GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Tokat ilinin sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:3
Birleşim:55
Tarih:12.02.2020

KADİM DURMAZ (Tokat) - Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri ve bizleri televizyonları başında izleyen değerli yurttaşlarımız; hepinizi saygıyla hürmetle selamlıyorum.

Gerek depremde gerek ülke mücadelesinde ve çığ altında yaşamını kaybeden yurttaşlarımıza Cenab-ı Hak'tan rahmet, kederli aileleri ve aziz milletimize de başsağlığı diliyorum.

Tabii "Tokat" deyince "Tokat, nüfusunun yüzde 70'i doğduğu topraklardan göçmek zorunda kalıp gurbette yaşayan insanlar diyarı" diye anılıyor. Tarihte kıymetli ovalarının ürettiklerini, otantik el sanatlarıyla ülkemiz yaşamına kattıklarını bilmeyenimiz yok ama 3 kıymetli ovasıyla insanlar orada doyamıyor, on sekiz yıldır bir iktidar bir ülkeyi tek başına yönetiyor, ürettiremiyorsa artık şapkayı önünüze bırakmak değil, öz eleştiri yapıp "Biz bu ülkeyi iyi yönetemedik." deyip en kısa sürede nöbeti devretmeniz lazım.

Değerli arkadaşlar, kıymetli Meclisin değerli üyeleri; "Tokat" deyince, "göç, sıkıntı, üretimsizlik, perişanlık, bitmeyen yollar, yarım kalmış ihaleler ile işler" deyince inanıyorum, birçok arkadaşımız "Siz sadece Tokat'ı değil bizim ilimizden de bahsediyorsunuz." diyorlar. (CHP sıralarından alkışlar)

NURHAYAT ALTACA KAYIŞOĞLU (Bursa) - Aynen öyle Kadim ağabey.

KADİM DURMAZ (Devamla) - Arkadaşlar, Tokat gerçekten de geçmişte, hepinizin bildiği meşhur sigara fabrikasıyla kıymetli üretimler yapıp bu ülkeye katkı sunan bir sigara fabrikamızın olduğu vilayetti. Yaklaşık olarak 464 dönüm arazi üzerine kurulmuş, 2.500'e yakın insanın çalıştığı bu fabrika TEKEL özelleştirmesiyle gitti. Gitti ama beraberinde sadece fabrikamız gitmedi, 37 ila 45 bin aile diyorum, aile tarımı, tütün üreticisi de maalesef Tokat'tan, üretimden kopup doğduğu topraklardan göçmek zorunda kaldı. Ha o fabrika ne oldu derseniz söyleyeyim: Bu gördüğünüz fabrikanın yerinde bugün itinayla hurda alınıyor arkadaşlar, on dört yıldır burada hurda alınıyor sadece onu söyleyeyim, bu hâle getirildi.

Tabii, Tokat bununla da kalmadı, hepinizin bildiği gibi, Cumhuriyetin 4'üncü şeker fabrikası Turhal'daydı. Burayı da özelleştirdiniz. "Turhal Şeker Fabrikası" yazıyordu. İşte, burada, ortada kurucu müdürü -Allah gani gani rahmet eylesin- ve yanında "Türkiye Cumhuriyeti devleti ülkemize fabrika kuracak." diye arazilerini bağışlayan 2 değerli insan da var -Allah bunlardan da razı olsun, gani gani rahmet eylesin- ama eserlerini koruyamadık. Biz mücadele ettik, vicdanen rahatız ama bunun önünü açıp cumhuriyetin kazanımı bu fabrikaları bir bir satanlardan bu aziz millet, her zaman, böyle daralınca "sandık" diyordunuz ama, geniş zamanda önünüze gelecek, o sandığı da başınıza geçirip gereken dersi verecek değerli arkadaşlar. (CHP sıralarından alkışlar)

YUSUF BEYAZIT (Tokat) - Kadim Bey, pancar üreticileri kooperatifi aldı, pancar ekicileri kooperatifi.

KADİM DURMAZ (Devamla) - Evet, aldı ama oradaki yazıyı da gördünüz. İnanıyorum sizin de vicdanınız sızlıyor orada "Kayseri Şeker Fabrikası" dediği zaman; ben "Turhal"ın yazılmasını istiyorum, onun hatırası cumhuriyetle birlikte önemli ve büyük. Değerli milletvekilim, o fabrika yapılırken Turhal sadece 2.200 nüfuslu bir nahiye merkeziydi. 100 binlere dayanan bir şehir oldu, il olmaya adaydı; yetmedi, Türkiye'de canlı hayvan borsasını ve fiyatını belirleyen bir şehirdi.

Tabii, siz sigarayı satarken birçok şeyi de beraberinde yaptınız. Ne yaptınız arkadaşlar? Tuzu kuruların içtiği puroların büyük bir bölümü yurt dışından geliyor, onun ÖTV'si yüzde 40 arkadaşlar, bu aziz milletin içtiği, bir bölümünün de ürettiği tütünün -az da olsa üretiminde çiftçinin kaldığı- ÖTV'si yüzde 67. Demek ki, bir defa, sizin tavrınız halktan, haktan, bu ülkedeki üretenlerden yana değil. Puro içen şahıs yüzde 40 değil, yüzde 150 de olsa o puroyu içer ve bedelini, ÖTV'sini öder ama bugün 11,5 liradan aşağı ve ucuz hiçbir sigarayı bırakmadınız. Tabii, bunlar yetmiyor. Bakın, Tokat'ta Zile Ovası var. Kıymetli hemşehrilerimiz, bu Zile Ovası sulandığı zaman yaklaşık olarak 260 bin dönüm arazi sulanacak.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

KADİM DURMAZ (Devamla) - Sayın Başkanım, toparlamam için yardım istiyorum.

BAŞKAN - Buyurun.

KADİM DURMAZ (Devamla) - Yollarımıza gelince, işte, arkadaşlar, referandum sırasında 11 kilometre yolun açılması için, Tokat-Niksar yolunun açılması için 2 Sayın Bakan Tokat'ı teşrif etmişlerdi. Artık, Akkuş-Ünye-Niksar yolundan söz etmiyorum ama onun yaklaşık bir 5,5 kilometrelik yolu hâlâ bitirilemedi, burası şantiye hâlinde duruyor "Harç bitti, yapı paydos." deniliyor. E, bunun yanı sıra, Tokat-Almus yolu yapılmış değil. Artova-Sulusaray-Yeşilyurt yolları bölünmüş yoldan hâlâ nasibini almış değil. Turhal Barajı'yla birlikte, Yazıtepe'den, Kazova'da 40 bin dönüm araziyi kapalı sistem sulayacak proje henüz ihale edilmiş değil. Eğer biz bu ülkede namerde ve muhannete muhtaç olmadan üretip Londra'daki tefecilerin kapısında para dilenmeyeceksek acilen bu sulama projelerinin ve beraberinde mutlaka ama mutlaka, iktidara geldiğimizde Tokat'ta kapattığınız gümrük müdürlüğünün yeniden açılması lazım. Şu anda 10 milyon dolarlık bir ihracatımız var.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

KADİM DURMAZ (Devamla) - 50 milyon dolarlık ürün farklı illerde; yine, 25 milyon dolarlık sebze ve meyvemiz de, bildiğiniz gibi, başka illerde gümrüklenmektedir diyor, yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)