| Konu: | Çarşı ve Mahalle Bekçileri Kanunu Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 94 |
| Tarih: | 03.06.2020 |
HÜDA KAYA (İstanbul) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Bekçi yasa teklifiyle ilgili, partim adına, 3'üncü madde hakkında söz almış bulunuyorum.
Değerli arkadaşlar, bekçi yasa teklifiyle ilgili tartışıp konuşurken elbette ki toplumun düzenini, huzurunu, güven duymasını; insanlarımızın, evlerinde endişesiz, tasasız bir şekilde gözünü rahatlıkla kapatıp uyuyabilmesini, kadınların gecenin hangi saati olursa olsun sokakta, caddede rahatlıkla gezebilmesini, güven içerisinde hiçbir şeyden çekinmemesini, gençlerin sokak aralarında caddelerde başına bir iş gelmeden, cop yemeden, kurşunlanmadan huzur içerisinde gece gündüz gezilebilen sokaklar, gezilebilen mahalleleri biz istiyoruz, hepimiz istiyoruz. Böyle bir ülke olsun istiyoruz.
Elbette ki yönetimler halkının güvenliğini sağlamak için tabii ki gerekli önlemleri alırlar. Ama bir toplum ki bir ülke ki yönetimin en tepesinden, her kademesindeki yetkililer halkı sürekli tahrik eden, provoke eden, bölen, ayrıştıran, ötekileştiren, nefret pompalayan söylemlerle halkın arasını bölerse her türlü sosyal, adalet, vicdan, özgürlük, insan hakları, ekonomik her türlü imkânları imkânsızlığa dönüştürür, insanlar konuşamayacak, nefes alamayacak, eleştiremeyecek, sosyal medyada bir cümle bile yazamayacak hâllere gelirse, komşu komşuya güven hissedemezse tabii ki bu halk artık güvensiz, birbirine saygı duyamayan, sahip çıkamayan bir toplum hâline gelir.
Biraz önce eleştirileri cevaplarken AKP Grup Başkan Vekili Sayın Muş, genelde sık sık başvurdukları savunmalar içerisinde "Biz halkımızın güvenliğinden sorumluyuz. Halkımızın güvenliğini sağlamayacak mıyız? Teröristlere fırsat mı vereceğiz? Çetelere fırsat mı vereceğiz?" gibi ifadeler kullanıyor. Sanki dersiniz biz bekçi yasa teklifini eleştirirken çeteleri savunuyoruz. Sanki biz bu yasayı eleştirirken teröristleri savunuyoruz.
Sevgili arkadaşlar, yandaş ekranlarda gece gündüz en şarlatan teröristler "Karılarınızı, çocuklarınızı bizden nasıl koruyacaksınız?" diye halkı tehdit ediyor. Sizlerin ekranlarında bu halkı tehdit ediyorlar. Siz halkı potansiyel bir düşman olarak görmeyeceksiniz. Bu halk kimseye düşman değil. Siz, komşularını listeleyen "Sadece benim ailem bile 50 kişiyi götürür. Komşularımdan da kaç kişi listemde var, yeri gelince hallederiz. Biz 15 Temmuzda boşta bulunduk." diyen kişilerin bu toplumun en büyük düşmanı olduklarını görün. Asıl önlem almanız gerekenler, komşularının güvenliğini sağlamanız gerekenler işte bu insanlar, işte bu zihniyet. Önce bu zihniyetin hesabını sormalısınız. Ama ekranlarınızı gece gündüz bu insanlara açıp ortam veren, halkı, kendinizden olmayanı, sizi eleştiren bütün çevreleri tehdit eden, kadınları ve çocukları ganimet alma tehdidiyle ortalıklarda sözler savuran psikopat insanlara fırsat veren, ekran açan sizlersiniz, şımartan sizlersiniz. Bu insanlar sırtını size dayıyor. Siz önce bu zihniyetin, bu şarlatanların, bu utanmazların hesabını vermelisiniz.
Amerika'daki Floyd gösterilerindeki orantısız şiddeti kınamak kolay. 19 yaşındaki Suriyeli göçmen çocuk Ali Hemdan, ellerine silah verdiğiniz görevliler tarafından "Nefes alamıyorum." bile demeden, diyemeden kalbinden vuruldu.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi.
HÜDA KAYA (Devamla) - Teşekkür ederim Başkan.
Kemal Korkut'u "Nefes alamıyorum." bile diyemeden kalbinden vurdunuz Diyarbakır'da Nevruz sabahında ve Ali İsmail Korkmaz, bakın Gezi'den bahsediyorsunuz. Amerika'nın Gezi'sine selam çakarsınız. Türkiye'deki sizleri eleştiren gençler en apolitik gençler; Gezi'de siz o gençleri görecektiniz, keşke görseydiniz, keşke tanısaydınız. Ali İsmail Korkmaz, siviller ve güvenlik güçleri tarafından döve döve öldürüldüğünde, bu ülkenin yöneticisi kalktı dedi ki: "Benim esnafım neyi ne yapacağını bilir." dedi. İşte bekçilik yasa teklifi sokaklardaki bu çeteleri resmî olarak kamufle etme, sarayın paralel ordusunu kurma girişimidir.
Ali İsmail Korkmazların hesabı bundan dolayı verilememiştir. Bundan dolayı...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Son sözlerini alayım.
Buyurun.
HÜDA KAYA (Devamla) - Teşekkür ediyorum. Hemen bitiriyorum.
İşte bugün George Floyd hadisesi neyse Berkin Elvan'ın, ekmek almaya giden 14 yaşındaki bir çocuğun katledildikten sonra, daha cesedi soğumadan, annesinin meydanlarda yuhalatılmasını bu iktidar bir ayıp olarak hanesine düşmüştür. Öyle uzaktakine selam çakmakla bu iş bitmez. Bekçilik yasa teklifi bu ülke için korkulu günlerin gelmesine sebep olacak bir tekliftir.
Teşekkürler. (HDP sıralarından alkışlar)