| Konu: | Covid-19 pandemi sürecine ilişkin gündem dışı konuşması |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 94 |
| Tarih: | 03.06.2020 |
ZEYNEP GÜL YILMAZ (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; coronavirüs salgını sebebiyle gündem dışı söz almış bulunmaktayım. Yüce Meclisimizi ve aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum.
Sözlerime başlarken coronavirüs salgınında hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum.
Yine bu süreçte insanımızın hayatını kolaylaştırmak için, başta sağlık çalışanlarımız olmak üzere, emeği geçen herkese çok teşekkürlerimizi, şükranlarımızı sunuyorum.
Çin'de başlayan ve kısa sürede tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 pandemi sürecinde Türkiye, hastalığın ortaya çıktığı ilk günden itibaren gelişmeleri yakından takip ederek hayati tedbirleri zamanında almıştır. Sağlık Bakanlığımız, ocak ayı başında, Çin'de dahi hiç vaka görülmemişken, ölüm olayı yaşanmamışken hızlıca tedbirler almış, bünyesinde kriz merkezi oluşturmuş ve akabinde de Bilim Kurulunu kurmuştur. Gelişmiş olarak adlandırılan birçok ülkede huzurevlerinde kalan yaşlılar ölüme terkedilirken, sağlık sigortası olmayanlar bedeli 6-7 bin doları bulduğu için tedavi olamaz, test dahi yaptıramazken, hastanelerde yatak sayısı, tıbbi malzeme yetersizliğiyle yaşlı ve ağır vakalara durumu hafif vakalara göre hasta tercihi yapmak zorunda kalınırken ülkemiz bunları ücretsiz olarak tedavi etmiştir.
126 farklı devletten 75 bin vatandaşımız ülkemize getirilmiş, uygun koşullarda ve sürede karantina altına alınmıştır. Yine bu süreçte tam donanımlı, ultra konforlu hastanelerimize, çok çamur atılmaya çalışılsa da önemi sonradan daha çok anlaşılan şehir hastanelerimize ilave olarak 5 yeni, donanımlı, ultra konforlu hastanemiz hayata kazandırılmıştır. Yine bu hastanelerin pandemiden sonra sağlık turizminde de değerlendirilebilecek olması sağlık turizminde oldukça başarılı ve iddialı olan ülkemizi bu alanda lider konumuna getirecektir.
Geçmişte her tür kriz döneminde dünyadan yardım isteyen bir ülke durumundayken bugün dünya ülkelerinin yarısından fazlasının tıbbi malzeme talep ettiği ve 80'den fazla ülkeye yardım eden bir ülke konumuna gelmek bu haklı başarımızı taçlandırmıştır.
10 Martta ülkemizde ilk vakanın teşhisiyle birlikte bu virüsle mücadele ve bunun ekonomik sonuçlarının telafisiyle ilgili ihtiyaç duyulan ilave tedbirler hazırlanmış, ekonomik destek programı kapsamında ilave kaynak aktarmak suretiyle İşsizlik ve Kredi Garanti Fonu güçlendirilerek esnaf ve sanatkârlarımıza destek verilmiştir. İstihdamı korumak amacıyla kısa çalışma ödeneği, işsizlik ödeneği, nakdi ücret desteği ile 4,5 milyonu aşkın vatandaşımıza 6 milyar TL kaynak aktarılmış, 5,5 milyon aileye de bin TL'lik nakdi destek sağlanmıştır. Bugüne kadar atılan adımların toplam tutarı 260 milyar TL'ye, ekonomimizdeki çarpan etkisiyse 600 milyar TL'ye ulaşmıştır. Ayrıca 2 milyondan fazla mükellefin 66 milyar TL'yi bulan muhtasar, KDV ve prim ödemeleri de altı ay ertelenmiş, kamu bankaları kredi geri ödemelerinde takip süresi doksan günden yüz seksen güne çıkarılmıştır. Piyasaların normalleşme sürecini hızlandıracak 4 yeni finansman paketi hayata geçirilmiş; kamu bankalarından tarihin en düşük konut, taşıt, tatil, sosyal hayatı destek kredi paketleri açıklanmıştır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ülkemizin 27 Mayıs 1960'dan bu tarafa mücadele ettiği bir virüs daha vardır ki bu virüs Covid-19'dan daha tehlikelidir. Bu da darbe virüsüdür.
27 Mayıs 1960'dan sonra pek çok defa darbe, muhtıra veya darbe girişimiyle demokrasimize yönelik saldırılarla karşı karşıya kalınmıştır. Darbeler ve darbe girişimleri ülkemizin ilerlemesinin, gelişmesinin önündeki en büyük engel olduğu gibi, demokrasi kazanımları yönünden de on yıllarca geriye gitmemize sebep olmuştur.
Bu vesileyle buradan demokrasi şehitleri Adnan Menderes, Hasan Polatkan, Fatin Rüştü Zorlu'yu saygı ve rahmetle anıyorum. (AK PARTİ ve CHP sıralarından alkışlar)
Dünya ve hâliyle ülkemizin de küresel bir salgınla uğraştığı, zor zamanlardan geçtiği, herkesin büyük öz verilerle birbirlerine kenetlenerek aşmaya çalıştığı bugünlerde, iktidarımızın süreçte gösterdiği haklı başarıyı hazmedemeyen ve yasal yollarla yani millet iradesiyle iktidara gelme umudu olmayanların darbe imalarıyla dolu olan konuşmaları gerçekten bu ülkeye yapılabilecek en büyük kötülüktür.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi lütfen.
ZEYNEP GÜL YILMAZ (Devamla) - Yine milletin inançlarıyla, değerleriyle uğraşmak, ezanla, camiyle, kiliseyle uğraşmak ya da gencecik bir bedenin, bir acının üzerinden yalan yanlış, provokatif açıklamalarla prim yapmak, halkı kin ve nefretle kutuplaştırmaya çalışmak bu memlekete yapılabilecek en büyük kötülüktür.
Ancak şunu ifade etmek isterim ki farklı araçlarla olsa da aynı yerden kurulan ve aynı amaca yönelik olan provokatif söylemler ve eylemlerle artık bu milleti kandıramayacaksınız. Bu millet ki insana verilen gerçek değeri lafta değil, gerçek hizmeti görmüştür. Bundan sonra ezanları susturmaya, milletin iradesini gasbetmeye, halkına hizmet edenleri idama göndermeye artık kimsenin gücü yetmeyecektir. Milletimiz ne darbecilere fırsat verecektir ne de darbe çığırtkanlarına itibar edecektir.
Saygıyla...
(AK PARTİ sıralarından alkışlar, CHP sıralarından gürültüler)