GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:80
Tarih:09.04.2020

MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Batman) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 207 sıra sayılı Teklif'in 2'nci maddesi üzerine grubumuzun itirazlarını, görüşlerini paylaşmaya çalışacağım, öncelikle hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Şimdi, teklifin 2'nci maddesiyle 4675 sayılı İnfaz Hakimliği Yasası'nın 2'nci maddesini değiştiriyorsunuz. Tek başına bu, büyük bir sorun değil, akademisyenler yasayla ilgili ayrıntılı değerlendirmeler yaptılar, infaz hâkimliklerine bu yetkilerin verilmesine çokça itiraz yok. Ne yapıyorsunuz? Sadece infaz hâkimliklerinin kuruluşu ve yetkilerini ayrıntılandırıyorsunuz. Peki, sorun ne? Sorun şu: Getirdiğiniz yeni infaz sistemiyle, infaz hâkimliklerinin kuruluş biçimi, infaz hâkimliklerine tanıdığınız yetkilerin genişletilmesiyle mahpusların hiçbir sorununu çözmüyorsunuz, kararlarına karşı istinaf ve temyiz hakkı tanımıyorsunuz. Dolayısıyla bir bütün olarak değerlendirilmesinde yarar var.

Komisyon tartışmaları sırasında da dile getirildi, dendi ki: İnfaz hâkimlerini birinci sınıf hâkimler arasından seçin. Bakın, teklif sahiplerinden bir arkadaşımız dedi ki: "Biz, HSK'yle konuştuk, olabildiğince birinci sınıf hâkimler arasından seçecekler." Sanki babasının şirketini yönetiyor. Yani aramış Hâkimler ve Savcılar Kurulunu, onlar da demişler ki: Biz olabildiğince birinci sınıf hâkimler arasından seçeceğiz. Yasa yapıyoruz arkadaşlar, yasaya bir hüküm koyarsınız, dersiniz ki: İnfaz hâkimleri birinci sınıf hâkimler arasından seçilir, eğer orada birinci sınıf hâkim yoksa kıdeme göre belirlenir.

ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Yanlış biliyorsun.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) - Bir dinleyin ya! Olmaz ki böyle.

MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Devamla) - Bunun örnekleri var, seçim kurulu hâkimleri bu şekilde belirleniyor. Neden bu önemli? Çünkü infaz hâkimleri doğrudan mahpusların temel haklarıyla, özgürlükleriyle ilgili kararlar veriyorlar dolayısıyla kıdemli birinci sınıf hâkimlerin infaz hâkimi olmasında yarar var.

Şimdi, bu o kadar önemli bir şey ki neleri inceliyorlar? Bakın, ben size sadece bir tane örnek vereceğim, haberleşme veya iletişim araçlarından yoksun bırakma ve kısıtlama cezası gerektiren birkaç tane suçu sayacağım yani bir ceza alırsanız; mektup yazıp alamıyorsunuz, faks ve telgraf gönderemiyorsunuz, televizyon izleyemiyorsunuz, radyo dinleyemiyorsunuz, telefon açamıyorsunuz, diğer iletişim haklarından yararlanamıyorsunuz. Ne yaparsanız bunları kullanamıyorsunuz? Protesto amacıyla topluca yemeği almamak, bakın, protestonun içeriğinin bir önemi yok. Topluca yemek almadınız, bütün iletişim haklarınızdan mahrum bırakılıyorsunuz. Kurum İş Yurdu Yönetim Kurulunca uygun görülen işte çalışmama, sanki pranga mahkûmları. İş Yurdu: "Şu işte çalışacaksın." diyecek siz kabul etmeyeceksiniz bütün iletişim haklarınız elinizden alınıyor. Herhangi bir şeyi protesto etmek amacıyla idareye karşı sessizce direnişte bulunmak, bakın yasa hükmü bu, herhangi bir şeyi protesto etmek için sessizce oturduğunuzda bütün iletişim haklarınız elinizden alınıyor. Bir başkası; gereksiz yere marş söylemek, slogan atmak. Gerekli marş ve slogan ne? Onu bilmiyoruz ama gereksiz yere marş söylediniz, slogan attınız, iletişim haklarınız engelleniyor. (HDP sıralarından alkışlar)

Evet, bunlar iletişim kısıtlama cezası gerektiriyor.

Şimdi çok demokrat, büyük demokrat, en büyük demokrat Adalet ve Kalkınma Partisi'nin ne yapmasını beklersiniz? Bu hükümleri yürürlükten kaldırmasını beklersiniz değil mi? Bize, "Biz demokrasi getiriyoruz." diyorsunuz ama ne yapıyorsunuz? Bunlar yetmez, diyorsunuz. Yeni bir suç daha ekliyorsunuz, diyorsunuz ki kurum idaresine bildirilen telefon aracılığıyla ya da teknik müdahaleyle başka bir hatta yönlendirme yapmak suretiyle görüşme hakkı olmayan kişilerle görüşürseniz, ben, yine sizin bütün iletişim haklarınızı elinizden alırım yani annenizin, babanızın, eşinizin telefonunu aradınız cezaevinden, o arada bir kuzeniniz, bir yakınınız evde onunla konuştunuz bütün iletişim haklarınız kesildi. Ya da eşinizi cep telefonuyla aradınız, eşiniz iş yerinde ve iş yerindeki arkadaşlarını tanıyorsunuz, iş yerindeki arkadaşlarıyla konuştunuz; Adalet ve Kalkınma Partisinin bugün getirdiği öneriyle iletişim haklarınızdan yoksun kalacaksınız. Selahattin Demirtaş eşini aradı, eşi o telefonu kaydetti, sevdiklerine o telefonu dinletti; Selahattin Demirtaş'ın bütün iletişim haklarını elinden alacaksınız. İşte, bize demokrat olduğunuzu söylüyorsunuz ama getirdiğiniz teklif tam olarak bu.

Cezaların infazıyla ilgili sorunumuz, aslında, sadece bunların denetim yetkisinin infaz hâkimliğine verilmesiyle çözülmüyor. Evet, infaz hâkimliğinin denetiminde olması iyidir ama emin olun, bu infaz kurumlarında, cezaevi müdürlüklerinin, cezaevindeki yönetim kurullarının ve savcılıkların öyle uygulamaları var ki size saysam "Orta Çağ'daki ada hapishaneleri mi bunlar?" dersiniz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Devamla) - Bitiriyorum Sayın Başkan.

BAŞKAN - Lütfen tamamlayın.

MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Devamla) - Bizzat dinlediğim için bunları rahatlıkla söylüyorum. Evet, belki 355 tane hapishanenin tamamında yok; evet, belki her cezaevinde bu uygulamalar yapılmıyor; evet, belki sistematik değil ama emin olun, bugün, Türkiye'de cezaevinde insanlar falakaya yatırılıyor; bugün, Türkiye'de insanlar cezaevinde çıplak aranıyor. Bakın, yirmi yedi yıldır hapishanede olan bir mahkûm, yirmi yedi yıldır, kendi isteğiyle veya isteği dışında yeni açılmış bir hapishaneye gönderiliyor ve o hapishanede bu hükümlü, yirmi yedi yıldır cezaevinde olan birisi, bir başka hapishaneye gönderilirken çıplak aranıyor.

Eğer infaz rejimiyle ilgili bir şey yapmak istiyorsanız, eğer bu ülkeye toplu iğne ucu kadar demokrasi getirmek istiyorsanız cezaevlerinin bu sorunlarını tartışmamız lazım, infaz rejiminde bunları tartışmamız lazım; yoksa hırsızları, gaspçıları, yağmacıları affederek bu ülkeye bir kuruşluk demokrasi getiremezsiniz diyorum.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)