GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İşsizlik Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:117
Tarih:23.07.2020

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Soma'da 13 Mayıs 2014 tarihinde bir facia yaşandı ve 301 işçimiz, madencimiz bu faciada katledildi. Sonrasında kazanın yaşandığı ocağı işleten Soma Kömürleri AŞ, 2.831 işçisini kıdem ve ihbar tazminatlarını vermeden kapının önüne koydu. Soma'da, tazminatsız kapının önüne konulan, işten çıkartılan sadece Soma Kömürleri AŞ çalışanları değildi. Onlarca ölümlü kazanın yaşandığı Uyar Madencilik mağdurlarını da katarsak Soma'daki mağdur sayısı 3.500'ü geçiyordu. Yıllar boyunca bu işçilere sözler verildi, alacaklarının ödeneceği söylendi; kanun yapıldı, protokoller yapıldı, alacaklar takside bağlandı hatta 3 taksiti ödendi ancak mağduriyet yıllar boyunca sürdü ve geçen sene işçiler eylem kararı aldılar. Kırkağaç Çamlık'da otuz üç gün boyunca zor şartlar altında seslerini duyurmaya çalıştılar. Sonrasında siyaset kurumu devreye girdi, Meclis devreye girdi, en sonunda Enerji Bakanı müjdeyi verdi. Buna göre Soma Kömürleri AŞ'ye ait Eynez Ocağı'nda çalışanlara TKİ ödeme yapacak, Atabacası, Işıklar ve Geventepe Ocaklarında çalışanlar için ise yasal düzenleme yapılacaktı. İyi de yasal düzenlemeye ne gerek var? Eynez Ocağı'nda çalışan madencinin hakkını ödeyen TKİ diğerlerini de ödesin diyebilirsiniz ki haklısınız. Konu biraz teknik ama kısaca anlatmaya çalışacağım:

Soma Kömürleri AŞ 4 ocak işletiyordu. Şirket, Eynez'de TKİ'yle hizmet alımı sözleşmesi, diğer 3 tanesinde ise redevans anlaşması yapmış. Hizmet alımında alt işveren, üst işveren ilişkisi varmış, redevans ise hasılat kirasıymış ve bu konuda verilmiş onlarca Yargıtay kararı varmış. Bakanın dediği oldu, hizmet alımı sözleşmesi yapılan Eynez Ocağı'nda, çalıştıkları günlere ait kıdem ve ihbar tazminatları kısa süre önce madencilerimize ödendi. Bugün ise redevans sözleşmesi yapılan diğer ocaklarda çalışan madencilerimize haklarını vermek için yasal bir düzenleme yapıyoruz. Verilen sözler tutulmuş oldu, acaba hakikaten de verilen sözler tutulmuş oldu mu bu yasal düzenlemeyle? Şu anda Soma'da, Hükûmet Konağı önünde maden işçileri eylem yapmakta. Verilen sözler tutulsa yüzlerce işçi neden eylem yapıyor olur? TKİ ödeme yapmış, e biz burada kanun da yapacağız, işçiler daha ne ister?

Değerli milletvekilleri, gelinen noktayı önemsiyoruz. Bir yıl önce "Sorun yok." Diyenler, bugün "Sorunu çözüyoruz." diyor. Gelinen noktayı elbette ki önemsiyoruz ve emeği geçenlere teşekkür de ediyoruz. Ancak amaç, Türkiye'deki madencinin sorunlarını çözmekse ne yazık ki bu teklif sorunları çözmüyor; amacımız Soma'daki sorunları, madencinin sorunlarını çözmekse ne yazık ki bu teklif bu sorunları da tam anlamıyla çözmüyor. Çünkü işçisini Soma'da mağdur eden sadece Soma Kömürleri AŞ değil en az onlar kadar hatta belki de onlardan daha fazla mağduriyet yaşayan yüzlerce Uyar Madencilik çalışanı var ve bu insanlar sekiz yıldır alacaklarını alamıyorlar.

Değerli milletvekilleri, bu insanlar her gün yerin yüzlerce metre altına giren ve evden her çıktıklarında sevdikleriyle her seferinde helalleşen gariban, yoksul insanlar. Aralarında, kazalarda uzuvlarını kaybetmiş, gözünü kaybetmiş, bacağını kaybetmiş ancak tazminatını alamamış madencilerimiz var. Uyar Madencilik mağdurlarına da defalarca söz verilmiş, mağduriyetlerinin giderileceği defalarca söylenmiş, bugün bile hâlâ birtakım sözler veriliyor. Ancak artık Uyar Madencilik mağdurlarının dayanacak hâli kalmadı, bıçak kemiğe dayanmış. Bu arkadaşların tek istekleri, bu kanun teklifinde yer almak.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; iki gün önce eylem yapan işçileri ziyaret ettim, bilhassa Uyar Madencilik mağdurları isyan ediyor. Maden kazasında gözlerini kaybeden Ali Kandemir ile bacağını kaybeden İdris Sarıkaya'yla beraberdim. İnanır mısınız hâlâ umutları var, hâlâ bu yüce Meclisten gelecek müjdeli haberleri bekliyorlar. Peki, Uyar Madencilik mağdurları neden bu yasa teklifinde yer almıyor? Çünkü patron ile TKİ redevans sözleşmesi yapmış. Gözlerini kaybeden Ali kardeşim "Vekilim, ben redevanstan anlamam, ne olduğunu bugün bile bilmiyorum, benim ne kabahatim var?" diyor. Ben cevap veremedim. Bu Meclis çatısı altında bu basit soruya cevap verebilecek bir arkadaş varsa beraber Soma'ya gidelim, Ali kardeşimize cevabı birlikte verelim.

3 çocuğuyla eyleme gelen bir madenci eşiyle tanıştım, "Biz de insanız, bizim de hayallerimiz var." dedi.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Toparlayalım Sayın Bakırlıoğlu.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Devamla) - Tamam Başkanım.

Tek hayali ise ufak da olsa bir ev sahibi olmak. Ağlayarak derdini anlattı, boğazım düğümlendi, inanın tek laf edemedim. Ellerinde senet var, mahkeme kararı var ancak madenci hakkını alamıyor. İşin kötüsü, bu kadar mağduriyete sebebiyet veren patron bugün bu ülkede hâlâ madencilik yapabiliyor.

Sonuç olarak, bu teklif kanunlaşırsa Geventepe'de çalışanların ve Uyar Madencilik mağdurlarının hakkını teslim etmemiş olacağız. Esasında sorun sistem sorunu. Çözüm ne peki? Çözüm, vermiş olduğumuz önergede. Önergemizin kabul edilmesi umuduyla Genel Kurulu saygıyla selamlarım. (CHP sıralarından alkışlar)