GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2021 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2019 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 4'üncü Tur Görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:28
Tarih:11.12.2020

MHP GRUBU ADINA AHMET ÖZYÜREK (Sivas) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2021 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi ile 2019 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi'nin Ticaret Bakanlığının Rekabet Kurumu ve Helal Akreditasyon Kurumu bütçeleri üzerinde Milliyetçi Hareket Partisi Grubum adına söz almış bulunmaktayım. Bu vesileyle Genel Kurulu ve yüce Türk milletini saygıyla selamlıyorum.

Dün Barış Pınarı Harekâtı bölgesinde hain terör örgütü tarafından düzenlenen bombalı saldırıda şehit olan kahraman askerlerimize Cenab-ı Allah'tan rahmet, yaralı askerlerimize acil şifalar diliyorum.

"İnsan büyür beşikte/ Mezarda yatmak için/ Ve kahramanlar can verir/ Yurdu yaşatmak için" dizelerine sahip büyük Türk milliyetçisi merhum Hüseyin Nihal Atsız'ı vefatının seneidevriyesinde rahmet ve saygıyla anıyorum.

Değerli milletvekilleri -Sayın Bakanım da buradayken- Sanayi Bakanıma buradan arz etmek istiyorum: Sivas'ımız gerçekten sanayisiyle gelişmekte olan bir şehrimiz. Yeni yapılan Demirağ Organize Sanayi Sitemiz var. Burada da 170 tane fabrikamız var hâlihazırda, altyapısı oluşturulmuş, raylı sistem hazır, parsellere bölünmüş. Sayın Bakanımızdan Sivaslı yiğitler hep şunu bekledi bugüne kadar: Yakın iller, hemen yakınımızda olan iller 6'ncı bölgeden faydalanırken aynı kriterlere sahip olan Sivas'ımız da bunlarla eşit ama ne var ki 4'üncü bölgeden faydalanıyordu. Sivaslılar şunu bekliyor: Sayın Cumhurbaşkanımız da bu müjdeyi vermişti, Sayın Sanayi Bakanımız da "Evet, Allah'ın izniyle, inşallah Sivas da bunu hak ediyor, aynı kriterlere sahip. 6'ncı bölge özel teşviklerden tam olarak Sivas da faydalanacak." demişti. Ben de Sayın Bakanımıza diyorum ki: Artık Allah aşkına Sivaslılar, yiğidolar senin müjdeli haberini bekliyor inşallah, kararnameyi imzalayın.

Çok teşekkür ederim. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)

Değerli milletvekilleri, aynı zamanda dün Sivasspor'umuz UEFA grup maçını oynamak için İsrail'e gitti. Girişte yaklaşık iki saate yakın bekletildi havalimanında ve oradaki yetkililer Sivassporlular'a dönüşte, gece 01.30'da havalimanının kapatılacağını, uçuşların yasak olduğunu söylediler ama Sivasspor, İsrail havalimanına yaklaşık iki saat öncesinde gelmesine rağmen yaklaşık beş saat boyunca havalimanında bekletildi. Buradan İsrailli yöneticileri kınıyorum. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)

Değerli milletvekilleri, iç ticaret, dış ticaret ve gümrüklere ilişkin politikaların aynı çatı altında faaliyetlerine devam ederek ülkemizde ticaretin hızlı, güvenli ve kaliteli bir şekilde yapılması ticaret politikalarının unsurunu oluşturmaktadır. Dünya ticareti içerisinde ülkemiz kendi konumunu belirleyen bir tutumla değişime uğrayan ve gelişen şartlara karşı ilgili kurumlarla uyumlu hâle getirilmelidir. Pandemiyle birlikte dünya ekonomisi olumsuz etkilenmiş, elbette ülkemiz de bu durumdan nasibini almıştır. Ancak ülkemiz ticaret performansı bakımından pandemi şartlarında önemli bir direnç sergilemiş ve sergilemeye de devam etmektedir.

Böylesi bir zamanda, ülke olarak üretim altyapılarımız ve ihracat kabiliyetlerimiz kendini göstermiştir. Aynı zamanda, küresel tedarik ve değer zincirlerine karşı değişimlerin getirdiği yeni fırsatları en iyi şekilde değerlendirerek küresel ticaretteki rolünü daha da güçlendirme potansiyeline sahip olduğunu ispatlamıştır. Pandemi koşullarında ticaretimizin korunması ve geliştirilmesi için teknolojinin imkânlarından istifade ederek önemli adımlar atılmıştır. Özellikle, Habur, Kapıkule ve Kapıköy gümrük kapılarımızda temassız ticaret uygulaması hayata geçirilmiş, ihracat ve ithalatta işlemler kâğıtsız olarak hızlı ve elektronik ortamda temassız bir şekilde gerçekleşmiştir. Bunun yanında, sanal ticaret heyetleri ve sanal fuar uygulamalarıyla ihracatçılarımızın tanıtılmasına olanak sağlandığını ve ülkemizin dijital ekonomiye adaptasyonu için stratejik öneme sahip e-ticaretin kullanımının yaygınlaştırıldığını görmekteyiz.

Ticaret Bakanlığı, bu yıl ihracatçılarımıza 1,9 milyar TL destek ödemesi gerçekleştirmiştir. İhracatçılarımızın dış pazarda tutunması ve Türk markalarının yeni ülkelere açılarak pazar çeşitlendirmesine gidebilmeleri için markalaşma süreçlerine yönelik ve hizmet sektöründeki firmalar da dâhil olmak üzere destekler oldukça önem teşkil etmektedir.

İhracatı tabana yayma politikasıyla geliştirilen tutumların sonucu, Ticaret Bakanlığının son verilerine göre ekim ayında ihracatçı sayımız geçen seneye göre yüzde 5,8 artışla 43 bini aşmıştır. Öte yandan, yerli üreticilerimizi ithalattan kaynaklı haksız rekabet ve zarara karşı korumak amacıyla damping ve sübvansiyonlara karşı önlemler alınması gerekmektedir.

Yaşadığımız pandemi sürecinde esnafımızın ve sanatkâr kesimin faaliyetlerinin desteklenmesi ve kooperatifçiliğe ilişkin yapılan faaliyetlerin geliştirilmesinin önemi bir kez daha anlaşılmıştır. Millî olanı desteklemek, sosyal hayat kadar ekonomik hayatı da yönlendiren Ahilik kültür ve felsefesinin tanıtılarak yaşatılması, gelecek kuşaklara aktarılması gerekmektedir. Ahilik, Türk toplumumuzun bir parçası olmuş, üretici ve tüketici arasındaki bağı en iyi biçimde düzenleyici rolü üstlenmiştir.

Bu aşamada, esnafımızın istihdamını artıracak adımlar atılmalı, kredi, vergi, prim ve benzeri teşvikler sağlanarak ekonomiye yeni girişimciler kazandırılması ve ürün kalitesi yükseltilerek verimliliğin artırılması gerekmektedir. Ayrıca, kadın ve genç girişimcilere yönelik faaliyetlerle yeni projelerin hayata geçirilmesi ve tanıtılması, iş hayatına sağlam adımlarla giriş yapabilmeleri amacıyla verilen eğitimlerin çeşitlendirilmesi önemlidir. Ticaret Bakanlığının bu husustaki çalışmaları, kadınların ve genç girişimcilerin ekonomik ve sosyal hayatta varlığının tezahürü olarak ülkemizin geleceği için umut vericidir.

Değerli milletvekilleri, bilindiği üzere, ülkemiz de dâhil olmak üzere günümüzde pek çok ülke serbest piyasa ekonomi sistemini benimsemiştir. Piyasa ekonomisinin dayandığı temel ilke ise ekonomik ilişkilerin serbest rekabet odaklı olmasıdır. Rekabetle ilgili hukuk düzenlemelerinin bulunmadığı bir ekonomik düzende gerçek anlamda rekabetçi bir ortamın ve piyasa düzeninin varlığından söz edilemeyecektir. Bunun içindir ki bozulmayacak bir rekabet düzenini temin edebilecek gerekli hukuki altyapının oluşturulmasının gerekliliği toplumun ihtiyacı hâline gelmiştir. Birçok ülke, ekonomik sistemini bir rekabet kanunuyla desteklenmekte ve bu kanunu uygulayacak bir rekabet otoritesi kurmaktadır.

Kartelleşmeyi ve tekelleşmeyi engellemek, tüketicinin faydasına piyasa mekanizmasının sağlıklı bir şekilde işlemesine ve uluslararası rekabet gücünün artırılmasına katkı sağlamak amacıyla kurulan Rekabet Kurumu, çağın gereklerine uygun önlemler alarak faaliyetlerini sürdürmelidir. Rekabet Kurumu, Kurum işlemlerinde en ufak bir ayrım gözetmeden paydaşlarına eşit bir mesafede kalmalı, vermiş olduğu kararlar ile sahip olduğu bilgi ve birikimi belirli bir düzen dâhilinde kamuoyuyla paylaşmalıdır. Kurumun almış olduğu karar ve faaliyetlerine bakacak olursak 2019 yılında birleşme ve devralma kararı alınmıştır. Birleşme ve devralma işlemlerinin 91'inde şirketlerin Türkiye Cumhuriyeti yasaları çerçevesinde kurulan şirketler olduğu görülmektedir. 1 Ocak ile 17 Kasım 2020 tarihleri arasında toplam 177 birleşme ve devralma başvurusu karara bağlanmış olup rekabetin önemli ölçüde azaltılması risklerine karşın 4 devralma işlemi ise nihai incelemeye alınmıştır.

Kamu ve özel sektör kaynaklarının verimli kullanılmasının güvence altına alınması devletimizin bir görevi olduğu gibi, ticari yaşamda faaliyet gösteren vatandaşlarımızın her türlü hakkının teminat altına alınması gerekmektedir. Bu, ancak bağımsız faaliyet gösteren ve karar alabilme yeteneğine sahip organların yardımlarıyla mümkün olabilir. Ülkemizde serbest piyasa rekabetinin gelişmesi ve devamında bu özelliklere sahip Rekabet Kurumu tarafından gerçekleştirilecek hedefler, serbest ticaret ve girişim özgürlüğünü sağlamış olacaktır.

Ticaret Bakanlığının bir diğer ilgili kuruluşu, Türkiye'nin helal alanda akreditasyon yapmaya yetkili tek kurumu olan Helal Akreditasyon Kurumu, yurt içinde ve yurt dışında faaliyette bulunmak, uluslararası platformlardaki çalışmalarında ülkemizi temsil etmek ve yürütülen çalışmaların öncülüğünü üstlenmek üzere kurulmuştur. Kurum, "helal belgelendirme" görevini yerine getirerek tüketicinin hizmetine sunmaktadır. Helal belgelendirme alanında küresel düzeyde güvenilir bir sistem kurulması adına çalışmalar gerçekleştirilmesi önem teşkil etmekle birlikte, bu kapsamda teknik iş birlikler arttırılmalıdır. Kurum resmî olarak başvuru almaya başladığı tarihinden bu yana 15'i farklı ülkelerden olmak üzere 32 akreditasyon başvurusu almıştır. 21 başvurunun ise ilk aşama denetimleri tamamlanmıştır. Helal ürün ve hizmet ticaretinin her geçen gün daha da büyüyor olmasıyla ülkemiz helal ticaretindeki mevcut engelleri tahlil ederek varlığını etkin kılmalıdır. İslam İşbirliği Teşkilatı'na bağlı İslam Ülkeleri Standartlar ve Metroloji Enstitüsüyle yapılan protokoller neticesinde kurumun helal standartlarda eğitim verebilecek merkez hâline gelmesiyle ticaretin önündeki teknik engellerin bertaraf edilmesi sağlanacak ve ticaret belirli bir ivme kazanarak gelişimini sürdürecektir. Umuyoruz ki uluslararası ve bölgesel anlamda kurumun ülkemizi temsil etme potansiyeli ilerleyen zamanlarda kendini daha fazla gösterecektir.

Ticaret Bakanlığının amaç ve faaliyetleri doğrultusunda sunmuş olduğu 6 milyar 585 milyon 834 bin TL bütçe teklifini yerinde buluyor, Bakanlığın ve ilgili kuruluşlarının faaliyet alanını genişletilebilmesi için yapacağı gerekli çalışmaları desteklediğimizi ifade ediyorum. Bütçemizin...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Verecek miydik söz?

AHMET ÖZYÜREK (Devamla) - Hemen kapatıyorum Başkanım.

BAŞKAN - Verecek miydik söz arkadaşlar?

AHMET ÖZYÜREK (Devamla) - Başkanım, zaten hemen hayırlı olsun diyorum. Bir saniye...

BAŞKAN - Ahmet Bey, şimdi, tam iki saat uzatmış olacağız.

AHMET ÖZYÜREK (Devamla) - Yok, on saniye Başkanım, on saniye.

BAŞKAN - Hayır, hayır, toplam... Herkese vereceğim şimdi birer dakika, birer dakika verdiğimizde toplam iki saat vermiş olacağım.

MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) - Ahmet Bey, tamam, söyledin zaten.

AHMET ÖZYÜREK (Devamla) - Bütçemiz hayırlı olsun. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)