GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2018 Yılı Kamu Denetçiliği Kurumu Raporu Hakkında Dilekçe Komisyonu ile İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyelerinden Kurulu Karma Komisyon Raporu münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:41
Tarih:02.01.2020

SERVET ÜNSAL (Ankara) - Değerli Başkan, sevgili milletvekili arkadaşlarım, ülkemin televizyonlardan bizleri izleyen değerli vatandaşları; hepinizi en içten duygularımla, sevgiyle saygıyla selamlıyorum, yeni yılınızı da kutluyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

Evet, gündem -benden önce arkadaşlarım da konuştu- Kamu Denetçiliği Kurumu yani Ombudsmanlık. Otuz yılını yargı içinde geçirmiş bir doktor olarak tabii, Ombudsmanlıkla ilgili konuşmam da benim için onur verici bir konu Sevgili Başkan.

Tabii, Ombudsmanlık, hak kayıplarına karşı, yaşanan mağduriyetlere karşı, her türlü olumsuz durumlara karşı, liyakatsizliklere, hukuksuzluklara karşı 29/6/2012 tarihinde kurulmuş; tarafsız, bağımsız, özerk, uzman ve güvenilir anayasal bir kurum. Evet arkadaşlar, bu Kurum yurttaşların en büyük güvencelerinden, en büyük dayanaklarından biri.

Değerli arkadaşlarım, hukukun en büyük düşmanı ayrıcalıktır yani yandaşlıktır. Sevgili Mahmut arkadaşım, eğitimde, sağlıkta, özgürlükler konusunda, insan haklarında, hak ihlallerinde, kadına şiddette, çocuk istismarı gibi bir sürü konuda konuşmalarını benden önce yaptığı için bir daha söylemek istemiyorum, teşekkür ediyorum Sevgili Mahmut'a. Ben geri kalan konuşmalarımı yapayım.

Evet, liyakatsizlik ve hukuksuzluk ya da yandaşlık Ombudsmanlığa başvuruları giderek artırıyor arkadaşlar; bu artışa göre yeni düzenlemeler yapılmalı. Bugün vatandaş ile devletin arasında 4 milyonun üzerinde dava var arkadaşlar. Kamu Denetçiliğinin etkinliği artırılmalı, hak savunma noktasında daha işlevsel hâle getirilmeli. Kamu Denetçiliği Kurumunun kurulduğu 2012 yılından bu yana her sene artan bir başvuru sayısı var; bu başvuru sayısı bugünlere gelindiğinde 76 bini geçmiş durumda. Tabii ki bu artış, zaman içinde kurumun tanınırlığının arttığının göstergesidir.

Evet, değerli arkadaşlarım, başvuruların konularına bakıldığında şunları görüyoruz: En fazla görülen konular, atama ve terfi konuları, sosyal güvenlikle ilgili konular. Eğitimle ilgili sorunlar, sağlıkla ilgili sorunlar, adalet ve insan hakları sorunları en sık karşılaşılan sorunlar. Tabii, hekim olduğum için bunlardan sağlıkta şiddet konusunu biraz sonra biraz işleyeceğim arkadaşlar.

Ombudsmanlık diğer kurumlardan farklı değerlendirilmelidir. Kamu Denetçiliği Kurumu, esasında devleti, hükûmeti ya da kurumları değil yurttaşları temsil eder durumdadır, niteliktedir; yurttaşın haklarını savunur ve aslında vatandaşın avukatı görevini görür.

Evet, arkadaşlar, bilgi ve yetenek konusunda eşit düzeyde olanların görev ve pozisyonlara ulaşmada eşit fırsatlara sahip olmaları gereklidir; liyakatin tanımı bu.

Evet, vatandaşın yargıya başvurmadan -biraz önce arkadaşlarım da söyledi- Kamu Denetçiliğine başvurması zorunluluğu mutlak ve mutlak Meclis tarafından düzeltilmelidir çünkü vatandaşın ilk aklına gelen hakkını arama yeri yargıdır, Ombudsmanlık daha yeni bir kurumdur. Evet, Ombudsmanlık Kurumunun daha işlevli, daha yetkin bir hâle getirilmesi yurttaşların haklarının korunması açısından çok önemli ve gereklidir. En büyük sorunlardan biri, Kamu Denetçiliği Kurumunun tavsiye kararlarının ilgili kurumlar tarafından uygulanmamasıdır.

Arkadaşlar "Yanılgılar, oluşan hakikatlerdir." der Goethe ama günümüzde yanılgılardan hiç ders alan yok niyeyse? Bu yüzden hata üzerine hata yapıyoruz. Tabii, yöneticilerin hata yapması çok daha dramatik tablolar önümüze getiriyor.

Tavsiye kararlarının dikkate alınmaması, uygulanmaması nedeniyle yurttaşların faydasına olacak bu yapı gerektiği kadar kullanılmıyor yani adalet tam uygulanmıyor. Bu da vatandaşlarımızda huzursuzluğa ve karamsarlığa neden oluyor.

Adalet, özünde sosyal mutluluktur arkadaşlar, bunu göz ardı edemeyiz.

Kararlara en fazla uymayan kurumları söyleyeceğim.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

SERVET ÜNSAL (Devamla) - Sevgili Başkanım, özür diliyorum...

BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi lütfen.

Buyurun.

SERVET ÜNSAL (Devamla) - Evet, Ombudsmanlıkta kararlara en fazla uymayan kurumları söylüyorum: Başta Sosyal Güvenlik Kurumu, Sağlık Bakanlığı, Adalet Bakanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı olarak sıralanıyor arkadaşlar. Adaletsizliğin olması, kararlara uyulmadığı zaman, Kamu Denetçiliği Kurumunun itibarını da zedeliyor. Tabii ki itibarsızlık devlete güveni ayaklar altına alıyor. Burada, defalarca bunu gündeme getirdim.

Arkadaşlar, Ombudsmanlık Kurumuna bağlı çalışan 245 civarında personel var; yetmez. Kurumun daha etkin, daha yaygın olabilmesi açısından bu sayının ihtiyaca göre artırılması gündeme gelmeli ve bu şekilde yurttaşların yaşadığı hak kayıplarına daha hızlı müdahale edilerek mağduriyetler minimuma indirilmeli. Hepimizin bunda sorumluluğu var.

Değerli arkadaşlarım, düşen hiçbir çığda hiçbir kar tanesi kendini olup bitenden sorumlu tutmuyor. Bu anlamda, bütün vekil arkadaşlarım, hepimizin sorumluluğu var.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

SERVET ÜNSAL (Devamla) - Bitiriyorum Başkanım.

BAŞKAN - Sayın Ünsal, tamamlayın lütfen.

Buyurun.

SERVET ÜNSAL (Devamla) - Arkadaşlar, bütün bu sorunlarda ve sıkıntılarda hepimiz elimizi taşın altına sokmalıyız.

Sevgili Başkan ve değerli arkadaşlarım; konuşma biraz uzadı, sağlıkta şiddeti işleyecektim, onu hemen kısaca özetleyeyim:

AK PARTİ iktidarında, sağlık çalışanlarına yönelik şiddet olaylarında çok ciddi artış oldu arkadaşlar. 12 doktorun öldüğünü söylüyorum, birisi 30 Aralıkta -yeni- öldü. 12 bin tane sağlıkta şiddet olayı bir yılda önümüze geliyor arkadaşlar. Hastanın istediği ilacı yazmayan bir doktorun başına gelen bu arkadaşlar. Arkadaşlar, şifa veren ellere ne olur zarar vermeyin; hepinizin ailesinde doktorlar var.

Arkadaşlar, acil başvurusu 111 milyonu bulmuş yani nüfusumuzdan daha fazla.

Lümpen, saldırgan, kinci bir kültür, eğitimli kesimlerin şiddete maruz kalmasına neden oluyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Ünsal tamamlayın lütfen, son cümlelerinizi alayım.

SERVET ÜNSAL (Devamla) - Bitiriyorum.

2016 yılında, Beyaz Kod Uygulamasına 13 binden fazla şiddet olayı bildirimi olmuş ve 2 bine yakın da mahkûmiyet oluşmuştu. Ama 2019 yılının ilk yedi ayında, arkadaşlar, 10 binin üzerinde şiddet olayı oldu, mahkûmiyet sayısı 51.

Buradan, Sağlık Bakanını ve Adalet Bakanını bir daha uyarıyorum, ne yapıp edip... Doktorlar Türkiye'nin en değerli insanlarıdır, tabii, hepiniz değerlisiniz ama. Bir hâkimin, bir savcının, bir polisin 1 düğmesini koparın, hemen hapse atılırsınız ama bir doktora niyeyse bu iş mübah oluyor. Herkes gidiyor, doktorlara şiddet gösteriyor ve doktora şiddeti olağan görüyor. Bu yüzden, bütün doktorları koruma adına Adalet, İçişleri ve de Sağlık Bakanı bir araya gelin, doktora müdahale edenin, saldıranın cezasını dört yılın üzerine çıkarın; bakın bir daha olay oluyor mu, doktora saldıran oluyor mu?

Teşekkür ediyorum. Tekrar, hepinizin yeni yılını en içten duygularımla kutluyorum. Sağ olun. (CHP ve İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)