GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HDP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:84
Tarih:13.04.2020

HDP GRUBU ADINA ÖMER ÖCALAN (Şanlıurfa) - Değerli arkadaşlar, merhabalar. Genel Kurulu selamlıyorum.

Aslında ülkemiz tarımsal üretim açısından kendine yetebilirlik noktasındadır. Maalesef son yıllarda, tarım alanındaki ithalat politikalarından kaynaklı, artık çiftçi üretmiyor. Ülkenin de bu noktada tarıma dönük aktif bir politikasının olmadığını da biz biliyoruz ama özellikle bu son dönemde Çin'de çıkan Covid-19 salgın hastalığı maalesef tarım alanında da etkisini gösterecektir.

Artık biz bahar aylarındayız. Bu noktada, mevsimlik tarım işçileri de bu üretimde en büyük rolü oynayan, en büyük emeği veren kesimdir. Bizim mevsimlik tarım işçilerine dönük belli başlı politikalarımızın olması gerekiyor. Eğer bu noktada mevsimlik tarım işçilerinin sağlığı, güvenliği her açıdan sağlanmazsa ilerleyen dönemlerde büyük bir kıtlıkla da karşı karşıya kalırız.

Değerli arkadaşlar, biz, mevsimlik tarım işçilerinin durumunu biliyoruz. Mevsimlik tarım işçileri, genelde kendi şehirlerinden çıkıp tarımın etkili olduğu yerlere giderler, orada en kötü koşullarda, en zor şartlarda çalışırlar. Orada şu an bahsettiğimiz fiziksel mesafeyi nasıl ayarlayacaklar, ulaşımlarını nasıl sağlayacaklar? Bu noktada eğer bu Meclis görev ve sorumluluk almazsa, yarın herhangi bir büyük hastalık, bu Covid-19 mevsimlik tarım işçilerini etkilerse büyük bir kıtlıkla da karşı karşıya geliriz. Biz, mevsimlik işçilerin çadırda yaşadığını çok iyi biliyoruz. Burada, çadırda aynı aileden 10-15 kişi yaşıyor, fiziksel mesafeyi nasıl ayarlayacaklar? Bakınız, burada AFAD'ın ve Kızılayın devreye girmesi gerekiyor. Bu insanların konaklamasının nasıl yapılacağını, bulunduğu şehirden tarım üretimine nasıl katkılar sunacağını, ulaşımını sağlaması gerekiyor. Zaten son dönemlerde, tıka basa dolu dolmuşlarla, otobüslerle tarım alanına gidiyorlar. Bu, tıka basa gidilen bir noktada fiziksel mesafeyi nasıl ayarlayıp yüzlerce kilometre uzaktaki tarım alanına gidecekler?

Bakınız, bu tarım işçilerinin birçok sorunu vardır. Hepsi sigortasız çalışmaktadırlar arkadaşlar. Çalışma süreleri on iki saat ile on dört saat arasındadır. Orada, çalışma süresi çiftçinin ya da patronun vicdanına kalmıştır. Zaten, biz biliyoruz, bu arazi alanında ne mutfak ne tuvalet ne banyo gibi temel ihtiyaç alanlarını karşılayacak fiziksel şartlar da yoktur. Elektrik, içme suyu, kullanım suyu zaten yoktur. Birçok alanda sıkıntılar yaşanıyor.

Toplumun en büyük emekçileri olan mevsimlik tarım işçileri maalesef zor şartlarda yaşıyorlar. Bakınız, Siirt'ten Trabzon'a fındık işçiliği için giden Hızna Kansu ne diyor? Diyor ki: "Erkekler bizden 2 kat daha fazla ücret alıyor. Aynı işi yapmamıza rağmen kadınlara 75 TL, erkeklere 120 TL, kimi yerlerde ise erkeklere 150 TL yevmiye veriliyor. Aynı işi yapıyoruz ama aynı ücreti alamıyoruz, bu haksızlık değil midir?" Biz biliyoruz, kadınlar ve çocuklar mevsimlik tarım işçileri içinde en zorlanan kesimlerdir. Çocuklar eğitimden, sağlıktan mahrum bir şekilde tam bu aylarda; mart, nisan ve mayıs aylarında kendi şehirlerini bırakıp gitmektedirler. Hükûmetin bu noktada bir politika geliştirmesi gerekiyor ama biz bakıyoruz, toptan bir tarımsal sorun var, üretime dönük sorun var çünkü iktidar kendi çevresini, kendi baronlarını zenginleştirmek için sınırsız ithalat yetkisini kimi kesimlere vermiş. Sahada üretim yok, sahada çalışana, tarım işçilerine ve çiftçilere destek yok. Kimi rakamlar söyleniyor burada, milyon TL'lerden, milyar TL'lerden, katkılardan, desteklerden bahsediliyor ama sahaya gidin, bakın, DEDAŞ gibi bir enerji şirketinin çiftçilerin ümüğüne nasıl yapıştığını, sizin buradan verdiğiniz desteklemelerin üzerine nasıl ipotek koyduğunu biz çok iyi biliyoruz.

(Mikrofon otomatik cihaz kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi.

ÖMER ÖCALAN (Devamla) - Bir de şu duruma da değinmekte yarar var: Değerli arkadaşlar, çok iyi biliyoruz, mevsimlik tarım işçilerinin yüzde 80'i kürdistan bölgesinden Türkiye tarafına tarım işçisi olarak gitmektedirler, orada 90'Iı yıllarda köyleri yakılıp yıkılan, göç etmek zorunda kalan insanlar en zor şartlarda yaşamaktadırlar. Bizim bu insanların durumunu iyileştirmemiz gerekiyor, bir tarım politikası geliştirmemiz gerekiyor. Bakınız, Covid-19 salgın hastalığında en büyük risk grubunda olan insanlar bunlardır. Eğer biz mevsimlik tarım işçilerinin şartlarını düzeltmezsek orada, bir salgın durumunda bu ülkenin temel tüketim maddelerini de üretemezler, büyük bir gıda sorunu yaşanır, büyük bir kıtlık yaşanır. Bu noktada, önergemize desteklerinizi istiyoruz.

Hepinize başarılar diliyoruz. (HDP sıralarından alkışlar)