GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanunlarda ve 399 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:101
Tarih:17.06.2020

HDP GRUBU ADINA GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sizleri saygıyla selamlıyorum.

Değerli arkadaşlar, maalesef bir torba yasayla daha karşı karşıyayız ve torba yasada gerçekten ayrı ayrı değerlendirilmesi gereken pek çok konu var.

Bakın, torba yasaya gece vakti 6 veya 7 madde daha eklendi Plan ve Bütçe Komisyonunda, şunları içeriyordu: "Efendim, sözleşmeler için insanlar bankalara gidiyorlar, bankalarda bankacıyla yüz yüze yapıyorlar, e buna ne gerek var, kâğıt israfı. Vatandaş hiç bankaya gitmesin, factoring şirketine gitmesin, telefon bayisine gitmesin; evinde telefonunu çıkarsın, bankadan kredi sözleşmesi yapsın, bankadan hesap açabilsin." Bakın, bankadan hesap açabilsin. Hesapla borçlansın evinde ve sonra o borcu da ödesin.

Şimdi, arkadaşlar, kulağa hoş geliyor, değil mi? Ne var, her şeyi evde yapalım, dijital yapalım her şeyi. Her şey zaten dijitalleşiyor, artık insanın bir önemi kalmıyor dijital çağda, yüz yüzelik ilkesi yok ediliyor, insani ilişkiler yok ediliyor. Hani coronayı da Allah'ın bir lütfuna çeviren bu anlayış, arkadaşlar, bu anlamda sosyal mesafeyi kuralım dedik ya, corona sanki ilanihaye sürecek "Evden herkes borçlansın, evden banka hesabı açsın." diye bir anlayışı dayattılar. Şimdi, kulağa hoş geliyor ama insani değerler nerede arkadaşlar bu maddede yani yüz yüzelik ilkesi?

Bakın, biz sözleşmeyi nasıl öğrendik babalarımızdan, bizler nasıl yaptık? Bir banka şubesine giderdin, bankacı belli bir donanımla sana: "Ya amca -teyze veya Garo Bey, Ahmet amca- gel, otur, sana bir hesap açalım, mevduata paranı koyalım, şu faizi şöyle alabilirsin, paranı buraya yatırırsan daha iyi olur, paranın bir bölümünü şuraya yatırsan daha iyi olur." diye anlatırdı. Yani finansal okuryazar olmayan bir toplumda, arkadaşlar, bu bilgileri yüz yüze almak önemlidir. Ama biz şimdi ne yapıyoruz dijital çağda? Bir telefon açıyoruz, karşımıza ne çıkıyor? Bir robot çıkıyor, öyle değil mi? Robot çıkıyor "Bilmem ne için 2'ye basın, bilmem ne için 3'e basın -vatandaş anlamıyor- kredi almak için 3'e bas, 0,75 kredi." Hâlbuki o kredinin arkasında dünya kadar masraf bindiriyor. Faizden bihaber amca, o anlamda telefonun düğmesine basıyor. Şimdi de dijital olarak cep telefonundan krediyi onaylayacak, hesap açacak.

Arkadaşlar, yüz yüzelik ilkesi nerede peki bunun burasında? Düşünün ki bir kredi alacaksınız, hesap açtınız, oğlunuz geldi "Ya, benim kredi limitim doldu, baba senin adına bir kredi alalım." dedi. Alalım, tamam. Babasının adına krediyi aldı, baba borçlandı, ev de teminat olarak kondu oraya. Bir baktı, oğlan krediyi ödememiş, babanın da evi gitmiş. Böyle uygulamalarla karşı karşıya kalacağız çünkü cep telefonundan girecek, hesap açacak, kredi alacak, borçlanacak. Ya, düşünün ki biz telefon şirketleriyle, değil mi arkadaşlar, belli sözleşmeler yaparız. Telefon şirketi der ki: "Bir yıl boyunca bana bağlı kalırsan sana aylık 150 lira..." Bir bakarsın ki yanlış bir şeye imza atmışsın. Onun, hâlbuki, erken kapattığın zaman 2 bin lira cezası varmış; böyle meselelerle vatandaşımız karşı karşıya kalıyor. Yani, uzaktan erişim her zaman iyi değildir.

Bir de ben Komisyonda bir şey daha sordum: Diyelim ki bankalarda hesap açacağım ben, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları hesap açacak; iyi, güzel, olabilir, dayatıyorsunuz, olsun. Peki, dünyanın herhangi bir yerinden herhangi bir insan da hesap açabilecek mi? Hani, yerli ve millîlere söylüyorum: "Dünyanın herhangi bir yerinden 8 milyar dünya vatandaşı Türkiye'de hesabı cep telefonu üzerinden açabilecek." dedi. Peki, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarını, hani, biliyor; sicili, adli kaydı, şusu busu, herkes görüyor. Dünyadaki 8 milyar dünya vatandaşının Türkiye'de istediği gibi hesap açması acaba doğru mu? Şimdi, siz diyorsunuz ki: "Arkadaş, para bitti; para gelecekse nereden gelecekse gelsin." Ya, o paranın ne parası olduğunu siz bilecek misiniz? O kişinin gerçek bir kişi olup olmadığını nereden bileceksiniz, nereden bileceksiniz? O kişi uğursuz mu hırsız mı, parayı karanlık yönlerden mi kazanmış, nereden bileceksiniz? Bilemeyeceksiniz arkadaşlar çünkü herhangi bir kişi dünyanın herhangi bir yerinden hesap açacak çünkü burası kara para merkezi olmuş; parayı buraya getirecek, efendim, siz de çarklar dönsün diye kullanacaksınız. Ondan sonra, arkadaşlar "Türkiye kara para cenneti oldu." diyenlere bir şey diyemeyeceksiniz.

Bir konu daha var arkadaşlar bu konuda: Bakın, büyük şirketler insan çalıştırmayı sevmiyor, her şeyi dijitalleştirmek istiyor. Bir banka şubesinde, biliyorsunuz, 7-8 kişi çalışır. Bu yasayı çıkaracaksınız ya, el kaldıracaksınız biraz sonra; o banka şubesindeki... Her banka şubesinde işçi kıyımı olacak, biliyor musunuz? Çünkü niye? Her şey dijital; banka hesabı aç, dijital; kredi al, dijital; efendim, her şey dijital ya; e, insana gerek yok. On binlerce banka çalışanı işinden olacak arkadaşlar bunun sonucunda, büyük bir işçi kıyımı olacak, bunu düşünen var mı? Bu Meclis vicdanlı bir Meclis mi? Bunu göreceğiz arkadaşlar. Hem "yüz yüzelik" ilkesinden hem vatandaşımızın finansal okuryazar olmamasından hem de bir işçi kıyımına yol açacak bu nedenlerden dolayı bu yasaya "evet" dememenizi öneriyoruz arkadaşlar. Dijital çağda her şey Matrix gibi rakamlara dökülmüş durumda ama insan faktörünü devre dışı bırakırsak... Her şeyi robotlar, dijital teknoloji yönetecekse insan faktörü nerede arkadaşlar? Burada, maalesef insan faktörü yok.

Diğer bir madde, sigarayla ilgili önemli bir madde var arkadaşlar. Her torbamızda sigarayla ilgili bir madde var biliyorsunuz. AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan bundan üç hafta önce: "Sigaraya vergiyi bindireceğiz." dedi arkadaşlar "Sigaraya vergiyi bindireceğiz." İçinizde sigara içen arkadaşlar var. Ortalama bir paket 15 lira ile 20 lira arası, 15 lira farz edelim. 15 liralık bir paket sigarada 12 liralık vergi var arkadaşlar. Ya, zaten sigaraya vergiyi bindirmişsiniz. Her gün bir paket içen bir tiryaki bir ayda 450-500 lira sigaraya para veriyor arkadaşlar, o da bir paket içenler, iki paket içenler bin lira veriyor. Ya, bu 500 lirayı, bin lirayı kimler verebilir arkadaşlar? Vallahi, yalnızca zenginler verebilir. Garibanlar, 500 lira, bin lira bir paket sigaraya veremiyor. Ne yapıyor? Biliyorsunuz, tütün satanlar var, orada aynı zamanda makarona doldurulmuş sigara var. O sigaralar, ben baktım, piyasada 4 lira, 5 lira veya 6 lira. Garibanın gücü ona yetiyor. Hani, rahmetli Neşet Ertaş'ın söylediği gibi. "Ya, garibanın sigarasına dokunmayın, garibanın bir sigarası var." dedi Neşet Ertaş Recep Tayyip Erdoğan'ın yüzüne. Recep Tayyip Erdoğan "Yine vergi bindireceğim" diyor ve yalnızca 5 liralık sigarayı alabilen vatandaşımıza "Hayır" diyor. "Ben sana vergi bindireceğim, sen 15 liralık sigarayı almak zorundasın" diyor. Böyle vicdansız bir madde var arkadaşlar ve bir şey daha var, o sigaradan bir paket satan kişi, bakın, bir paket satarken yakalanırsa üç yıldan altı yıla kadar hapis yatacak arkadaşlar, üç yıldan altı yıla kadar. Bunun sonucunda da ne vergi toplayacaklarmış biliyor musunuz? 9 milyar TL vergi toplayacaklarmış. Kimden toplayacaksınız bu vergiyi? Gariban vatandaştan toplayacaksınız.

Peki, arkadaşlar, bu yasayı buraya kim getirdi biliyor musunuz? Recep Tayyip Erdoğan "Vergi toplayacağım" diyor, keyfi yerinde. Ama kimin getirdiğini size söyleyeyim, sigara kartelleri getirdi bu yasayı buraya.

BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Yapma gözünü seveyim.

GARO PAYLAN (Devamla) - Sigara kartelleri, Japan Tobacco International ve Philip Morris getirdi. İşte, Philip Morris'in getirdiği yasaya şu anda AKP'li vekiller imza attı, belki de MHP'li vekiller de onay verecek.

BÜLENT TURAN (Çanakkale) - İbrahim Bey cevap verecek ama şimdi.

GARO PAYLAN (Devamla) - Bakın, sigara kartelleri getirdi. Benim babam Maltepe sigarası içti hayatı boyunca, TEKEL sigarası içti, babalarımız Samsun sigarası içti, Adana'nın, Bitlis'in sigarasını içiyordu babalarımız, dedelerimiz ama şimdi uluslararası sigara kartellerinin sigaralarını içiyoruz, onlara milyarlarca dolar para kazandırıyoruz arkadaşlar.

Şimdi, Adıyaman son can, bir sigara üretiyor arkadaşlar ve sigara bu anlamda tüketilmeye çalışılıyor, ona da engel koyacaksınız. Hani "yerliyiz, millîyiz" diyorsunuz ya, yok, yerli ve millî değilsiniz. İşte, arkadaşlar, Philip Morris'in ve Japan Tobacco'nun maalesef bu anlamda yasasını buraya getirenlersiniz sizler. Arkadaşlar, bütün sigara pazarının yüzde 85'ini zaten ele geçirmişler, geri kalan yüzde 15'e de göz dikiyorlar "Adıyaman'daki üretici kazanmasın, o da kapatsın, tarlasını bıraksın, büyükşehre göç etsin, benim Marlboro'mı, benim Camel'ımı içsin." diyor onlar ve buna da "yerli ve millîyiz" diyen AKP-MHP birlikteliği maalesef -umarım onay vermezler- az sonra veya yarın onay verecek.

Değerli arkadaşlar, bakın, yerli üretimi her anlamda korumalıyız, Bitlis'in, Malatya'nın, Adıyaman'ın tütününü korumalıyız. "Onlar kooperatif kuracaklar." diyor. Ya, iki yıl önce yasa çıkardık, niye kuramadılar kooperatifi?

İbrahim Aydemir, niye kuramadı onlar, niye?

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Onun cevabını verdik sana.

GARO PAYLAN (Devamla) - Kuramıyorlar arkadaşlar. O koskoca karteller ile küçücük kooperatifler rekabet edebilir mi? Devreye geçirin bakalım Rekabet Kurumunu. Rekabet edebilirler mi? Edemezler.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Süreyi uzatmayalım mı?

GARO PAYLAN (Devamla) - Yapmamız gereken yerli üretimi sağlamak -tütün üretilecek- yerli sigara markalarının oluşmasını sağlamak, o küçük kooperatiflerin bu sigaraları ucuz fiyata...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Toparlayın, buyurun.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Tam da bunu yapıyoruz işte, tam da bunu yapıyoruz biz. O kooperatiflerle şu söylediğini yapıyoruz biz.

GARO PAYLAN (Devamla) - Arkadaşlar, o yerli kooperatifler sigara üretebilecekler mi? İbrahim Aydemir "Hayır." dediniz, kayıtlarda var. Sigara üretemeyecekler. Niye? Vatandaş Marlboro içecek, vatandaş Camel içecek, uluslararası sigara kartelleri para kazanacak diye...

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Bunları konuştuk biz. Kartellere sen destek oluyorsun.

GARO PAYLAN (Devamla) - ...İbrahim Aydemir buraya yasa getirmiş, 80 AKP milletvekili imzalamış. "Yerliyiz, millîyiz." diyorsanız bu yasaya "hayır" deyin arkadaşlar.

Hepinize saygılar sunuyorum. (HDP ve CHP sıralarından alkışlar)

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Hep ezbere konuştun. Bile bile yalan konuşuyorsun.

BAŞKAN - Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına Konya Milletvekili Sayın Abdüllatif Şener.

Buyurun Sayın Şener. (CHP sıralarından alkışlar)