| Konu: | Sakarya ili Hendek ilçesindeki havai fişek fabrikasında meydana gelen patlamanın ardından Adapazarı ilçesi Taşkısığı Mahallesi'nde yaşanan patlamaya sebep olan süreci Genel Kurulun bilgisine sunmak istediğine ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 111 |
| Tarih: | 10.07.2020 |
ENGİN ÖZKOÇ (Sakarya) - Sayın Başkan, söz verdiğiniz için çok teşekkür ediyorum.
Sakarya'dan geliyorum. Sakarya'da yaşadıklarımın etkisi altındayım. Sakarya Milletvekillerimizle beraber Sakarya'daydık; cenazelerimiz vardı, onları kaldırdık, öyle geldik ancak Meclis Genel Kurulunun bilmesi gereken çok kısa bir şey var, onu ifade etmek zorundayım.
Sayın Başkanım, değerli arkadaşlarım; Sakarya'da fabrikadaki patlamayı bir kenara koyarak söylüyorum, ondan sonra yaşanan olay gerçekten Türkiye'nin de Türkiye Büyük Millet Meclisinin de hazmedebileceği, kolay kolay kabul edebileceği bir olay değildir.
Olay aynen şöyle gelişmiştir: Patlamadan sonra etrafa yayılan patlayıcı maddeler var. Ankara'dan ve İstanbul'dan uzman olan Jandarmalar geliyor, diyorlar ki: "Biz bunları toplamak zorundayız." "Peki, bunları nerede imha edeceğiz?" deniliyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun Sayın Özkoç.
ENGİN ÖZKOÇ (Sakarya) - Fabrika alanında imha edilecek bir alan yaratılmıyor, fabrika bölümünde bir imha edilecek alan yaratılmıyor, "15 kilometre uzaklıktaki bir taş ocağında bu imha edilsin." deniyor ve bununla ilgili, belediyeden araç isteniyor. Belediye Başkanı -bu aracın nerede kullanılacağı belli değil, nasıl kullanılacağı belli değil- bilmiyor bunu.
BAŞKAN - Yazık.
ENGİN ÖZKOÇ (Sakarya) - Diyorlar ki: "Bizim, burada kullanılmak üzere yani buradaki atıklarla ilgili bir araca ihtiyacımız var." Böyle bir araç gönderiliyor oraya. Araçlar, bunun dışındaki araçlar da kamyon, bildiğiniz çıplak kamyon; bu kamyonları götürüyorlar, üç gün boyunca orada patlayıcıları imha ediyorlar. İmha ederken -şimdi, biraz sonra nasıl olduğunu anlatacağım- uçurum gibi bir yer var, en son kamyon oraya geliyor, yan kapakları açılmıyor damperli kamyonun...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun Sayın Özkoç.
ENGİN ÖZKOÇ (Sakarya) - ...oradaki sorumlulardan bir tanesi de "Burada sadece fitil ve bazı patlayıcılar var, o kadar önemli değil. Uçurumun kenarına biraz yaklaştırın, damperin kapağını açın -arka kapağını- döksün." diyor. Damperin arka kapağı açılıp, damper kalkmaya başladığı anda patlama gerçekleşiyor ve 3 vatan evladımız orada hemen şehit oluyor.
BAŞKAN - Allah rahmet eylesin.
ENGİN ÖZKOÇ (Sakarya) - Bir şoförümüzün, bir şeyden haberi olmayan şoförümüzün hâlini size burada anlatmak istemiyorum, vücudunun hâlini burada anlatmak istemiyorum; annesi, kardeşleri orada can havliyle -babası 3 ay önce öldü- başında bekliyor. Onun vücudunu anlatmak istemiyorum.
Şimdi, Sayın Başkanım, size şerefim üzerine yemin ediyorum, hiçbir siyasi parti ayrımı yapmadan konuşuyorum. Bakın, tekel dışı bırakılan patlayıcı maddeler, av malzemesi ve bu şekilde...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun.
ENGİN ÖZKOÇ (Sakarya) - ...olan patlayıcılarla ilgili madde şöyle diyor: "Patlayıcı madde, nem bakımından şartlandırılır... özel kaplar ve borularla ambalajlanıp öyle taşınır imha edilecek patlayıcı madde." Patlayıcı maddeler ne ambalajlanmış ne de özel kaplarda, kamyona öyle yükleniyor.
2'nci madde: "Dinamitler, barutlar ve kapsüller aynı taşıtta bir yerde ve bir arada taşınamaz." Hepsi bir arada taşınıyor.
"Yükleme ve boşaltma sırasında, darbe, düşürme, sürtme, çarpma gibi tehlikeli olabilecek hareketlerden kaçınılır." diyor. Bildiğiniz damperli kamyonla götürülüyor. Götürülen kamyonların özel kamyonlar olması gerekir, içerisinde muhafaza olması gerekir, o sürtünmenin azaltılması gerekir, ambalajlı malzemelerin tek tek çıkarılması gerekir. Damperli kamyon kaldırılarak bombalar imha edilmeye çalışılıyor.
"İçi sac veya demir malzeme ile kaplı taşıtların tabanlarına ve yan kenarlarına tamamen branda bezi döşenmesi zorunludur." diyor, branda bezi yok, hiçbir şekilde yok.
"Ambalajlar sadece EX/II ve EX/III araçlarına yüklenecektir." diyor, belediyenin damperli kamyonuyla gidiyor.
"Serbest-akışlı toz maddelerle havai fişekler için, konteynerin tabanı metalik olmayan bir yüzeye veya kaplamaya sahip olmalıdır." diyor. Tamamen sac ve metalik yüzey.
"Patlayıcı madde ve nesneleri taşıyan araçların yükleme ve boşaltma işlemi yapılırken kamu alanlarında durmaması gerekir ve yükleme ve boşaltma işlemleri esnasında motor kapalı olacaktır." diyor. Motor açılıyor, damper kaldırılıyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun Sayın Özkoç.
ENGİN ÖZKOÇ (Sakarya) - Şimdi, sizin huzurunuzda bu cinayet değildir de nedir? (CHP sıralarından alkışlar) Bu, iş cinayeti değildir de nedir? Yüreğim parçalanarak bir kardeşiniz, bir evladınız olarak söylüyorum: Türkiye Cumhuriyeti'nin liyakatine ne olmuştur? Oradaki kamu görevlileri bu denetimsizliğe neden izin vermişlerdir? Yaşanmış bir felaketten sonra burada araştırma önergesi vermiş, araştırma önergesinde de şu sözleri sarf etmiş bir kardeşiniz olarak dedim ki "Bu patlama bir tarafa, fabrika patladı ve olan oldu ama bundan sonra olacakları önlemek için bir komisyon oluşturalım." diye yalvardım, ondan bir gün sonra oldu bu.
Değerli Başkanım, değerli milletvekili arkadaşlarım; şu anda 9 yaralımız var, evladımız. Görseniz, kendileri normalken baksanız, bakmaya doyamayacağınız evlatlarımız. Biri can çekişiyor, diğeri diğer hastanede can çekişiyor, diğer evlatlarımızın cenazelerini nasıl toparlayıp göndereceğimizi bilemedik. Bunun için İçişleri Bakanının hiç mi sorumluluğu yoktur? Yapması gereken hiç mi bir şey yoktur? Bunu siyasete malzeme olmasın diye burada daha fazlasını söylemiyorum ama hepinizin vicdanınıza sesleniyorum.
Saygılar sunuyorum.(CHP sıralarından alkışlar)