maalesef Türkiye'de kader oldu, kader. Yolsuzluk bitti mi? "Bitireceğiz." diyenler milletin önünde kendilerini yolsuzlukla suçlayarak ifşa oldular.

Peki, yasaklar bitti mi, yasaklar? Maalesef onlar da bitmedi. Özgürlükleri bitirdiler, özgürlükleri. Bırakın gösteri hakkını, konuşmak, iki satır yazı yazmak bile suç hâline geldi.

Millete söz verip de sözünde durmayanlar ne yapıyor peki? Sarayda kendi yoksulluklarını bitirdiler, kendi yasaklarını kaldırdılar. "İtibardan tasarruf olmaz." dediler. Sonuç? Sonuç, sarayda bir günde 4,5 milyon lira, bir ayda tam 135 milyon lira harcamaya da devam ediyorlar.

Buradan söylüyorum, milletimiz duysun: Bir ayda 171.250 emeklinin maaşını, bir günde ise 5.625 emeklinin maaşını harcıyor o saray. Sarayda ne yoksulluk var ne de yasaklar. Peki, millet nasıl yaşıyor, millet? Sarayın haberi var mı? Milletin durumu ortada, borç gırtlağa kadar dayanmış, faturalar ödenmiyor, tencereler kaynamaz olmuş, çocuklar işsiz. Devletin iç ve dış borçlarının toplamı ilk on aylık dönemde tam 1 trilyon 261 milyar lira olmuş; vatandaşın kredi borçları tam 577 milyar lirayı aşarak tarihî bir rekor kırmış. Tarihin en büyük beyin göçünü yaşıyoruz. Son iki yılda yurt dışında umut ve gelecek arayanların sayısı tam yüzde 97 artmış. Üniversite mezunu 1 milyon 300 bin evladımız işsiz, çaresiz ve umutsuz. İşsizlik yüzde 14'ü, genç işsizlik yüzde 27'yi geçmiş. 22 milyon 500 bin kişi açlık ve yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Saray, faiz lobisine her saat 2 milyon 146 bin dolar ödüyor. Sarayda ihtişam sürerken çiftçinin, köylünün sefaleti büyümüş. Tarım Kanunu'na göre her yıl çiftçiye gayrisafi yurt içi hasılanın en az yüzde 1'inin verilmesi gerekirken saray, çiftçinin hakkını ödemiyor. Son on üç yılda sarayın çiftçimize borcu tam 60 milyar 600 milyon dolardır. Eli nasırlı, kazancı helal çiftçi kardeşime yüce Meclis kürsüsünden sesleniyorum: Saray, her çiftçi kardeşime 22.419 dolar, yani 130 bin lira borçludur. Çiftçi, üretici alacağını istiyor, hakkını istiyor, saray ne diyor? "Çiftçi, üretici beklesin. Emekli, çalışan, EYT'liler bizim önceliğimiz değil, bizim önceliğimiz, yalılarda oturan yandaş gazete patronları, bizim önceliğimiz yandaş müteahhitler." diyor.

Saray sakini, "uçan saray" "yüzen saray" derken milletten kopmuş ve milletten uzak kalmış. Ekonomik sorunlar artık sosyal sorunları tetikler hâle gelmiş, insanlar çaresizlikten ailesiyle birlikte siyanürle yaşamlarına son veriyor. Artık vicdanınızın sesini dinleyin, milletin derdini de biraz dert edinin. Atanamayan öğretmenlerin, EYT'lilerin sorunlarını çözün. Söz verdiğiniz 3600 ek göstergeyi çıkarın, siftahsız kepenk kapatan esnafa yardımcı olun, emekliye, çalışana onuruyla yaşayacağı bir maaş verin, vatansever sanayiciye destek olun, milyonlarca işsiz gencimize umut olun, umut olurken de yolunuz Mustafa Kemal Atatürk'ün yolu olsun, akıl ve bilim yolu olsun; başka yol da bilmeyin. Yolunuza gözü açlarla değil -gözü açları asla doyuramazsınız- karnı açlarla devam edin.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.

VECDİ GÜNDOĞDU (Devamla) - Unutmayın, gözü açlar dün de vardı, bugün de var. Fakat gözü açları doyuramadınız, bundan sonra da doyuramazsınız.

Yüce Meclise saygılar sunarım. (CHP sıralarından alkışlar)