| Konu: | Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 104 |
| Tarih: | 24.06.2020 |
ZEYNEL EMRE (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Az evvel Genel Kurula hitap ettiğimde 2'nci maddeye ilişkin sakıncaların bir kısmını dile getirmiştim.
Değerli arkadaşlar, şimdi, ben size Anayasa'mızın 141'inci maddesini okuyacağım, sonra sizden ricam, özellikle AK PARTİ Grubuna sesleniyorum, siz de bu 2'nci maddeyi okuyun, birlikte değerlendirin; oy vereceksiniz.
"Madde 141- Mahkemelerde duruşmalar herkese açıktır. Duruşmaların bir kısmının veya tamamının kapalı yapılmasına ancak genel ahlâkın veya kamu güvenliğinin kesin olarak gerekli kıldığı hallerde karar verilebilir.
Küçüklerin yargılanması hakkında kanunla özel hükümler konulur.
Bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır.
Davaların en az giderle ve mümkün olan süratle sonuçlandırılması, yargının görevidir."
Değerli arkadaşlar, siz şimdi bu 2'nci maddede hukuk mahkemelerinde duruşmaların gizli yapılmasına yönelik bir düzenleme getiriyorsunuz. Anayasa'yı okudum. Ben kendi grubumdan değil sizden şu soruya cevap vermenizi bekliyorum: Anayasa'nın 141'inci maddesine aykırılık oluşturuyor mu oluşturmuyor mu? Peş peşe siz okuyun. Şimdi, siz, bu Anayasa'ya bağlılık yemini etmiş insanlar olarak bizim bunu Anayasa Mahkemesine götürmemizi niye bekliyorsunuz? Daha sonra diyorsunuz ki: "Cumhuriyet Halk Partisi Anayasa Mahkemesine gitti." Anayasa'ya aykırı iş yapmayın. Anayasa açık burada. Bu ne biliyor musunuz? Bu, işte, öyle bir keyfiyet ki nasıl olsa ne yapsanız yanınıza kâr kalıyor, nasıl olsa ne yapsanız sizi durduracak bir yargı mekanizması, cezalandıracak bir mekanizma yok.
Şimdi, ben size en son, çarpıcı, partimize yönelik yaşadığımız saldırılardan bir örnek daha vereceğim. İl Başkanımız Canan Kaftancıoğlu'nun cezası onaylandı, dokuz yıl sekiz ay.
Şimdi, bu, 31 Martta yaşadığınız hezimetin bir sonucu esasında. Seçim sonuçlarına hezimet demem. Seçimlerde kazanırsınız, kaybedersiniz, halk buna karar verir ama bunu hezimet hâline getiren sizlersiniz. 31 Martta Yüksek Seçim Kurulu, Anadolu Ajansı ve AKP eliyle kurulmak istenen kumpasa, çarka çomak sokan Canan Kaftancıoğlu'na ceza verdiniz. (CHP sıralarından alkışlar) İşin gerçeği bu. Bu Parlamentoda bundan yedi sekiz yıl önce yapılan açıklamalar, atılan "tweet"lere göre insanlar yargılansa Meclisin üçte 1'i ceza alır, AKP Grubunun da en az yarısı içeri girer.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Grup kalmaz!
ZEYNEL EMRE (Devamla) - Sizin Kandil ve İmralı'yla ilgili söyledikleriniz arşivlerde kayıtlı, bunların onda 1'ini hiçbir Cumhuriyet Halk Partili söylemiş değil.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Fetullah'la ilgili...
ZEYNEL EMRE (Devamla) - Veli Bey, o da cabası yani Fetullah'la ilgili olanı da ayrı.
Seneler itibarıyla altı, yedi, sekiz yıl önceki açıklamalara bakalım. Ben size bir kronoloji vereceğim. Velev ki bizim İl Başkanımızın 2012'den itibaren attığı "tweet"ler suç unsuruydu. Daha önce Parti Meclis Üyesiydi, ondan önce İl Başkan Yardımcısıydı; neden bunlarla ilgili bir soruşturma yoktu da Ocak 2018'de, İl Başkanı olduktan sonra hakkında soruşturma açıldı? Madem bunlar suçtu, neden Ocak 2018'de açılan soruşturmadan sonra dava açılmadı da İstanbul seçiminin -31 Mart seçiminin- geçilmesi beklendi? Nasıl ki İstanbul seçiminden zaferle ayrılındı, onu YSK darbesiyle gasbettiniz, 22 Mayısta, üstünden bir buçuk, iki ay geçtikten sonra hakkında iddianame düzenlendi. 28 Haziranda yani 23 Haziranda tekrardan İstanbul kazanıldıktan sonra duruşmaya gittik, 3 celsede dokuz yıl sekiz ay ceza. Şimdi, istinaf mahkemesinin normal seyrinde ilerleyen bir iş olsa bir, bu kadar yakın tarihte karar verilmezdi; iki, 23 Haziran 2020'de yani yıl dönümünde, Büyükşehir Belediyemizin bir yıllık faaliyetlerinin açıklandığı günün hemen birkaç saat sonrasında bu karar açıklanmazdı. Türkiye bir hukuk devleti olsaydı bırakın bunların olmasını, bunları yapanların, bu kumpasları kuranların içeri girmesi gerekirdi.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ZEYNEL EMRE (Devamla) - Başkanım, hemen tamamlıyorum.
BAŞKAN - Sözlerinizi tamamlayın.
ZEYNEL EMRE (Devamla) - Değerli milletvekilleri, hepimiz bu Parlamentoda gelip geçiciyiz, Parlamento kalacak; söylediğimiz her söz de tutanaklara işliyor, tarihe bıraktığımız mirasımızdır. Burada doğruya "Doğru." diyen, yanlışa "Yanlış." diyen kendisine, ailesine, kendisinden sonraki nesle de miras bırakacak. Burada yaptığımız işler, işte asıl onlar bizim alnımızın ak mı, kara mı olduğunu tarih önünde gösterecektir. Eğer alnı ak, gönlü huzurlu bir şekilde bu Parlamentodan zamanı geldiğinde gitmek istiyorsanız, yanlışa "Yanlış." demeyi bilin değerli arkadaşlar.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)