| Konu: | Türkiye Çevre Ajansının Kurulması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 23 |
| Tarih: | 03.12.2020 |
MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Batman) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye Çevre Ajansının Kurulması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin 8'inci maddesi üzerine görüşlerimi sizlerle paylaşmaya çalışacağım, hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Daha önce de söyledim, bu "ajans" kavramını seviyorsunuz. Açtığınız pek çok kuruma "ajans" adı veriyorsunuz, Ulusal Ajans, Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı, Kalkınma Ajansları, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı, İlahiyat Akreditasyon Ajansına kadar. Şimdi bir çevre kuruluşu kuruyorsunuz ve adına Çevre Ajansı diyorsunuz, sanki bir kamu kurumu değil de reklam şirketi kuruyorsunuz.
Şimdi bu yasayla ilgili söylemek istediğim ikinci şey şu: Gerçekten yasa teklifleriniz baştan aşağı sorunlu. Birincisi, şu torba yasa meselesi. Torba yasa meselesi olduğu için hiçbir yasanın hiçbir maddesini yeterince tartışamıyoruz. Çok hızlı bir şekilde Genel Kurula geliyor ve çok hızlı bir şekilde tartışılmadan geçiyor. Hatta bu yasalarla ilgili bir konuyu gündeme getirmek istesek çoğu zaman "ve" yerine "veya" "ama" yerine "ancak" gibi bir önerge verip o maddeyle ilgili görüşlerimizi paylaşmaya çalışıyoruz ama bunun yanında gerçekten kaliteli yasa yapmaktan her geçen gün uzaklaşıyorsunuz.
Şimdi, bir kanun teklifi görüşüyoruz, Çevre Ajansı kurulacak. Aslında kamu tüzel kişisi ama her nedense özel hukuk hükümlerine tabi olacak. Bu önemli değil, asıl mevzu bu değil; bir Çevre Ajansı Kanunu olacak, Türk Ceza Kanunu gibi, Türk Medeni Kanunu gibi, Borçlar Kanunu gibi, Devlet Memurları Kanunu gibi Çevre Ajansı kurulması hakkında bir kanun olacak. Doğal olarak bunun içerisinde Çevre Ajansına ilişkin hükümler olacak. Bu kanunda bu hükümler var mı? Var. Amaç var, kapsam var, tanımlar var, kuruluş var, Ajansın faaliyetleri, Ajansın organları, personeli, mali hakları falan hepsi var. Toplam kaç madde Ajansla ilgili? 12 madde. Peki, bu kanun kaç madde? 35 tane madde. Çünkü bu kanunda bir temel kanunda olması gerekmeyen 2 kat madde var. 35 tane maddeden sadece 12 tanesi bu Çevre Ajansına ilişkin, onun dışında diğerleri başka başka kanunlarda değişiklik yapılmasına ilişkin. Örneğin, Türk Ceza Kanunu 343 maddeden oluşuyor, 343'üncü maddeye geliyorsunuz, arkasından 686 tane madde daha olduğunu düşünün ve bu maddeler şöyle: Devlet Memurları Kanunu'nun şu maddesi şu şekilde değiştirilmiştir, sonsuza kadar Ceza Kanunu'nda kalacak; Türk Medeni Kanunu'nun şu maddesi değiştirilmiştir, sonsuza kadar Ceza Kanunu'nda kalacak; Karayolları Trafik Kanunu'nun şu maddesi değiştirilmiştir, yine sonsuza kadar Ceza Kanunu'nun içinde kalacak; Kamu İhale Kanunu'nun şu maddesi değiştirilmiştir, yine sonsuza kadar Ceza Kanunu'nun içinde kalacak; Rekabet Kanunu, Vergi Kanunu "Şöyle değiştirilmiştir." diye yine sonsuza kadar Ceza Kanunu'nun içinde kalacak. İşte bu kanun tam olarak öyle bir kanun. Kanun, Çevre Ajansı Kurulması Hakkında Kanun ama içinde her şey var. "Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Düzenlemeler" diye dördüncü bölüm başlıyor ve aslında başka kanunlarda olması gereken ve aslında başka kanunların hükmünü değiştiren maddelerin hepsi bu kanun yürürlükte olduğu sürece burada yer alacak. 11'inci madde hep böyle kalacak, belediye gelirleriyle ilgili; 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20 ve 21'inci maddeler 2872 sayılı Kanun'la ilgili, diğerleri 2918 sayılı Kanun'la ilgili, 4734 sayılı Kanun'la ilgili, 5216 sayılı Kanun'la ilgili, 5302 sayılı Kanun'la ilgili ve 5393 sayılı Kanun'la ilgili. Oralarda değişiklik yapacak fakat burada bir kanun maddesi olarak kalmaya devam edecek. Bu, yanlış bir yöntem. Bunu bir düşünün, emin olun yarın bunu yanlış yaptığınızı kabul etmek zorunda kalacaksınız.
8'inci madde Ajansın gelirlerini düzenliyor. Neymiş gelirler? Bütçeden aktarılan tutarlar, her türlü bağış ve yardımlar, Ajansın faaliyetlerinden elde edilen gelirler, vesair gelirler. Kimden bağış alınacak, nasıl alınacak, her bağış kabul edilecek mi; bunlara ilişkin hiçbir hüküm yok, hiçbir ölçüt yok. Peki, en çok doğaya zarar veren şirket, en çok bağışı yaparsa ne yapacaksınız, hangisini kabul edeceksiniz, cezalandıracak mısınız, bu bağışı ret mi edeceksiniz; bunlara dair hiçbir hüküm yok. Amaçlarından bir tanesi yeşil alanların korunması, iyileştirilmesine katkı sunmakmış. Göreceğiz, yerel yönetimlere hiçbir destek vermiyorsunuz, yerel yönetimlerin yetkisini kısıtlıyorsunuz ama yerel yönetimlere tek bir kuruş vermeden, kaynak aktarmadan diyorsunuz ki: "Skuterler için yol yapacaksın, bisiklet için şöyle şöyle yollar yapacaksınız." Sadece görev, yetki ama hiçbir kaynak yok diyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)