| Konu: | AFET RİSKİ ALTINDAKİ ALANLARIN DÖNÜŞTÜRÜLMESİ HAKKINDA KANUN TASARISI |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 79 |
| Tarih: | 15.03.2012 |
PERVİN BULDAN (Iğdır) - Teşekkür ederim.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 180 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın 8'inci maddesi üzerine vermiş olduğumuz değişiklik önergesi adına söz aldım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; söz konusu yasa dünyada son zamanlarda öne çıkan afet sonrası müdahalenin yerini alan risklerin azaltılması adına önemli bir yasal düzenleme olmakla beraber, yasa tasarısı, en temel kişi hak ve hürriyetlerinden biri olan, Anayasa ve uluslararası yasalarca da kutsal bir hak olarak kabul edilen mülkiyet hakkına müdahale ve sınırlamalar getirmektedir.
Kanun tasarısı, afet riskini neden göstererek mülkiyet hakkını ve barınma hakkını yok saymaktadır. Kentsel dönüşüm ülkemizde acil çözülmesi gereken sorunlar arasında olmakla beraber, kentsel dönüşümün yeni rant alanlarına dönüşerek iktidar yanlısı taraflara paylaştırılmasının önü açılmaktadır. Riskli yapılar, yapılacak tebliğden itibaren otuz gün içerisinde yıkılacaktır. Yapının sahibi binasını yıkmazsa Bakanlık tarafından yıkım gerçekleşecek ve masrafları yapının sahibinden alınacaktır.
Bu yasayla vatandaşın mülkiyet hakkına müdahale yasal zeminde meşru hâle gelecektir. İdareyle anlaşma sağlayanlara geçici konut ve iş yeri yardımı ile kira yardımı yapılacakken anlaşma yoluna gitmeyenlere bu yardımlar yapılmayarak vatandaşlar arasında ayrımcı ve baskıcı uygulamaların önü açılacaktır. Ayrıca, konut ve iş yeri için kira yardımının veya yer tahsisinin kıstaslarının kesin bir biçimde belirtilmemiş olması nedeniyle hak sahiplerine uygulanacak farklı uygulamalar tartışmalara neden olacaktır.
Tasarı ile riskli olmamakla beraber uygulama bütünlüğü nedeniyle Bakanlık tarafından gerekli görülen yapılar da yıktırılabilecektir. Bu şekilde, risk taşıdığı gerekçesiyle suistimallerin gerçekleşmesi kaçınılmaz olacaktır.
Tasarının 3'üncü maddesinde "Riskli yapıların tespiti, Bakanlıkça hazırlanacak yönetmelikte belirlenecek usul ve esaslar çerçevesinde, vatandaşa verilen sürede, masrafı kendisi tarafından karşılanmak üzere Bakanlıkça lisanslandırılan kurum ve kuruluşlara yaptırılır ve sonuç Bakanlığa veya idareye bildirilir." denmektedir. "Bakanlıkça lisanslandırılan kurum ve kuruluşlar" ile hangi kuruluşların kastedildiği tanımlanmamıştır. Bu kuruluşlar ile bu işte uzman olan meslek odaları veya üniversiteler tarafından eğitim almış kuruluşların ifade edilmek istendiği yasaya eklenmelidir.
Tasarının "Tasarrufların kısıtlanması" başlıklı 4'üncü maddesinde, Bakanlığın, TOKİ veya idarenin, riskli alanlarda ve riskli yapıların bulunduğu taşınmazlarda proje ve uygulamalar sırasında her türlü imar ve yapılaşma işlemlerini geçici olarak durdurabileceği belirtilmektedir. Her türlü imar ve yapılaşma işlemlerini geçici olarak durdurma yaptırım gücü yüksek bir karar olup bu konuda yetkinin Bakanlık ve idarede olması gerekmektedir.
Yine aynı maddenin üçüncü fıkrasında aynı kişilerce riskli yapılara elektrik, su ve doğalgaz hizmetlerinin verilmeyeceği şeklindeki düzenleme de sosyal devlet ilkesine aykırı olduğu gibi, kişi hak ve hürriyetleri ile insan haklarına da aykırıdır. Bu bendin iptali gerekmektedir.
Tasarının 6'ncı maddesinin 9'uncu bendinde "Bu davalarda yürütmenin durdurulmasına karar verilemez." hükmü hukuk devletine, Anayasa'nın 125'inci maddesine aykırıdır. Kişinin mülkiyet hakkının korunmasını yasal zeminde talep etme hakkı özgürlüklerin de engellenmesi anlamına gelmektedir. Engellenemez bir hak olan hak arama hakkını sınırlayan bu düzenleme yasadan çıkarılmalıdır diyorum.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (BDP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyoruz Sayın Buldan.