GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:118
Tarih:28.07.2020

NECDET İPEKYÜZ (Batman) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Teklif edilen maddeyle, aslında, bizim açıkça söyleyeceğimiz, Türkiye'de uzun süredir medya alanında uygulanan sansürün sosyal medyada uygulanmasıdır. Bunun bir örneği de: Meclis, alelacele, bayram öncesi böyle bir yasayı çıkarmak için bu saate kadar, detaylarını konuşmadan, tartışmadan kanunlaştırmaya çalışıyor. Geçen hafta Plan ve Bütçe Komisyonunda tekrar işçilerin aleyhinde olan ve işverenin lehinde alınan kararlara -son şeklinde- bir ihdas maddesi eklendi; bir komisyon kurulması sosyal medyayla ilişkili. Bu komisyonun görevlerinden biri de şuydu: İnceleme yapmak, görüş bildirmek, çalışma yürütmek, rapor sunmak ve özellikle sosyal medya alanıyla ilgili. Daha komisyonun nasıl çalışacağı, güncellenmesi yapılmadan bu kanun yürürlüğe girdi. Belki de bu komisyonla ele alınması lazımdı ve bir ülkede basının tümüyle sansür altında olduğu, medyanın tümüyle sansür altında olduğu, insanların neredeyse televizyonlarda haber izlemek istemediği bir ortamda, tek nefes kaynağının sosyal medya olduğu dönemde buna da bir sansür gelmesi... Aslında, iktidar, tümüyle, korktuğu için bir önlem bulmaya çalışıyor. İktidar neden korkuyor? Çünkü sosyal medya bir sese dönüşmüştü. Bakın, Roboski olduğunda inkâr edildi, sosyal medyada kıyamet koptu ve hâlâ o ortaya çıkmadı. Şu anda sosyal medyada, Twitter'da, baktığınızda "Lice yanıyor." deniliyor, "Cudi yanıyor." deniliyor.

Maddelerden başka biri: Biz burada "Kayyumlar hırsızlık yapıyor." dediğimizde bize itiraz ediliyordu. Mardin'de kayyumun, iki dönem üst üste kayyumluk yapan valinin hırsızlıkları konuşuluyor, yolsuzlukları konuşuluyor. Sosyal medya bir nefese dönüşmüştü, şimdi bununla ilgili önlem alınmaya çalışılıyor, sansür getirilmeye çalışılıyor. Kadınlar öldürülüyor, şiddet ayyuka çıkmış, hırsızlık ayyuka çıkmış, yolsuzluk ayyuka çıkmış; insanlar sosyal medya aracılığıyla sesini duyurmak istiyor, bir çare bulmaya çalışıyor, bunu önlemeye çalışıyorlar.

İktidar bunu niçin yapıyor? Korktuğu için yapıyor. Asıl, iktidarların muhalefetin sesini dinlemesi lazım, sosyal medyanın sesini dinlemesi lazım, toplumun ne dediğini dinlemesi lazım demokrasi için, özgürlükler için ama korku, baskıyı geliştirirseniz bu artar.

Son dönemde Türkiye'de siz bakanlıklara sorduğunuzda, Mecliste kimi arkadaşlarımız sorduğunda bile, ceza açısından, mahkemeler açısından, kovuşturmalar açısından en çok uygulama sosyal medya üzerindeki paylaşımlardan dolayı. Dünyada belki de örnek olması gereken, gençlerin sosyal medya aracılığıyla çıkardıkları seslere engel olmak hiç de kabul edilebilir bir durum değildir.

Madde 1, öyle bir tanımlama yapılmış ki bu medya sağlayıcılarının içerisinde, telefonda kullandığımız -az önce Sevgili Saruhan Oluç'un da söylediği gibi, Grup Başkan Vekilimizin- hepinizin kullandığı "Telegram" "WhatsApp" "Signal"le ilgili uygulamalarda bir sansür ortaya çıkmış olacak. Kendiniz bile güvenemediğiniz ortamda kullandığınız şeyi insanlara resmen bir kâbusa dönüştürmeye çalışıyorsunuz, bunu engellemeye çalışıyorsunuz.

Bir diğer konu; siz aslında şunu düşünüyorsunuz, iktidar diyor ki: "Ben herkes adına neyin iyi neyin kötü olduğunu bilirim, neyin yanlış neyin doğru olduğunu bilirim. Ben bir pembe dünya çizmişsem siz ona göre düşüneceksiniz, ben bir yaşam kurmuşsam ona göre davranacaksınız." Ama gelen bir kuşak var, ses vermek isteyen bir kuşak var, itiraz eden bir kuşak var ve artık, gerçekleri gören bir kuşak var. Bu kuşak "Sizin bu yaptığınız çözüm değildir, sansürdür, engeldir, yasaktır. Biz bu yasağa karşı mücadele edeceğiz." diyor. Bizim buna yönelik bir çalışma yapmamız lazım ama siz buna yanaşmıyorsunuz çünkü iktidar, Türkiye için iyi olanı istemiyor, kendisi için iyi olanı istiyor; Türkiye'nin özgür olması için iyi olanı istemiyor, Türkiye'de daha yasakçı, kâbus dolu, korku dolu bir ortam yaratmak için çalışıyor.

Bugün medyada, başta Halkların Demokratik Partisi olmak üzere, muhalefet eden, sivil toplum örgütleri dahil birçok kuruma yönelik bir abluka var, sansür var, yasak var, engel var. Doğru olanı kamuoyuyla, toplumla paylaşmak için tek bir çıkar yol var, o da sosyal medya aracılığıyla yaptığımız çalışmalar, duyurular, konuşmalarımızın ortaya serilmesi fakat buna engel olunuyor, bu yasaklanıyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurunuz.

NECDET İPEKYÜZ (Devamla) - Adaletin olmadığı yerlerde sosyal medya bir nevi adalet bulmak için aracı durumuna dönüşmüş, eşitliğin olmadığı yerlerde sosyal medya bir nevi eşitliğin vurgulanması için bir çözüm alanına dönüşmüş, her türlü hilenin yapıldığı bir ortamda sosyal medya bir çareye dönüşmüş. Seçimlerde bile, birçok yerde sandıklara müdahale ve bunları paylaşmada sosyal medya kilit rol oynamakta.

Siz korkuyorsunuz. İktidar, gerçekleri saptırmak için, sansür uygulamak için tekrar bu işe kalkışıyor. Bu doğru değildir, itiraz ediyoruz ve gelen kuşaklarla beraber, muhalefetle beraber bugünlerin de biteceğini düşünüyoruz.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)