GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:18
Tarih:19.11.2020

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 238 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin 11'inci maddesi hakkında söz aldım Genel Kurulu saygıyla selamlarım.

Söz konusu teklifle 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun 3'üncü maddesinde değişiklik öngörülüyor. Yabancı gelmedi değil mi? 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun 3'üncü maddesinde değişiklik; bu yüce Meclis çatısı altında Genel Kurul Salonu'nda sıklıkla duyduğumuz, duymaya alıştığımız, âdeta kanıksadığımız torba kanunların olmazsa olmazı 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu ve bu kanunun 3'üncü maddesi. Bu madde yani Kamu İhale Kanunu'nun 3'üncü maddesi istisnaları belirlemekte.

Değerli milletvekilleri, Kamu İhale Kanunu, Devlet İhale Kanunu'nun yetersiz kalması nedeniyle 2002 yılında kaleme alınmış ancak uygulamasına 2003 yılında başlanmış. Ancak bu kanun ile o gün için çiçeği burnunda Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarının yıldızı hiçbir zaman barışmamış. İktidar kanunu değiştirdikçe değiştirmiş, değiştirdikçe değiştirmiş; iktidar kanunu değiştirmelere doyamamış. Kanun 41 madde olarak çıkmış, şimdi ise 69 maddeye ulaşmış. Ayrıca 20 geçici, 11 ek madde ilave edilmiş. Kanun maddelerinde 200'e yakın değişiklik yapılmış. Bilhassa, istisnaları kapsayan 3'üncü maddeyi bir türlü yeterli bulmamış Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarı. Yeterli bulmamış olmalı ki eklemiş de eklemiş, eklemiş de eklemiş. 2003 yılında 5 fıkradan oluşmaktaydı ve bu istisnalar sadece ulusal güvenlikle ilgiliydi; o kadar çok fıkra eklendi ki alfabemizde ne yazık ki harf kalmadı, şu anda ikinci tura başladık (aa), (bb) diye gitmekteyiz. Esasında yamalı bohçaya dönmüş olan bu kanunu acilen yenilememiz gerekir ancak kanunu bu hâle getiren iktidarın "ihale" deyince parlayan gözlerini görünce insan ister istemez bu düşünceyi aklından çıkarıyor. Umarım güçlendirilmiş parlamenter demokraside, parlamenter sistemde bu Meclis çatısı altında ve Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında kamu kaynaklarını çarçur etmeyen, ihalede rekabeti ön plana koyan, tüyü bitmemiş yetimin hakkını gözeten bir ihale kanununu birlikte yaparız.

Değerli milletvekilleri, bu kanun maddesi yasalaşırsa Kamu İhale Kanunu'nun 3'üncü maddesinin (m) fıkrasında değişiklik yapmış olacağız. Bu (m) fıkrasını 2008 yılında kanuna eklemişiz ve BOTAŞ'a spot sıvılaştırılmış doğal gaz alımlarında istisna getirmişiz. Şimdi ise BOTAŞ'ın yapacağı tüm doğal gaz alımlarını Kamu İhale Kanunu'ndan muaf tutmak istiyoruz, üstelik hiçbir limit ve eşik değer koymadan.

Değerli milletvekilleri, bahsettiğimiz, Kamu İhale Kanunu hükümlerinden bağımsız kılmaya çalıştığımız BOTAŞ, ülkemizin en önemli kuruluşlarından bir tanesi. Yıllık cirosu 35 milyar liranın üzerinde. Şimdi, böylesine devasa bir kurumu ihale kanunundan muaf tutmak istiyoruz. Yani, BOTAŞ diyelim ki: 1 milyar dolarlık doğal gaz alımı yapacak. Yapabilir mi? Yapabilir çünkü herhangi bir eşik değer yok. Ancak, hiçbir kanuni denetime tabi olmayacak. İhale konusunda yaşadığımız bunca kötü tecrübe varken şimdi biz buna nasıl "Evet." diyelim. İktidar; rafineri, petrol boru hattı, yol, köprü ve baraj projelerinin yanı sıra fakir ailelere yapılacak kömür yardımlarından, ithal doğal gaz alımına; kamu kurumlarının acil olmayan alımlarından, TOKİ kentsel dönüşüm projelerine; FATİH Eğitim Projesi'ne kadar pek çok projeyi istisna kapsamına soktu ve saymış olduğum tüm bu hizmet alımı ve projeler yolsuzluk iddialarıyla anılmakta.

Değerli milletvekilleri, o kadar istisna getirdik ki artık bu kanunu hükümsüz hâle getirdik. Ve bu kadar istisna, değişiklik, kamu ihalelerinde rekabeti ortadan kaldıran uygulamalar, istisna olması gereken 21/b'nin artık genel bir uygulama hâline gelmesi, büyük kamu ihalelerinin hep aynı tanıdık, bildik isimlerin üzerinde kalması kamuoyundaki yolsuzluk algısını her geçen gün artırmakta. Bugün, dünyada kamudan en fazla ihale alan 10 firma arasında 5 tane Türk firmasını görmekteyiz, hepsi de tanıdık, bildik simalar. Bu tablo sizce normal mi? Yani böylesi bir tablo bir tek bize mi anormal geliyor?

Uluslararası Şeffaflık Örgütü, her yıl Yolsuzluk Algı Endeksi'ni yayınlıyor. Türkiye 180 ülke arasında ne yazık ki 91'inci sırada yer almakta.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurunuz efendim.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Devamla) - Bir yılda Yolsuzluk Algı Endeksi'nde on üç basamak birden geriye düşmüşüz. OECD ülkesi 36 ülke arasında sondan 1'inciyiz; 35'inci sıradayız. Yani hâl böyleyken, vaziyet böyleyken bu maddenin kanun metninden çıkarılması ülkenin menfaatinedir.

Genel Kurulu saygıyla selamlarım. (CHP sıralarından alkışlar)