| Konu: | İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 4 |
| Tarih: | 13.10.2020 |
HDP GRUBU ADINA NECDET İPEKYÜZ (Batman) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Emeklilik ve emek... Emek vererek bizi bugüne getiren ve bugünden yarına hazırlayan, Türkiye için bu koşullarda cefakâr bir şekilde çaba harcayan bütün emeklileri Halkların Demokratik Partisi olarak saygıyla selamlıyoruz. Onların ihtiyaçları bizim ihtiyaçlarımızdır, onların mücadelesi bizim mücadelemizdir.
Ne tesadüf ki verilen önergeyle beraber, Ankara'da, Ankara Valiliği, bugün, DİSK'e bağlı Emekliler Sendikasının kapatılması için dava açmış ve duruşma bugün Ankara'da görülüyordu, sanırım ertelendi.
Bir taraftan insanların sorunları var, diğer taraftan insanlar örgütlenmek istiyor, sorunlarını gündeme getirmek istiyor ve her zaman olduğu gibi "Konuşmayın, kapatalım." deniyor. Siz ne yaparsanız yapın, nasıl ki Z kuşağı "Oy moy yok." diyorsa, emekliler de bizim "..." (x) baş tacımızdır, onlar da "Oy moy yok." diyorlar. Neden? Çünkü 13 milyona yakın emekli var ve hâlâ sayılarını bilemediğimiz, her zaman saklanan, kendilerine ait rakamları saklanan emeklilikte yaşa takılanlar, 5 milyon civarında da öyle bir sayı var, yaklaşık 18 milyon, 19 milyona yakın insan ne yapacaklarını şaşırmışlar. Her seçim döneminde, emeklilikte yaşa takılanlarla ilgili, intibakla ilgili, 3600 ek göstergeyle ilgili sözler veriliyor, buraya geldikten sonra unutuluyor.
Peki, emekliler ne yapıyor? Resmen perişan vaziyetteler. Kimi ikinci iş peşinde koşuşturuyor, kimi insanca yaşamak için bir çaba harcamaya çalışıyor. Niçin insanca? Bütün dünyada insanların örgütlenmesine ve aldıkları ücretlere bakılıp aslında sosyal devlet olup olmadıklarına da bakılıyor. Türkiye, bütün Avrupa ülkeleri arasında yapılan bir araştırmada, emeklilikte sondan 3'üncü sırada. Peki, nedir problemler? Aynı eğitim, aynı prim ücretini veriyorsunuz, aynı sürede çalışmışsınız ve bütün bu prim ücretlerini ödediği hâlde 3 farklı şekilde maaş alıyor Türkiye'de emekliler; 2000 öncesi, 2000-2008 arası ve 2008'den sonra. Çok farklı ücretlere tabi tutulmaktalar ve yüzde 60'ı bin liranın altında maaş alıyorlardı. Bin liranın altında maaş alanlarla ilgili pandemide yeni bir düzenlemeyle "1.500 lira yapıyoruz." dediler, bu 500 lira hazineden verildi. Şimdi yapılacak bütün artışlarla -ki TÜFE artışlarının TÜİK istediği kadar üzerinde oynasın- zaten 1.500'ü geçmediği için yüzde 60'ı perişan vaziyette ve neredeyse geçinemeyecek düzeydeler. Asgari ücretin de bu ülkede nasıl belirlendiğini biz biliyoruz.
Bir diğer konu: Hazine, resmen, SGK'ye olan borcunu nasıl ödeyeceğini bilmiyor ve emeklilerin belki de şu andaki, bu zor koşullardaki maaşları bile sıkıntıda.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
NECDET İPEKYÜZ (Devamla) - Sayın Başkan...
BAŞKAN - Toparlayalım.
NECDET İPEKYÜZ (Devamla) - Peki, ne istiyor bu emekliler? İntibak istiyorlar. En düşük maaşlarının -bu, hepimizin eleştirdiği, olmaz dediği- asgari ücretin üzerinde olması gerektiğini söylüyorlar ki bizim HDP olarak, Halkların Demokratik Partisi olarak düşüncemiz, bugün Türkiye'deki asgari ücret zaten komedi. Açlık sınırının rakamları belli, neredeyse 8 bin lira olmuş.
Bir diğeri sağlıkla ilgili. "Evde kal." diyorsunuz, ötekileştiriyorsunuz ama pandemiyle ilgili test yapmaya gittiğinde 500 lira para istiyor özel hastaneler. Gelin, emeklilerle ilgili katkıyı kaldıralım. "Sağlıkta reform" diyordunuz, özelleştirdiniz, insanlar özel hastaneye gitmeye çekiniyorlar.
Bayram için bin lira verdiniz. 6 bayram geçti, ilk verdiğiniz bayram 3 çeyrek altın alıyorlardı, şimdi 1 çeyrek altın alıp üzerine şeker alamıyorlar. Gelin, artıralım. Bir de Bakan diyor ki: " Dolarla mı belirleyeceğiz?" Altınla belirleyelim, dolarla belirleyelim. Bu vatandaş alışveriş yaparken böyle ödüyor. Bunlar bizim onurumuzdur, onlarla beraberiz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın İpekyüz, selamlayalım lütfen.
NECDET İPEKYÜZ (Devamla) - Tamamlıyorum efendim.
BAŞKAN - Buyurun.
NECDET İPEKYÜZ (Devamla) - Onlarla beraber olmamız lazım, onların sorunlarına sahip çıkmamız lazım.
Ulaşım sorunları var. Bir de pandemide "65 yaş üstü" deyip gerçekten onları ötekileştirdik ve biz onlara sahip çıkmazsak yarın kendi geleceğimizi de karartırız, kendi geleceğimizle ilgili de sıkıntıya düşeriz. Koruyalım ama onurlu bir şekilde koruyalım. Koruyalım "Evde kal." diyelim ama ona doğal gaz, elektrik, su, haberleşme ve iletişimde de katkı sunalım. Bunu yaptığımız zaman, onurlu yaşam hepimiz için vardır ve biz HDP olarak, Halkların Demokratik Partisi olarak pandemi ilk başladığında da bütçe görüşmelerinde dedik ki: "Bir an önce emeklilerle ilgili, gençlerle ilgili, kadınlarla ilgili, işsizlerle ilgili bu düzenlemeyi yapalım." Gelin, bunu çözelim.
Hepinize saygılar sunuyorum. (HDP sıralarından alkışlar)