GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:80
Tarih:09.04.2020

SALİHE AYDENİZ (Diyarbakır) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, ekranları başında bizleri izleyen halklarımız; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Evet, bugün öncelikle coronavirüsten kaynaklı hasta olan tüm hastaların bir an önce şifa bulmalarını, şimdiye kadar hayatını kaybetmiş olanlara da Allah'tan rahmet diliyorum. Evet, bugün başta cezaevleri olmak üzere tüm halklarımızın gözü kulağı, beklentisi buradan çıkacak olan kararların toplumsal barışa, demokrasiye ve en önemlisi de eşitlik ilkesine uygun olması yönündedir. Ama en çok biz biliyoruz ki bu iktidar salgınla mücadele yerine aslında kendisini, rantçılarını, yandaşlarını koruyacak tedbirler alıyor. Bugün bu yasa da bunu gösteriyor. "Yaşanan bu krizleri fırsata çevirebiliriz." sözünün, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra denilen "Bu bir Allah'ın lütfudur." sözüyle bir farkı yoktur. Tüm dünya, insan yaşamını her yönüyle tehlikeye atan coronavirüsle çok yönlü tedbirlerle mücadele ederken, iktidarınız bu durumu fırsata çevirmek ve Kürt halkına düşmanlık yapmak üzerinden aslında tüm Türkiye halkları için tehlike oluşturmaktan vazgeçmiyor. Neredeyse her gün siyasi operasyonlar, gözaltılar, tutuklamalar devam ediyor. İrade gasbı ve sömürge mantığı olan kayyum politikalarınız devam ediyor. Askerî operasyonlar hız kesmeden devam ediyor. Aldığınız tedbirler emekçiyi, kadını, işçiyi korumak yerine sermayedarları korumaya devam ediyor. Ekolojik kıyıma sebep olacak projelerden vazgeçmek yerine yangından mal kaçırırcasına ihaleler hayata geçirilmeye devam ediliyor.

İktidarınızda bulunduğunuz süre boyunca yanlış siyasal, ekonomik ve toplumsal politikalarınız, yine savaşta ısrar politikanız ülkeyi krizden çıkamaz hâle getirmiştir. Siz kendinizi 1.000 odalı saraylarda bin bir yöntemle korumaya almışken, saraylarınızın harcamalarından tasarruf yapmazken halk için, emekçiler için...

SALİH CORA (Trabzon) - Konu infaz yasası.

SALİHE AYDENİZ (Devamla) - Ne için olduğunu biliyorum.

Müdahale eder misiniz.

BAŞKAN - Siz lütfen Genel Kurula hitap edin.

Sayın Cora... Rica ediyorum arkadaşlar...

SALİHE AYDENİZ (Devamla) - Saraylarınızın harcamalarından tasarruf yapmazken halk için, emekçiler için, işçiler için tasarruf yapma talimatı veriyor, hiçbir sosyal izolasyonu olmayan cezaevleri için de kapsam tartışması yapıyorsunuz. Sizi samimiyete davet ediyorum, samimiyetsizlikten vazgeçin.

Değerli milletvekilleri, yapılmak istenen "infaz kanununda değişiklik" ismi altında aslında cezaevindeki ağır hak ihlallerine yasal kılıf uydurma teklifidir. Bütün cezaevlerinde kötü muamele, işkence, sağlık hakkı gasbı, iletişim hakkının gasbı, ceza içinde ceza olarak "Gözünün üstünde kaşın var." bahaneleriyle verilen disiplin cezaları, onura ve ahlaka sığmayan hukuk dışı uygulamalar... Türkiye'de cezaevlerindeki hak ihlallerini sıraladıkça sıralayabiliriz çünkü devlet mekanizmaları anayasaya, hukuka, adalete, vicdana göre değil, iktidarınızın ve özellikle sarayın isteğine ve talimatına göre çalıştırılmaktadır.

SALİH CORA (Trabzon) - Öyle bir şey yok.

SALİHE AYDENİZ (Devamla) - Bugün görüşülen bu yasa teklifiyle yapılacak olan -zaten fiiliyatta bitirmiş olduğunuz- adalet, eşitlik ilkesini ortadan kaldırmaktır. Bu düzenlemeyi de "infaz indirimi" ismi altında her zaman yaptığınız gibi algı oluşturarak yapma peşindesiniz. Bu yasa teklifiyle birilerine af çıkarırken birilerine de işkence sistemini yasallaştırma derdindesiniz. Unutmayın ki eşit uygulanmayan adalet, adalet değildir. Bu şekilde düzenlenen teklif kamu vicdanını yaralayacak, toplumsal barışı da zedeleyecektir. Bu pakete göre gazeteciler, siyasetçiler, akademisyenler, avukatlar, öğrenciler, emekçiler, sosyal medya paylaşımcıları, ağır hasta mahpuslar ve suçsuz yere ebeveynleriyle kalmak zorunda kalan çocuklar bundan yararlanamayacaklar. Bu durum, açık bir şekilde salgın durumunu fırsata çevirerek siyasi ortaklık yaptıklarınıza özel af çıkarma yasasıdır. Bunun yanında kendiniz gibi düşünmeyen herkesi terörist ilan ederek aslında karşınızda duran tüm kesimlere yönelik fiilî bir idam zemini oluşturmak derdindesiniz. İktidarınız gibi düşünmeyenlere karşı düşman hukuku...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın.

SALİHE AYDENİZ (Devamla) - Bu, kindar bir tutumda ısrar etme teklifidir. Bu yasa teklifi tam bir ıslah projesidir. Sizin gibi düşünmeyen her muhalifi neye göre, kime göre terörist ilan ediyorsunuz? Bu hakkı nereden kendinizde buluyorsunuz? Bu düzenleme, yaşadığımız olağanüstü süreçte cevap olacak bir düzenleme değildir.

Sayın milletvekilleri, bu Hükûmet başta Kürt halkına olmak üzere Türkiye halklarına düşmanlık gütmektedir. Bu düşmanlık ve tüm demokratik kriterleri hiçe sayarak oluşturduğunuz düzen, bu iktidarın bitişi olacaktır. Bizleri yüzlerce yöntemle yıldırmaya, yıkmaya, yakmaya, katletmeye çalıştınız ama asla haklı ve hakikat mücadelemizden vazgeçiremediniz, vazgeçiremeyeceksiniz. Bizler, bu şekliyle çıkarmaya çalıştığınız yasa teklifini de tanımayacak, kendimizi korumanın yol ve yöntemlerini elbet bulacağız.

Sayın milletvekilleri, değerli halkımız; çıkarılmak istenen bu teklifin hiçbir şekilde hukuki, ahlaki ve vicdani yönü yoktur.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

SALİHE AYDENİZ (Devamla) - Bitiriyorum Başkan.

BAŞKAN - Buyurun.

SALİHE AYDENİZ (Devamla) - En önemlisi Anayasa ve eşitlik ilkesine aykırıdır. Bu teklifin bu şekliyle çıkması bu Meclisin utancı olarak tarihe geçecektir. Bu utanca ortak olmamak için herkesi duyarlı, vicdanlı, adaletli olmaya çağırıyorum. İktidarın, kendi günahlarına ortak etmek için kurdukları bu tuzağa düşmemeye çağırıyorum.

Bütün halklarımızı saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)