GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Coğrafi Bilgi Sistemleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:55
Tarih:12.02.2020

DURSUN ATAŞ (Kayseri) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan 161 sıra sayılı Coğrafi Bilgi Sistemleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi'nin 21'inci maddesi üzerinde İYİ PARTİ Grubu adına söz almış bulunuyorum. Genel Kurulu ve bizleri ekran başında seyreden Türk milletini saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, görüştüğümüz kanunun ismi "coğrafi bilgi sistemlerinde yapılması gereken değişiklikler" fakat 38 maddeye baktığımızda, 38 madde içerisinde coğrafi bilgi sistemleriyle alakalı sadece 1 tane madde var; geriye kalanın tamamının imar değişiklikleri, belediyelerin elindeki yetkilerin nasıl alınıp başka yerlere aktarıldığı, kişiye özel, yöreye özel ve ranta dayalı olduğu bir kanun teklifiyle karşı karşıyayız.

27'nci Dönemde bütün muhalefet partilerinin uyarısına rağmen maalesef ki torba yasa yapma şeklinden iktidar bir türlü vazgeçmedi ve "Torba yasanın içerisine ne koysak, nasıl olsa el yöntemiyle çıkarıyoruz." mantığıyla maalesef ki karşı karşıyayız ve bundan bir an önce vazgeçilmeli. Bu tür kanunlar tek tek ele alınmalı ve yetkili komisyonlarda bu işte ihtisas sahibi olan kişiler tarafından incelendikten sonra Genel Kurula getirilmelidir. Maalesef ki bu, AK PARTİ'nin işine geldiği için böyle devam etmektedir.

Değerli milletvekilleri, şimdi, 21'inci maddeye baktığımızda sahilleri koruyormuş gibi bir algıyla karşı karşıyayız ama kanunun tamamına baktığımızda kanunun içerisinde büyükşehir belediyesinin elini kolunu daraltacak ve yetkilerini kısıtlayacak o kadar çok madde var ki bu, iki haftadır, üç haftadır devamlı görüşülüyor. Bu maddede hiçbir partinin şerhi yok, onu da gördüm.

Şimdi, burada, baktığımızda, 2012 yılında AK PARTİ iktidarı maalesef ki o dönemde Anayasa değişikliğiyle altı ay yerel seçimleri öne çekmeye çalıştı. Anayasa değişikliği bu Genel Kuruldan çıkmadığında alelacele bir yasa getirerek büyükşehir yasasını çıkarttı, 6360 sayılı Yasa. Bu yasayla da -adını öyle güzel koydu ki, Cumhurbaşkanlığı sistemine geçiş gibi- "Yerel yönetimler uçacak, kaçacak, köylere artık hizmetler daha iyi gidecek, şehir merkezinde hizmet çok iyi gittiği için şehir merkezinde ne varsa köyde de bu olacak." mantığını yürüterek maalesef ki 14 tane büyükşehir daha ilave etti; köylerin statülerini değiştirdi, kasabalarımızı kapattı, kasabalardaki muhtarlıkları kapatıp tek muhtarlığa düşürdü ve geldiğimiz noktada bu yasanın artık çöktüğü ve hizmetlerin götürülemediği, köylerde de hizmet verilemediği aşikâr, ortaya çıktı. Bu yasaların bir bütün olarak ele alınıp yeniden görüşülmesi lazım.

Yamalı bohçaya dönmüş bu yasada -6360 sayılı Yasa'da- yer alan, Köy Kanunu'nda yer alan, 6395 sayılı Yasa'da ve 5216 sayılı Büyükşehir Yasası'nda yer alan maddeler birbiriyle çelişiyor ve şu anda iktidar hâlâ, burada yeniden yasaları ele almak yerine, tek tek yetkilerini büyükşehrin elinden alarak kendine, merkeze çekmeye çalışıyor. Bu maddede 1992'den önce yapılan yapıları niye baz alıyoruz da daha sonrakileri baz almıyoruz? Burada farklı bir şeyler var ve sahile cephesi olan yerlerde değişikliğin yörenin yapısına uygun yapılacağı söyleniyor fakat arka cephede istediği değişikliği yapabilme imkânı sunuluyor.

Değerli milletvekilleri, 2013'te bu yasa değişirken "Zengin ortak geliyor size, köyleri kalkındıracağız, tarıma destek vereceğiz." diye yaptığınız yasa maalesef çökmüştür. Bugün bakıyoruz ki 31 Martta, 23 Nisanda büyükşehir belediyeleri kaybedildiği için tek tek yetkileri ellerinden alınıyor. Bu yasa da onlardan biri. Biraz önce oyladığımızda da gördük ki yine bazı yetkiler büyükşehrin elinden alınıyor.

Değerli milletvekilleri, biz, bugün, bununla ilgili, İYİ PARTİ olarak bir toplantı yaptık. Yerel yönetimler yasası artık çökmüştür. Köyler durmadan nüfus kaybediyor, çiftçiler kan ağlıyor. Kendi memleketimden örnek verecek olursam, Kayseri'de, bu yasayı değiştirdiğinizde, dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı köylere ve ilçelere giderken şunu söylemişti: "Size zengin ortak geliyor. Bundan sonra köyler uçacak, mahalleler uçacak." Köyleri mahalle yapmıştı.

İSMAİL TAMER (Kayseri) - Uçtu ama yani.

DURSUN ATAŞ (Devamla) - Evet, öyleydi Başkanım.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi Sayın Ataş.

DURSUN ATAŞ (Devamla) - Şimdi geldiğimiz noktada, maalesef ki köylerde yaşayan insan sayısı yarıya düştü.

Gelin, insan odaklı kalıcı kanunlar çıkaralım. Burada sadece bir sonraki seçimi nasıl kazanabiliriz, yandaşlarımıza nasıl rant sağlayabiliriz mantığından uzaklaşalım. Bu millet lehine kanunlar çıkarmaya bakalım ve bu yerel yönetim yasalarını, imar yasalarını yeniden bir bütün olarak ele alalım. Biz her türlü desteğe varız diyorum.

Genel Kurulu tekrar saygıyla selamlıyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)