GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: CHP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:116
Tarih:22.07.2020

HDP GRUBU ADINA EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Sayın Başkan ben de yeni görevinizde başarılar dileyerek sözlerime başlamak istiyorum.

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.

EROL KATIRCIOĞLU (Devamla) - Değerli vekiller, doğrusunu isterseniz bizim açımızdan baktığımızda ekonomideki gelişmelere çok endişeleniyoruz. Türkiye ekonomisi gerçekten ölçüsüz bir yere doğru gidiyor ve üstelik de Hükûmetten gelen seslerden bizim anladığımız, gidişatın nereye olduğuyla ilgili olarak da çok net bir fikri de yok. Dolayısıyla da Cumhuriyet Halk Partisinin bu önergesi ilginç geldi bize de. Birkaç cümleyle -zaten iki dakikamız var- şöyle bir özet yapayım, neyi yaşıyoruz: Bir kere, bu kriz, sadece taleple ilgili bir kriz değil, aynı zamanda arzla ilgili bir kriz. Yani sadece şirketlerin satışlarının düşmesi değil, aynı zamanda işletmelerin maliyetlerinin artmasıyla ilgili bir mesele bir kriz olarak yaşanıyor. Dolayısıyla da burada Hükûmet -ilk anda belli tecrübesizlikleri de katalım yani bazı yanlış işler yaptı belki ama- parasal genişlemeye, kredi genişlemesine önemli bir katkı sağladı diyebilirim yani talebin en azından biraz daha toparlanmasına yardımcı oldu, nakit akışlarıyla ilgili olarak sıkıntılar belli ölçüde çözülmüş oldu.

Fakat arkadaşlar, bu kredi genişlemesi gerçekten çok garip bir yere doğru götürüyor bizi. Bunun bir sebebi şu: Kredi genişlemesi genişledikçe, kredi verme işlemi genişledikçe daha fazla riski olanlara doğru gider. Dolayısıyla da her bir son kredinin daha riskli olma ihtimali vardır ve dolayısıyla da risk bir anlamda bir balon anlamına gelir ve ekonomide böyle bir alan açılıyor.

İkincisi, bu genişleme kaçınılmaz olarak reel faizleri negatif hâle getirdi, enflasyonla ilişkilendirdiğimizde reel faizler negatif durumda. Bunun anlamı şu: Bu öyle bir etki yaratıyor ki Türkiye ekonomisi şu anda tamamen spekülasyon saikiyle hareket eden bir ekonomik aktörler topluluğu biçiminde davranıyor. Ne demek istiyorum? Şunu demek istiyorum: Negatif faizlerden dolayı parasal genişlemeyle likidite fazlası olan şirketler veya kişiler özellikle konut ve borsaya yöneldiler. O sebeple de Sayın Bakanın geçenlerde açıkladığı gibi gerçekten 190 bin civarında bir konut satışı oldu. Ama arkadaşlar, tamamen spekülatif bir amaçla yapılmıştı bu alışlar. Borsaya bakıyorsunuz, gerçekten de 85 binlerden şimdi 120 bine kadar geldi borsa endeksi. Sayın Bakan yine buna bakarak "Görüyor musunuz, Türk ekonomisine güven arttı." diye yorumladı....

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Toparlayalım lütfen.

EROL KATIRCIOĞLU (Devamla) - Teşekkür ederim.

Fakat değerli arkadaşlar, ben, bunu tam tersi bir biçimde okuyorum: Borsanın yükselişi esas itibarıyla spekülatif saikle hareket eden, özellikle varlıklı kesimlerin yönelmesiyle ortaya çıkan bir tabloyu görüyoruz. Bu da esas itibarıyla Türkiye'de varlıklı kesimin bir anlamda varlıklarının enflasyonu yani varlıkların enflasyonu hâline dönüşmüş durumda. Ki bu da gelir dağılımında ciddi bozukluklar yaratacak diye düşünüyorum. O sebeple de bu önerge esasında -bir bilgi olarak kendileri de vermiş, Cumhuriyet Halk Partisi- aşağı yukarı 2019 itibarıyla KDV hasılatı içinde iade edilmeyen KDV, yüzde 49, hatta 50'ye gelmiş durumda. Dolayısıyla da büyük bir miktar para var orada, büyük ölçüde de özellikle maliyet kaynaklı sıkıntılar çeken işletmelerimize bir avantaj sağlayabilir. Dolayısıyla da bu önergenin araştırılmasını desteklediğimizi söylüyorum.

Saygılar sunuyorum. (HDP sıralarından alkışlar)