GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HDP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:86
Tarih:15.04.2020

HDP GRUBU ADINA MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Batman) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; öncelikle hepinizi saygıyla selamlıyorum. Ayrıca cezaevinde olup bizi ekran başından izleme şansları var ise doğrudan yoksa gıyaplarında önceki dönem Eş Genel Başkanlarımızı, milletvekillerimizi, belediye başkanlarımızı, partimizin her kademesinde görev yapmış yönetici ve üyelerimizi, gazetecileri, aydınları, yazarları, hak mücadelesi yürütenleri, avukatları ve düşüncesi nedeniyle cezaevinde tutsak edilen bütün devrimcileri en içten duygularımla, sevgiyle saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)

Evet, iktidar bir tercihte bulundu, düşünceleri nedeniyle zindanlara atılmış olan sizleri cezaevinde tutup her türden adi suçu işlemiş hırsızları, gaspçıları, rüşvetçileri, irtikâpçıları, silahla insan yaralayanları, çetelerin, suç örgütlerinin, mafyanın liderlerini serbest bıraktı, bırakacak. Elbette bu bir tercih, aynılar aynı yerde, ayrılar ayrı yerde olacak.

Bizler komisyonda görüşülmeye başlandığı ilk günden itibaren her birinizin adını saygıyla, özlemle andık, her birinizle gurur duyuyoruz, adınızı, adlarınızı gururla haykırıyoruz. Ama bu teklifin sahipleri serbest bıraktıkları, bırakacakları hiç kimsenin adını anamadı, onlarla gurur duyduğunu söyleyemedi, onlar da serbest bıraktıkları hırsızlarla, rüşvetçilerle, gaspçılarla, irtikapçılarla, kalpazanlarla, çete ve suç örgütlerinin liderleriyle gurur duyabilirler ama biz bütün bunlara rağmen bu kişiler bırakılmasın demedik, ilk günden son güne kadar infaz yasası teklifinin Komisyonda görüşülmeye başlandığı günden karar verildiği güne kadar infazda eşitliği savunduk, gerekli önlemleri alın, yeter ki cezaevleri ölüm evleri olmasın dedik. Ayrımı biz değil, bu teklifin sahipleri yapmıştır.

Evet, dünyada ve ülkemizde Covid-19 salgını hızla ilerliyor, can kayıpları artıyor. Evet, salgın kapsamında cezaevinde alınan önlemler yetersiz. Evet, aldığınız önlemler yetersiz olduğu için cezaevlerinde de bulaşı artıyor, can kayıpları artıyor. Evet, bu nedenle cezaevlerinde mevcut durumun tespiti için, alınacak önlemlerin görüşülmesi için derhâl bir komisyon kurulmalıdır. Türkiye Büyük Millet Meclisi cezaevlerinde olup bitenleri yalnızca seyretmemelidir, bu konuda sorumluluk almalıdır. Bakanlık ülkedeki ölüm vakalarını her gün, her akşam açıklarken cezaevlerindeki durumu haftalar sonra, yalnız bir kez açıklayabilmiştir.

Bakın, 100 milyarlık bir paket açıkladınız. İçinde emeklilerin zaten verilecek bayram ikramiyesi de milyonlarca asgari ücretli için işverene öteden beri vermekte olduğunuz 75 TL'lik destek de var ama olsun, biz bunu destekliyoruz. "2 milyon aileye biner TL destek vereceğiz." diyorsunuz. Halkı, yoksulları, ihtiyaç sahiplerini destekleyin, biz de bu tekliflerin arkasında oluruz.

Gelin görün ki üçte 1'ini bugün itibarıyla bıraktığınız, bırakacağınız cezaevindeki 300 bin insan, dezenfekte için kullanabilecekleri malzemeleri, kolonyaları ve diğer ürünleri hâlâ parayla satın alıyorlar. Bakın, bunlar bizzat cezaevinde olan insanların ailelerine söyledikleri şeylerdir. "Ben bunlar için günde 17 TL ödeyemem." diyen aileler var. Siz "2 milyon insanın sorununu çözeceğiz." diyorsunuz, "2 milyon ailenin sorununu çözeceğiz." diyorsunuz ama geride kalan 200 bin insanın parayla kolonya almasını, parayla dezenfektan ürün almasını salık veriyorsunuz.

Cezaevinde olanlarla ilgili Bakanlığa her gün soru soruyoruz ve Bakanlık bu sorulara cevap vermiyor. Bakın, bu sorular hem sorunların tespiti açısından çok önemli; aynı zamanda, biz bu sorularla Bakanlığa, adım atarak sorunları çözme şansı veriyoruz. Bakın, ne diyoruz? Ben sadece birkaç tane örnek vereceğim somut sorulardan: Adana F Tipi Cezaeviyle ilgili sorular soruyoruz, Şanlıurfa Hilvan T Tipiyle ilgili...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayalım efendim.

MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Devamla) - Tamamlıyorum Başkanım.

Mahpuslar revire götürülmüyor, ilaçlar gıyaben yazılıyor. Osmaniye T Tipi Cezaevinde bir mahpus 3 kez yoğun bakıma kaldırılıyor, ardından tekrar cezaevine götürülüyor. Kayseri Bünyan Kadın Cezaevinde birçok mahpusta görme kaybı var, nefes darlığı sorunu var ve fakat bu talepler karşılanmıyor, hastaneye götürülmüyorlar. Diyarbakır Cezaevinde sular kesik, aktığı zaman kanalizasyon kokusu geliyor ve biz hâlâ her gün "Buradan, bu suyla ellerinizi yıkayın." diyoruz

Evet, insafsız bir yasa getirdiniz, evrensel insan haklarını yok saydınız, "Covid'le mücadelemizi destekliyor, takdir ediyor." dediğiniz uluslararası toplumun çağrılarına kulak tıkadınız ama içeride tuttuklarınızın canından sorumlusunuz. Almadığınız önlemler nedeniyle, eşitsiz yasanız nedeniyle yaşamını yitiren her mahpusun, emin olun, katili olursunuz. Önergeyi ister kabul edin ister etmeyin, mahpusları da ailelerini de yalnız bırakmayacağız ve bu sorunların takipçisi olacağız diyorum.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)