| Konu: | HDP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 13 |
| Tarih: | 05.11.2020 |
HDP GRUBU ADINA HİŞYAR ÖZSOY (Diyarbakır) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; özellikle 2013,2014,2015 yıllarında, özellikle Türkiye-Suriye sınırı boyunca Türkiye ile IŞİD arasındaki ilişkilerin araştırılmasına yönelik bir komisyon kurulmasına dair teklifimiz söz konusu. Konunun detaylarına birazdan gireceğim ama ondan önce baştan hemen şunu söyleyeyim: Kıymetli arkadaşlar, biz ne zaman bu meseleyi konuşursak iktidar sıralarından bize sürekli "Ya, savaşı biz mi başlattık?" diyorlar. Doğrudur, Suriye savaşını Türkiye başlatmadı, gerçekten başlatmadı. Savaş başladı fakat Suriye savaşının bu hâle gelmesinde Hükûmetin politikalarının önemli bir katkısı oldu yani siyasi, toplumsal çatışmaların militarize edilmesi, askerî müdahalelerin yapılması, milisleşmenin orada teşvik edilmesi ve Suriye'de faal olan, neredeyse bizim "çete terör yapısı" dediğimiz bütün gruplarla bir şekilde ilişkilendi Türkiye.
Şimdi, şöyle ilginç bir durum var, birazdan detaylarını sizinle paylaşacağım.
Şimdi, kıymetli arkadaşlar, hatırlayacaksınız, bunlar basınla da aleni bir şekilde paylaşıldı, hepiniz biliyorsunuz, dönem dönem biz bunları konuşmuştuk. Türkiye'nin IŞİD'le bir sınır ticareti vardı. Bu, Bakanlığın resmî kayıtlarında var, TÜİK'in resmî kayıtlarında var. Sınır kapıları DAİŞ'in elindeyken Türkiye'yle sınır ticareti var ama ne zaman ki o sınır kapıları Suriye Demokratik Güçleri'nin eline geçiyor, bıçak gibi kesiliyor; bunu biliyoruz.
İkincisi, IŞİD ile Türkiye arasında ciddi bir kaçak petrol ticaretinin olduğuna dair birçok belgeyi uluslararası basına sızdırdılar.
MUHAMMED FATİH TOPRAK (Adıyaman) - Yalan söylüyorsunuz, baştan sona yalan konuşuyorsunuz.
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) - Sen yalan söylüyorsun.
HİŞYAR ÖZSOY (Devamla) - Önemli değil ya, terbiye bu kadar Vekilim. Boş verin siz, boş verin.
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) - Hakikaten, seviyesine inemeyeceğim.
HİŞYAR ÖZSOY (Devamla) - Kıymetli arkadaşlar, bu ikinci bir tartışmaydı.
Başka bir tartışma, ölen DAİŞ militanlarının üzerinden çıkan pasaportlarda Türkiye'den giriş yaptıklarına dair damga var. İsterseniz belgelerini gösterebilirim, bunlar belgeli, fotolu vesair. Biz, bakın, zaten bunlar iddiaysa araştırılması için komisyon kurulmasını istiyoruz, çok bir şey istemiyoruz ki bütün bunları, bu iddiaları teyit edelim; belki de yanlış. Yanlışsa da çıkarız, özür dileriz "Bunlar yanlıştır." deriz, çok mesele değil.
Kıymetli arkadaşlar, şimdi, uzun bir dönem yani bu, şu anlama gelmiyor... Aslında Türkiye, DAİŞ'i hem Esad'a karşı hem de orada bir Kürt oluşumun -kendi ifadeleri- olmaması için etkili bir araç olarak kullanma yoluna gitti. Ne oldu sonra? DAİŞ bir müddet sonra tükendi, Kürtler orada direndiler, uluslararası koalisyon müdahil oldu fakat şimdi Türkiye'nin daha da tuhaf bir ilişkisi söz konusu. Şu an kiminle? Heyet Tahrir el-Şam'la.
Kıymetli arkadaşlarım, lütfen bu kısmı biraz dikkatli dinleyin, size bir harita göstereceğim... (AK PARTİ sıralarından gürültüler) Bir harita göstereceğim size ya, heyecanlanmayın, bir sakin olun, bir müsaade edin.
KEMAL ÇELİK (Antalya) - Burası neresi?
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) - Ya, bir dinleyin ya!
HİŞYAR ÖZSOY (Devamla) - Bak, ne oluyor? Haa, bağır... Ne?
"..."(x) diyorlar buna değil mi yani "..."(x) (HDP sıralarından alkışlar)
Şimdi, kıymetli arkadaşlar, bakın, burada bir harita var; bu haritada ne var, size göstereyim. Bakın, herkes baksın, şu haritada şu yeşil olan bölge "Özgür Suriye Ordusu" dediğiniz yapı; bakın, şu kırmızı olan bölge Esad'ın güçleri; şu mavi gördüğünüz noktalar var ya, burası İdlib. İdlib'de kim var? Heyet Tahrir el-Şam var, Kurtuluş Hükûmeti değil mi? Türkiye resmî olarak Heyet Tahrir el-Şam'ı terör örgütü olarak ilan etmiştir, resmî olarak ilan etmiş; tamam mı? Fakat Türkiye ve desteklediği güçler, bakın, şu mavi bölgeler var ya; bakın, bütün İdlib'i koruma kalkanına almışlar, görüyorsunuz burada. Tamam mı? Heyet Tahrir el-Şam şu an Türkiye'nin korumasında arkadaşlar. Sadece korumasında değil, başka bir şey de var; Amerika oraya Sezar yasaları çerçevesinde ambargo koyduğu zaman Heyet Tahrir el-Şam Türk lirasını kullanmaya başladı maaş ödemelerinde vesaire.
ABDULLAH GÜLER (İstanbul) - PKK'yı kim koruyor?
HİŞYAR ÖZSOY (Devamla) - Biz şunu söylüyoruz kıymetli arkadaşlar, şunu diyoruz: Bakın, Türkiye, Suriye savaşına girdiği için Orta Doğu'daki diplomatik, ekonomik, ideolojik, kültürel, demografik, toplumsal gücünü; bütün gücünü tüketti.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi.
HİŞYAR ÖZSOY (Devamla) - Teşekkür ederim Başkanım.
Şu an elinde askerî gücü ve desteklediği birtakım milis yapılar, paramiliter güçler filan var; bunun üzerinden sahada kalmaya çalışıyor.
MUHAMMED FATİH TOPRAK (Adıyaman) - Yok öyle bir şey ya, kahraman Türk ordusu her türlü yeter; bütün terör örgütlerine gücü yeter, siz merak etmeyin.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) - Amigoluk size mi kaldı? Ne oluyor ya!
HİŞYAR ÖZSOY (Devamla) - Arkadaşlar, gerçekten maşallah... Yani diyecek kelime bulamıyorum, gerçekten diyecek kelime bulamıyorum. Siz bu kafayla devam edin kıymetli arkadaşlar!
Biz şunu söylüyoruz: O kadar, boğazınıza kadar batmışsınız ki bu çete, bu yapılara...
MUHAMMED FATİH TOPRAK (Adıyaman) - Siz kendinize bakın.
HİŞYAR ÖZSOY (Devamla) - Sırf iki şey, bir: Esad'a karşı çok agresif, hırslı politikalar. İki: Kürt, anasını görmesin. Kürt'ü DAİŞ'e ve Heyet Tahrir el-Şam'a tercih eden mantığınızı kınıyorum.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)