| Konu: | Akdeniz ve Ege Bölgelerinde meydana gelen afet nedeniyle narenciye üreticilerinin karşı karşıya kaldığı mağduriyetlere ilişkin gündem dışı konuşması |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 95 |
| Tarih: | 04.06.2020 |
METİN ERGUN (Muğla) - Sayın Başkan, muhterem milletvekilleri; yüce heyetinizi saygılarımla selamlıyorum.
Dün bu kürsüde birçok milletvekili arkadaşımızın dile getirdiği gibi, mayıs ayının ortalarında Akdeniz ve Ege Bölgelerimizde yaşanan sıcaklık afetiyle ilgili görüşlerimi ifade etmek için huzurlarınızdayım. Bu afette ürünleri zarar gören çiftçilerimize geçmiş olsun dileklerimi bir kez daha ifade etmek istiyorum.
Sayın milletvekilleri, bu afetle birlikte Türkiye'de büyük bir tarımsal kriz yaşanacak gibi görünmektedir. Türkiye'nin dört bir tarafında tarlalar, bağlar, bahçeler büyük oranda zarar görmüş durumdadır. Ege ve Akdeniz'de yaşanan afet, narenciye, üzüm, zeytin gibi meyveleri yaktı ve dalında kuruttu. Ani ve sert iklim değişikliklerine bağlı olarak ortaya çıkan bu afet, tarım konusunda son yılların en büyük felaketlerinden biridir. Ancak bilinmelidir ki iklim değişikliğine bağlı olarak ortaya çıkan bu durum karşısında Tarım Bakanlığının yeni bir strateji oluşturması gerekmektedir. Zira bu, gelecekte de tekrarlanması muhtemel bir felaket olarak karşımızda durmaktadır. Aşırı sıcaklar ve rüzgâr nedeniyle Akdeniz Bölgesi'nde yüzde 95'lere, Ege'de ise yüzde 70-80'lere ulaşan oranlarda narenciye meyveleri zarar görmüş durumdadır. Seçim bölgem olan Muğla'nın Ortaca, Köyceğiz ve Dalaman ilçelerinde narenciyede rekolte kaybı maalesef yüzde 90'lara ulaşacak durumdadır.
Turizm konusunda zaten büyük bir kayıp yaşayan Muğla, bu afetle beraber ciddi bir darbe daha yemiş olacaktır. Yıllardan beri iktidarın bütün vurdumduymazlığına karşı fedakârca üreten çiftçilerimiz, şimdi de zikrettiğimiz afetle karşı karşıya kalmış ve işler içinden çıkılmaz bir noktaya gelmiştir. Yaşanan bu afet neticesinde ocak ayından itibaren mecburi harcamalarını yapan çiftçilerimiz, çok büyük zararlara uğramıştır. Dalaman'da, Ortaca'da, Köyceğiz'de üreticiler perişan vaziyette, devletin kendilerine el uzatmasını beklemektedir. Bu nedenle, söz konusu afet sonucu ağır şekilde maddi kayıplar yaşayan üreticilerimize devletimizin acilen sahip çıkması gerekmektedir.
Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener'in de ifade ettiği üzere biz İYİ PARTİ olarak bu afetin zararlarının ortadan kaldırılması ve çiftçimize sahip çıkılması için iktidardan 4 maddelik bir destek paketi uygulamaya koymasını talep ediyoruz.
İlk olarak, söz konusu yörelerimiz afet bölgesi ilan edilmelidir.
İkinci olarak, sıcaklık ve fırtınanın yol açtığı zararların da TARSİM sigortası kapsamına alınması gerekmektedir. Bununla beraber iklim değişikliğine bağlı olarak tarımsal sigorta anlayışının değişmesi ve kapsamının genişletilmesi lazımdır. Şu an ülkemizin dört bir yanında yaşandığı gibi iklimsel zararların sigortalanmaması artık kabul edilebilir değildir.
Üçüncü olarak, mağdur olan üreticilerimizin Ziraat Bankasına ve Tarım Kredi Kooperatiflerine olan borçları faizsiz bir şekilde ertelenmeli ve uygun ödeme koşulları sağlanmalıdır.
Son olarak, çiftçilerimize zararlarıyla orantılı olarak nakdî destek sağlanmalıdır. Eğer bu destekler sağlanmaz ise çiftçilerimiz bu badireyi kendi başlarına atlatamayacak, birçoğu tarlasını, bahçesini ve arazisini satmak zorunda kalacaktır. Bunun sonucunda da başta narenciye olmak üzere birçok kalemde tarımsal üretimin bu bölgelerdeki geleceği riske girecektir. Allah göstermesin, böyle felaketler karşısında üreticiyi kaybedersek açlık riskiyle yüz yüze kalır ve ithalata daha fazla bağımlı hâle geliriz.
Konuşmama son verirken, şimdiye kadar tarımda Türkiye'nin kendi kendine yetebilirliğini ortadan kaldıran ve çiftçiyi ihmal eden ithalat politikalarıyla Türkiye'yi tarımda net ithalatçı durumuna sokan iktidara sesleniyorum: Geçtiğimiz yıllarda yaşanan afetlerde yaptığınız gibi bu felakete de bigâne kalmayın. Bugün dünyada stratejik önemi daha iyi anlaşılan tarıma ve üreticiye böylesi kara günlerde sahip çıkın. Bir an önce zikrettiğimiz adımları atın ve ekonomik destek programını ivedilikle hazırlayın. Üreticilerimizi yaşadıkları felaket karşısında rahatlatın, rahatlatın ki ülkemizin başta narenciye üretimi olmak üzere birçok tarımsal ürün konusunda geleceği riske girmesin.
Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)