| Konu: | İşsizlik Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 13 |
| Tarih: | 05.11.2020 |
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri arkadaşlarım; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli arkadaşlar, şu anda görüşmekte olduğumuz torba yasa teklifi aslında -Covid bahane ediliyor ama- fırsat olarak kullanılıyor, Covid fırsatçılığı yapılıyor, pandemi fırsatçılığı yapılıyor.
Hükûmetin öteden beri yapmak istediği bu neoliberal düzenlemeleri tamamlamaya çalışıyorlar, yani esnek çalışma, kıdem tazminatının kırpılması falan... İşçilerin onlarca yılda, büyük fedakârlıklarla, bedel ödeyerek elde etmiş oldukları hakları elinden almak istiyorlar. Burada yapılan bir fırsatçılıktır.
Bu madde de değerli arkadaşlarım, bir şark kurnazlığı. Aslında, Türkiye'de ciddi bir şekilde işsizlik var, işsizlik artıyor ama bunu sanal olarak azalıyor göstermeye yönelen bir düzenleme. Sadece bununla kalsa iyi; öyle değil değerli arkadaşlarım, kayıtsız çalıştırmayı teşvik eden bir düzenleme bu değerli arkadaşlarım. Daha evvel, işte, kayıtsız işçi çalıştıran işveren işçiyi geri alırsa 44 lira günlük ödeme yapılacaktır bu işçi için ama aynı işveren -şu komikliğe bakın- bu işçiyi işten çıkarırsa, ücretsiz izin verirse 39 lira verilecektir.
Değerli arkadaşlar, bu memleketin en temel problemlerinden bir tanesi de kayıtsız çalıştırmadır; bunu teşvik ediyorlar, bu olacak iş değil. Bakın, bu cambazlıkları sadece burada değil, mesela finansta da yapıyorsunuz bunun gibi cambazlık. Ortada para yok, İşsizlik Fonu'nun parasına karşılık çıkarılan kâğıtları, işte, Merkez Bankası kabul ediyor, kamu bankalarından bu kâğıtları alıyor, o kâğıttan o kâğıda gidiyor; ortada olmayan para, sanki varmış gibi gösterilerek kredi olarak dağıtılıyor piyasada. Aslında para basılıyor değerli arkadaşlarım, basılmıyormuş gibi yapılıyor; bu, cambazlık. Bu maddeler var ya bu maddeler değerli arkadaşlarım, bu maddeler... Son zamanlarda çok tartışılan bir kavram var. Askıda ekmek var ya... Askıda işçi, askıda işçi, değerli arkadaşlarım. (CHP sıralarından alkışlar) Bu, o. Yani, gerçekten size kim akıl veriyor, bu kurnazlıkları kim öğretiyor, nasıl oluyor, ben şaşıp kalıyorum.
Değerli arkadaşlarım, bakın, iddiaları olan, davası olan filan bir siyasi ekipsiniz ama geldiğiniz günden beri; işte, önceki mağduriyetleri sürekli olarak istismar ederek geldiğiniz günden beri, neoliberal düzenin çarklarını çevirmeye çalışıyorsunuz, değirmenine su taşıyorsunuz değerli arkadaşlarım.
Şimdi, burada işsizlik azaldı diyorsunuz ve aslında öyle bir şey yok. Bunu nasıl söylüyorsunuz? Yalan söyler mi koca siyasi ekip, Hükûmet, Cumhurbaşkanı? Söylemez normal hayatta. Hiçbiriniz normal hayatta yalan söylemezsiniz, son derece düzgün, dini bütün arkadaşlarsınız ama siyaset söz konusu olunca arkadaşlar, yalan söylemek mübah; istatistikle yalan söylüyorsunuz, bu şekilde yalanlar söylüyorsunuz; bunlar serbest. Nasıl bir anlayış bu değerli arkadaşlarım? Ya, bunu anlamak mümkün değil. Bu gelenek yanlış bir gelenek değerli arkadaşlarım. Siyaseten yanlış söylenebileceği, her şeyin mübah olduğu, efendim, harpte hilenin normal olduğu, mübah olduğu; bunlar yalan, bunlar İslam'dan değil, Müslümanlıktan değil. Kaldı ki düşman falan yok, harp yok ortada değerli arkadaşlarım. Kendi işçilerinizle mi harp ediyorsunuz? Evine ekmek götüren insanlarla mı harp ediyorsunuz? Nasıl bir siyasi ekipsiniz, ne yapıyorsunuz arkadaşlar? Bunları anlamak mümkün değil doğrusu.
Bakın, 39 lira para vereceksiniz, ne olacak yani aylık ne olacak? 1.177 lira. Değerli arkadaşlarım, dürüstçe verin bu parayı, bir taraftan İşsizlik Sigortası Fonu'nun içini boşaltarak yapmayın; dürüstçe bütçeden -verdiniz birkaç kere bin lira, bin lira- verin insanlara, böyle verin. Siz Covid'le, krizle, pandemiyle böyle mücadele edin. Bu mücadelenin aslında patronlara para dağıtmaktan daha fazla ekonominin gelişmesine katkı sağladığı yapılan araştırmalarla da ortaya çıkmıştır. Bu konu araştırılmış, daha önceki krizlerde de araştırılmış değerli arkadaşlarım. 2 tür yardım var: Bunları fırsat bilerek sürekli şekilde patronlara aktarma; sizin gibi yapanlar var; bir de aşağıda işçiye, memura, işsize veriliyor, doğrudan veriliyor. Onlar ne yapıyorlar bu parayı değerli arkadaşlarım? Bu parayı götürüp harcıyorlar; bu parayı harcadıkları bilinen bir yöntem. Bu parayı harcadıkları için de ekonominin çarkları dönüyor, istihdam da artıyor, her şey oluyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi.
MEHMET BEKAROĞLU (Devamla) - Ama siz ne yapıyorsunuz? Siz, birtakım hayalî paralar oluşturarak, İşsizlik Fonu'ndan tırtıklayarak, başka yerlerden alarak, sürekli olarak kredi veriyorsunuz kamu bankaları yoluyla. Ne oluyor bu para? Size güvenmediklerinden dolayı hiç yatırıma falan gitmiyor, bir tane istihdam falan artmıyor; işsizliğin azalması da iş bulma umudunu kaybeden insanlar piyasadan çekildiklerinden dolayı sanki işsizlik azalmış gibi ya da yerinde duruyormuş gibi görünüyor. Hep "mış" gibi "muş" gibi değerli arkadaşlarım. Böyle bir şey yok. Yanlış işler yapıyorsunuz ve yanlış işlerin peşindesiniz. Bunun sonucunda herkes zarar edecek siz de zarar edeceksiniz. Bu iktidar gelip geçicidir; Süleymanlara kalmadı bu ülke, bu dünya. Kaç tane Süleyman geçti bu salonlardan değerli arkadaşlarım.
Saygılarımla. (CHP sıralarından alkışlar)