GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:115
Tarih:21.07.2020

MAHMUT CELADET GAYDALI (Bitlis) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, partim ve grubum adına, görüşülmekte olan 216 sıra sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi'nin 63'üncü maddesi üzerine söz almış bulunmaktayım. Hepinizi saygıyla selamlarım.

Değerli milletvekilleri, sözlerime başlamadan önce, barbar IŞİD çetesi tarafından 20 Temmuz 2015'te Şanlıurfa'nın Suruç ilçesinde katledilen 33 tertemiz koca yüreği, 33 umut yolcusunu saygıyla ve minnetle anıyorum.

Maalesef, burada Hukuk Muhakemeleri Kanunu'yla ilgili yapılmak istenen yeni düzenlemelerin sonuna yaklaşırken, olmayan hukukun, yerine getirilemeyen adaletin de tanıklığını yapıyoruz. Öyle ki bugün, insanların bırakın tepkilerini dile getirmeyi, acılarını dahi yaşamalarına izin verilmeyen, yapılan her eylemi, her gösteriyi kendi iktidarına yönelik tehdit olarak algılayan bir yönetim anlayışı bulunmaktadır. Türkiye'nin birçok yerinde 33 genç için yapılan anma törenlerine karşı polis güçleri tarafından uygulanan saldırıyı kabul etmek mümkün değildir. Yapılanları açıklayacak tek kelime faşizmdir. İnsani gösterileri, insanlık dışı uygulamalarla engellemeye çalışıyorsunuz. Maalesef, acıyı normalleştiren, acıya neden olanları meşrulaştıran bir anlayışla ülkeyi yönetmeye devam ediyorsunuz.

2002 yılında üstünlerin hukukunu değil, hukukun üstünlüğünü savunacağını dile getiren AKP, gelinen noktada tamamen bir polis devletinin ardına sığınmış durumdadır. En ufak bir tepkiden dahi korkuyorsunuz, hatta halkın bizatihi kendisinden korkuyorsunuz. Bu korkuyla halkın elindeki seçme özgürlüğünü bile yok sayarak kayyumlar atadınız. Atadığınız valilerin, kaymakamların aldığı kararları Anayasa'nın üzerinde tuttunuz. Yasal hakları bir valinin iki satırlık yazısıyla askıya aldınız. Yasaklara karşı başlattığınız yürüyüşü yalanla, rantla ve talanla sürdürüyorsunuz. Ülkede hukuk adına hiçbir şey bırakmadınız. Özellikle Allah'ın büyük bir lütfu olarak nitelendirdiğiniz 15 Temmuz sonrası yayınlanan KHK'lerle adaleti mezara, iktidarınızı saraya taşıdınız.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Terörle mücadele düzenlemeleri onlar.

MAHMUT CELADET GAYDALI (Devamla) - 130 binin üzerinde kamu emekçisini sadece mağdur etmediniz, açlığa ve sefalete mahkûm ettiniz. 6 bine yakın akademisyeni ihraç ederek eğitimi karanlığa sürüklediniz. Sizler "Savaşa hayır." diyen insanları dahi ihraç etmekten bir anlık utanç bile duymadınız. 179 medya kuruluşunu kapattınız. Size göre Fetullah'ın yanında gururla resim çektirenler masum, sendikal faaliyetlere katılanlar suçlu oldu.

Kısacası, sizlerin bir özürle kurtulduğu sorumluluktan halkın büyük bir kesimi ömür boyu kurtulamıyor. AKP iktidarı maalesef büyük bir kavram kargaşası yaşamaktadır. Ezen ile ezilen, suç ile suçlu, yargıç ile sanık bu iktidar döneminde ters yüz edilmiş durumda. Yaratmaya çalıştığınız korku iklimiyle adil yargılanmaların önüne koca bir set çektiniz. Muhalif olan herkesi kriminalize ederek cezaevlerine gönderebilmek adına talimatlarla yargıya müdahale ettiniz. 282.790 kişiyi gözaltına aldınız ve 95 bin kişiyi tutukladınız. Unutulmamalı ki sizin cezaevlerinizin bir sınırı vardır ama bu halk için var olan umut ve özgürlüğün bir sınırı yoktur.

Değerli milletvekilleri, hukuksuzluk sürdürebilir bir yönetim anlayışı değildir. Çünkü hukuksuzluğun ve adaletsizliğin bir sınırı da yoktur. Hukuk üzerinde yarattığınız tahribatlar sadece bugünü değil, geleceği de karanlığa sürüklemektedir ama her ne koşulda olursa olsun bu karanlık iklim, gelecek aydınlık kuşakları yok edemeyecektir. Platon'un çok güzel bir sözü var: "Karanlıktan korkan bir çocuğu kolaylıkla affedebilirsiniz. Hayattaki gerçek trajedi, yetişkinlerin aydınlıktan korkmasıdır." İşte bu trajik durum, bugün AKP'nin içinde bulunduğu hâli özetlemektedir. Sizler aydınlıktan, aydınlık gelecekten ve aydınlık yarınlardan korkuyorsunuz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Toparlayalım lütfen.

MAHMUT CELADET GAYDALI (Devamla) - Bunun için, tüm baskı modellerinizle her türlü eylem ve etkinliği kendi iktidarınıza karşı olarak algılıyorsunuz. Sizden önceki despot yönetimlerin bıraktığı ayak izlerini takip ederek bir yere varamayacağınız artık bir gerçekliktir. Umarım sizler bu gerçekliğin farkına varabilirsiniz.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (HDP ve CHP sıralarından alkışlar)