| Konu: | 2021 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2019 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 3'üncü Tur Görüşmeleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 27 |
| Tarih: | 10.12.2020 |
MHP GRUBU ADINA TAMER OSMANAĞAOĞLU (İzmir) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Selam olsun koca yüreği tek bir yürek gibi birlikte çarpan büyük Türk milletine; selam olsun Atatürk önderliğinde Kurtuluş Savaşı'nı yürüten, cumhuriyeti kuran ve üyesi olmaktan şeref duyduğum bu yüce Meclise; selam olsun Karabağ toprağını mübarek kanlarıyla sulayan 2.783 şehidimize. Karabağ toprağı onların kanlarıyla yeniden vatan olmuş; bayrak, üzerinde onların kanıyla göndere çekilmiş ve dalgalanmaya başlamıştır. Sinemizde otuz yıldır kapanmayan Karabağ yarasını onlar kapatmıştır. Her birinin mertebesi şehadet, mekânları cennettir. "Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır; toprak, eğer uğrunda ölen varsa vatandır."
Bir asır önce Azerbaycan toprağını vatan yapmak için şehit düşen, Bakü Şehitliği'nde yatan Azerbaycanlı kardeşlerimizin öz evlatları olarak hatıralarını ve makberlerini muhafaza ettikleri şehitlerimizin ruhlarını şad edenlere selam olsun. Dün Türkiye'den giden şanlı Türk askerinin heybetli yürüyüşlerini az ötede, o şehitlikte yatan şehitlerimiz gururla seyrettiler, ruhları huzur buldu. Onların aziz hatıralarına bu gururu yaşatanlara selam olsun. Selam olsun Dağlık Karabağ'ın harı bülbülüne. Selam olsun Azerbaycan'ın al, beyaz lalelerine. Karabağ'da, öz vatanlarında büyüyecek balalarına, yaşlısına, gencine selam olsun. Kerbecer'de Laçın'a, Şuşa'ya, Füzuli'ye selam olsun. Azerbaycanlı kardeşlerimizin yazdığı şanlı destana, yiğit askerlerine selam olsun. Türk'e tuzak kuranlardan hesap soranlara selam olsun. Bu duygu ve düşüncelerle Azerbaycanlı kardeşlerimizin zafer gününü selamlayarak sözlerime başlamak istiyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Nükleer Düzenleme Kurumu ve Türkiye Enerji, Nükleer ve Maden Araştırma Kurumu, Maden Tetkik Arama Genel Müdürlüğü, Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğünün bütçeleri hakkında konuşmak üzere Milliyetçi Hareket Partisi Grubum adına söz almış bulunuyorum.
Son yıllarda Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığımızın yol haritası olarak belirlediği millî enerji ve maden politikasının tavizsiz bir şekilde uygulanıyor olması milletimiz için oldukça büyük kazanımları da beraberinde getirmektedir. Hâlihazırda hava jeofizik görüntüleme çalışması kapsamında, 2020 yılında 370 bin kilometrekare detaylı veri uçuşu gerçekleştirilmiş, vatan topraklarının âdeta maden röntgeni çekilmiştir. Diğer yandan, ilk defa yurt dışında maden sahalarımız olmuş, bu kapsamda Afrika ve Asya'da toplam 3.497 kilometrekare alana sahip 8 maden sahası ülkemize kazandırılmıştır.
Ülkemiz için en önemli madenlerden biri olan bor madeniyle ilgili gelişmeler ise gerçekten sevindiricidir. Eti Madenin atmış olduğu adımlar göz doldurmaktadır. Dünya bor pazarının yüzde 56'sına hâkim olan Eti Maden, ürettiği ürünlerle bor madeninin birçok alanda alternatif maden olması noktasında adımlar atmaya devam etmektedir. Ayrıca, ileri teknoloji bor ürünlerine geçiş sürecini ve bunun sonucunda katma değeri yüksek, stratejik önemi haiz ürünler pazara kazandırılması için yapılan çalışmaları da yakinen takip etmekteyiz. Bu bağlamda millî savunmamız açısından önemli bir yere sahip olan Bor Karbür Üretim Tesisinin yakın zamanda devreye girecek olması ve yerli üretim lityumun yerli otomobil TOGG'da kullanılarak stratejik öneme sahip bir ürünün daha yerli imkânlarla karşılanacak olması sevindiricidir.
Dünya ticaretinde büyük karşılık gören 90 çeşit madenin 80'inin ülkemizde mevcut olduğu bilinmektedir. Bu 80 maden çeşidinin 60'ının ülkemizde üretiminin yapılıyor olması ve bu sayının önümüzdeki dönemde artmasının beklenmesi önemli bir husustur. Bazı değerli madenlerin ham olarak ihraç edilmesinin ötesinde işlenerek katma değeri yüksek ileri teknoloji ürünler olarak piyasaya arz edilmesini mümkün hâle getiren AR-GE çalışmalarını da sonuna kadar destekliyoruz.
Değerli milletvekilleri, alternatif kaynak olarak büyük bir öneme sahip olan nükleer enerjiye teknolojik gelişmeler de göz önünde bulundurularak ülkemizin sahip olması kaçınılmaz bir ihtiyaçtır. Enerji arz güvenliğini artıracak, enerjide dışa bağımlılığı azaltacak, ekonomimizi etkileyen en büyük faktörlerden biri olan enerji ihtiyacımızı karşılayacak nükleer santrallere sahip olma noktasındaki kararlılığı takdir ediyoruz. İnşaatı devam eden Akkuyu Nükleer Enerji Santrali'nin birinci ünitesinin 2023 yılında tamamlanarak devreye girecek olması cumhuriyetimizin 100'üncü yılını taçlandıracak, enerjide bağımsızlık adına atılmış büyük bir adım olacaktır.
Çok önemli gördüğümüz diğer bir husus ise lisans ve yüksek lisans öğrencisi evlatlarımızın nükleer enerji konusunda gelişmiş ülkelere gönderilerek eğitim almasının sağlanması, aldıkları eğitimin ardından ülkemizdeki çalışmalarda yer almasının temin edilmesidir.
Karadeniz'de tarihimizin en büyük doğal gaz rezervinin tamamen millî imkânlarla gerçekleştirilmiş olması ve 2023 yılında doğal gazın vatandaşlarımızın kullanımına sunulacak olması büyük heyecan yaratmıştır.
Yerli ve yenilenebilir enerjide elde edilen başarının sonuçları da sevindiricidir. 2020 yılı itibarıyla yerli ve yenilenebilir kaynaklara dayalı üretim tesislerinin kurulu gücünün toplama oranı ise yüzde 62,54'e ulaşmıştır. Ayrıca, 2020 yılı Eylül itibarıyla yenilenebilir kaynaklı enerji üretiminin toplam üretim içerisindeki payı yüzde 46,5 olarak kaydedilmiştir.
Değerli milletvekilleri, coğrafyamız son yıllarda enerji mücadelesinin en sert hâline ev sahipliği yapmaktadır. Milletler enerji arz güvenliğini sağlamak ve enerji ihtiyaçlarını karşılamak için âdeta birbirleriyle yarışmakta, ülkeler artan enerji ihtiyaçlarını karşılamak için amansız mücadele vermektedir. Küresel siyasetin en önemli argümanlarından biri olan enerji bağımlılığı, siyasi, sosyal ve ekonomik sonuçları olan birçok hadisenin ortaya çıkmasına da sebep olmaktadır ancak kesin hakikat şudur ki: Emperyalist güçlerin, sözde medeni dünyanın etkin aktörlerinin diğer milletlerin haklarını gasbetme pahasına açgözlülüklerinden vazgeçmemeleridir. Varillerine petrol doldurmak için oluk oluk kan akıtan, kabarık iştahlarını tatmin için milyonlarca masumun canını almayı hak gören, gözlerini âdeta kan bürüyen bir güruh, insanoğlunun en büyük düşmanı hâline gelmiştir. Bu şartlarda Türkiye'nin kendini konumlandırdığı pozisyon her zamankinden daha önemli bir hâl almıştır. Türk milleti, aklıselim, millî enerji politikalarının ne pahasına olursa olsun hayata geçirilmesi kararlılığını görmekte ve algılamaktadır. Bugün Türkiye'nin beyan ettiği irade tam da budur, bugün Türk milletinin devletiyle birlikte gösterdiği duruş tam da budur.
Son yıllarda tamamen yerli imkânlarla çok büyük adımlar atılmış, geleceği şekillendirecek olan millî enerji politikaları hayata geçirilmiş, maziyi Türk asırları kılan kahraman ecdadın isimleri mavi vatan üzerinde yeniden varlığını göstermiştir. Kutlu emaneti atiye taşıyan nesil, destan üzerine destan yazmıştır. Barbaros Hayreddin Paşa sismik araştırma gemimiz mavi vatana ay yıldızlı al bayrağımızı nakış nakış işlemiştir. Oruç Reis gemimiz heybetli varlığıyla ve çalışmalarıyla Türk mührünü Akdeniz sularına vurarak hepimizi gururlandırmıştır. Fatih sondaj gemimiz tarihe geçen doğal gaz keşifleriyle Karadeniz'i kırmızı beyaza bürüyerek hepimizi heyecanlandırmakta, Yavuz sondaj gemimiz engin maviliklere Türk milleti adına imza atmaktadır. Bilinmelidir ki Türkiye Cumhuriyeti devleti, tüm kurumlarıyla karşısına çıkarılan bütün engellemelere rağmen haklarını koruyacak kudrete sahiptir. Bu gücün önünde ne Avrupa'nın erken öten horozu Fransa ne de darbeci kafanın egemen olduğu Mısır ne de diğer kukla devletçikler duramayacaktır. Türk milletinin millî ve manevi değerlerini hedef alan her hesap Türk milletinin ferasetine çarpacak, kurgulanan her oyun Türk milletinin birlik ve beraberlik ruhuyla bozulacak, dalımızı koparmaya cüret edenin ağacı kökünden sökülecektir. Çünkü karşılarındaki cephe tek nefes, tek bilek, tek yürek olan büyük Türk milletinden oluşmaktadır. Savunduğumuz her bir değer istikbalimizin mihenk taşı, kıymet verdiğimiz her bir hedef istikbalimizin teminatıdır. Bu sebepledir ki Türk devleti istiklalinden ödün vermemeye kararlı, Türk milleti ise istikbalini taçlandırmaya yeminlidir.
Biliyor ve inanıyoruz ki asır Türk'ün asrı olacak, müjde Türk'ün müjdesi, duyulan ise büyük Türk milletinin ayak sesidir. Duymak istemeyenler olsa da görmek istemeyenler olsa da kendi ülkesini yabancı misyon sahiplerinden daha fazla kötülemeye hevesli çevreler olsa da bu gerçek değişmeyecektir. Milletimizin duygularına tercüman olmak yerine yabancı sahiplerinin sesi olmakta kararlı olanlar kaybedecektir. Vicdanları kararan, kalpleri taşlaşan politik hokkabazlar, kara propaganda figüranları tarih çöplüğünde isimleri dahi hatırlanmamak üzere yerlerini alacaktır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türk milleti, tarihi boyunca adaletin mihveri, onurlu duruşun kutbu, hakkın ise yılmaz savunucusu olmuştur. Kahramanlıklarla dolu, destanlara konu şanlı mazimizin pirüpak sayfaları bunun en büyük delilidir. Bugün dahi Türk milletinin çıkarlarını yok saymak isteyenler varsa, Türk devletinin ve dostlarının haklarını gasbetmeye çalışanlar varsa onlara önerimiz tarihe bakmalarıdır. Şüphesiz, bu kan damarlarda kaynayan aynı kandır. Şüphesiz ki bu can göğsümüzden akmaya hazır aynı candır. Şüphesiz ki bu ses tarihin derinliklerinden bugünlere ulaşan Türk'ün sesidir.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bütçemizin hayırlı olmasını diliyorum. Geleceğin güçlü ve lider ülkesi Türkiye Cumhuriyeti'nin sarsılmaz temellerini oluşturan millî enerji ordumuzun her bir mensubuna şükranlarımı sunuyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun.
TAMER OSMANAĞAOĞLU (Devamla) - Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli'nin ifadeleriyle: "Vatanımızın coğrafi özelliği ve karakteri, üst üste yığdığımız sosyal ve ahlaki değerlerimiz, asırların bereketinden tevarüs edilen ekonomik ilişkilerimiz, kültürel gücümüz ve askerî kudretimiz bir araya gelmiş ve bu coğrafyadaki siyasetimizin temelini teşkil etmiştir. Bu siyaseti değiştirmeye hiç kimsenin gücü yetmeyecektir. Siyasetimizin öznesinde millet vardır ve korkuyu galip kılmaya çalışanlara göz açtırmama azmimiz doruk noktadadır." Bu duygu ve düşüncelerle heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Son not olarak, Barış Pınarı Harekâtı bölgesinde hain terör saldırısı sonucu kaybettiğimiz şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum, yaralılarımıza acil şifa diliyorum.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)