| Konu: | Van ili Çatak ilçesinde PKK'lı teröristlerce şehit edilen 2 işçiye Allah'tan rahmet dilediğine, 9 Haziran Öğretmen Aybüke Yalçın'ın şehadetinin 3'üncü yıl dönümü vesilesiyle tüm öğretmenleri saygıyla selamladığına, İstanbul Sözleşmesi'nin gerektiği gibi anlaşılamadığına ve uygulanamadığına, kadın cinayetlerinin önlenmesi ve faillerin cezalandırılması için yapılan çalışmaların yeterli olmadığına ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 96 |
| Tarih: | 09.06.2020 |
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (İzmir) - Çok teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Genel Kurulu saygılarımla selamlıyorum. Başarılı bir hafta diliyorum.
Van'ın Çatak ilçesi ile Siirt'in Pervari ilçesi arasında bulunan Belbuka bölgesinde yol çalışması yapan işçilerin servis aracının geçişi sırasında PKK'lı teröristlerin döşediği el yapımı patlayıcının infilak etmesi sonucu 2 işçimiz şehit olmuş, 8 işçimiz de yaralanmıştır. Şehitlerimize Allah'tan rahmet, kederli ailelerine ve aziz milletimize başsağlığı diliyor, yaralı kardeşlerimize de acil şifalar temenni ediyorum.
9 Haziran 2017'de öğretmenliğinin ilk karne gününde terör örgütü PKK tarafından henüz 22 yaşında Batman'da katledilen Aybüke Yalçın'ın şehadetinin 3'üncü yıl dönümünü idrak ediyoruz. Zor şartlara rağmen kutsal öğretmenlik mesleğini yapan tüm öğretmenlerimizi saygı ve hürmetle selamlıyorum.
PKK, eğitimi hedef alarak bölge halkının geri bırakılmasını temin etmeye çalışan hain bir terör örgütü olma özelliğini sürdürmeye devam ediyor. Bu tavrı şiddetle, nefretle kınıyorum.
İstanbul Arnavutköy'de 5 çocuk annesi Hatice Çelik adlı kadın vatandaşımız sokak ortasında eşi tarafından pompalı tüfekle vurularak hayatını kaybetti. Türkiye'de ne kadar çabalarsak çabalayalım kadın cinayetlerinin önünü bir türlü alamıyoruz. Şiddetin nasıl duracağını bütün yönleriyle somut kurum ve yetkililere somut görevler vererek gösteren İstanbul Sözleşmesi, bu konuda dünyadaki en önemli rehberlerden bir tanesidir ve Türkiye de bu sözleşmeye ilk imza atan ülkedir. Sözleşmenin asıl anlamı, kadınların hayatının kurtarılmasıdır ve her yönüyle kadınlarımıza sahip çıkılmasıdır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurunuz efendim.
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (İzmir) - Bunun anlamı birçok kadının hayatta kalması olacaktır fakat maalesef İstanbul Sözleşmesi, gerektiği gibi anlaşılamamakta ve uygulanamamaktadır. Kadın cinayetlerinin önlenmesi ve faillerin cezalandırılması için yapılan çalışmalar pek tabiidir ki önemlidir ama maalesef yeterli değildir. Türkiye'nin ilk imzacısı olduğu İstanbul Sözleşmesi'ne göre kadın cinayeti verilerinin derlenmesi ve bu cinayetlerin nedenlerinin açığa çıkarılması, bu alanda alınması icap eden sosyal tedbirlerin behemehâl devreye sokulması kanaatini taşıyoruz. Devlet böylesine bir görevle kendisini sorumlu hissetmeli ve bu sorumluluğu da acilen yerine getirmelidir. Tekrar başarılı bir hafta diliyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Teşekkür ediyorum.