GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Olası bir gıda krizine karşı alınacak önlemlere ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:3
Birleşim:85
Tarih:14.04.2020

KADİM DURMAZ (Tokat) - Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri, televizyonları başında bizi izleyen aziz milletimiz; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü, her hafta, dünyadaki gelişmeleri takip edip bu krizler sonrası, yaşadığımız dünyada büyük bir kıtlıkla karşı karşıya kalacağımız konusunda uyarılar yapmaktadır. 2017 yılında yapılan araştırmalara göre, dünya genelinde yaklaşık olarak 124 milyon insanın açlıkla yaşadığını hepimiz biliyoruz. Önceliğimiz, bu uyarıları dikkate alıp üretimi güçlendirmek olmalıdır.

Coronavirüs salgınıyla mücadele ettiğimiz bugünlerde, tohumlar ve fideler de toprakla buluşmaya hazırdır. Tarım sektörü, stratejik de önem arz eden bir gündedir. Özellikle, bir aylık ekim sezonunu, toprakla fideyi, tohumu buluşturma sezonunu gözden kaçırdığımızda, bilesiniz, bir yıllık mahsulü ve üretimi de beraberinde kaybediyoruz. Üretmezsek beslenemeyiz; üretmezsek tüketemeyiz; üretemezsek kıtlık ve açlık içinde yaşar, kısacası nesillerin yaşamını tehlikeye atarız.

Son yirmi yılda, ülkemizde 3,5 milyon hektar işlenebilir tarım arazisinin tarım politikasızlığı sonucu terk edildiğini hepinize hatırlatmak isterim. İşte, bu durum, AK PARTİ'nin "Üretim, köylü ve tarımla işim olmaz." deyişinin aleni bir göstergesidir.

Düşünün, Ekonomik İstikrar Kalkanı Paketi açıklanıyor iktidar tarafından; içinde köylü yok, tarım yok, üretim yok. Covid salgını sonrası için, acilen, ziraat odalarının, üretici birliklerinin, ziraat ve gıda mühendislerinin ve veteriner hekimlerin de içinde olduğu acil bir konseyin derhâl oluşturulup çalışmalara başlaması lazımdır. Yani tarımsal üretim seferberliği ilan etmekte geç kalıyoruz.

Dünyanın en gelişmiş ülkelerine baktığımızda, sanayinin yanında tarımda da 1'inci ülkeler olduğunu görmekteyiz; ikisi olmadan asla olmaz. AK PARTİ hükûmetleri on sekiz yılda tarımı ithalata dayalı bir sisteme bağladı; tarımsal üretimi, köylüyü ithalata ne acı ki kurban etmiştir. Sonuçta, tarım ürünlerini ihraç eden bir Türkiye'den, tarım ürünlerini ithal eden bir Türkiye'ye gelindi. Bu durum AK PARTİ iktidarının övüneceği, ne acı ki, bir eseridir. Türkiye'de tarımsal üretim sorunu var, tarım politikası ne acı ki yok.

Salgınla mücadele için, üretim için de dayanışmaya ihtiyacımız olduğu bugünlerde özellikle şunu iyi bilmeliyiz: Bu bir aylık sezonu kaçırırsak bir yıllık mahsulü, beraberinde üreticiyi ve çiftçiyi de kaybederiz. Üretmezsek beslenemeyiz, tüketemeyiz; üretmezsek kıtlık ve açlık içinde yaşarız. Atatürk'ün "Milletin efendisidir." dediği köylü, ne acı ki, AK PARTİ iktidarında perişan edilip, o doğduğu toprakları terk edip göçe zorlanmıştır.

Üzülerek ifade ediyorum ki ülkemizde de gıda krizi kaçınılmazdır; çiftçi üretmezse bu da bizim kapımızdadır. Öncelikle çiftçinin, köylünün ve üreticinin güvenli bir şekilde üretmesi için acil teşvikler getirilmelidir. Çiftçi, üretici olarak devletine güven duymalıdır. Acilen, çiftçinin Ziraat Bankasına, Tarım Kredi Kooperatiflerine ve diğer bankalara olan borçları, faizsiz, 2021 yılı sonuna kadar ertelenmelidir. 25 bin TL'ye kadar olan çiftçi borçları sübvanse edilip silinmelidir. Üretimi artırmak için çiftçiye ÖTV ve KDV'siz mazot desteği verilmelidir. Tarımsal sulamada 2020 yılı için elektrik bedeli alınmayıp var olan borçları 2021 yılı sonuna kadar faizsiz ertelenmelidir. 2019 ve 2020 yılı destekleme ödemeleri tüm illerimizde derhâl yerine getirilmelidir. Bitkisel ve hayvansal ürünler acilen, havza bazlı destek planıyla desteklenmelidir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın.

KADİM DURMAZ (Devamla) - Toparlıyorum Sayın Başkanım.

İyi tarım uygulamaları, kooperatifler ve organik tarım destekleri sürdürülmeli, acilen tarımsal ekonomik destek paketi açıklanmalıdır. Son bir ayda 3 defa zam gören yem acilen destek profiline alınmalıdır. Nisan-Mayıs dönemine ait ekim ve dikim acilen gündeme alınmalı, üreticiye güven verilmeli, taban fiyat ve alım güvencesi bir an önce açıklanmalıdır. Köylünün toprağı işlediği traktörü asla haczedilmemelidir. Çiftçinin BAĞ-KUR, SGK borçları 2021 yılı sonuna kadar faizsiz ertelenmelidir. Toprak Mahsulleri Ofisi, buğday başta olmak üzere, 2020 yılı taban fiyat alım garantisi verip acilen de bedellerini açıklamalıdır. Atatürk'ün söylediği gibi "Toprak o kadar cömert ki dökülen her damla alın terinin karşılığını verir." "Türk köylüsü, efendi yerine getirilmedikçe memleket ve millet yükselemez."

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

KADİM DURMAZ (Devamla) - Yine, millî ekonominin temeli ziraattır. Bunun içindir ki ziraatta kalkınma en büyük önceliğimizdir. Eğer milletimizin çoğunluğu çiftçi olmasaydı, biz bugün dünya milletleri olarak yeryüzünde olmayacaktık diyorum ve diyorum ki: Elden alınan öğün olmaz, o da vaktinde bulunmaz.

Teşekkür ederim. (CHP sıralarından alkışlar)