GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2021 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2019 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 5'inci Tur Görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:29
Tarih:12.12.2020

MHP GRUBU ADINA HAYATİ ARKAZ (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2021 yılı bütçesinin vatanımıza, milletimize ve devletimize hayırlı olmasını diliyorum.

Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Büyük Türk milletini ve Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, geçen yıl Aralık ayında Çin'in Wuhan kentinde coronavirüsle ilgili haberler geldiğinde Sayın Sağlık Bakanımızın önderliğinde Türkiye'de derhâl bir Bilim Kurulu oluşturuldu. Arkadaşlar, burası çok önemlidir, dünyada örnektir. Hastanelerimizin eksikleri giderildi ve salgın hastalığa karşı hazırlıklarımız tamamlandı.

Ben, iki buçuk yıldır, sağlıkla ilgili konuşmalarımda, hep Türk tıbbının Avrupa'nın çok önünde olduğunu söyledim. Coronavirüsle ilgili mücadelemiz bunu misliyle göstermiştir. Biz, Avrupalılar ya da ABD gibi, hastalarımızı parklarda, bahçelerde terk etmedik; zengin-fakir ayrımı yapmadık, yaşlı-genç ayrımı yapmadık. Şu anda sağlık hizmetlerinde ve coronavirüsle ilgili mücadelemizde dünya bizi gıptayla seyrediyor. İstanbul Sancaktepe'de ve Atatürk Havalimanı'nda çok kısa sürede, iki ayda iki ayrı büyük pandemi hastanesi yaptık; on beş günde, yerli imkânlarla, millî imkânlarla solunum cihazı, ventilatör cihazı yaptık. Bu da dünyaya örnektir; birçok ülkeye hibe edildi, ihtiyacı olanlara ve hâlâ ihraç ediyoruz.

Dolayısıyla, coronavirüsle ilgili mücadelemizde başta Sağlık Bakanımız olmak üzere tüm sağlık çalışanlarımıza, doktorlarımıza ve bize destek veren tüm milletimize teşekkür ediyorum; sağ olsunlar, var olsunlar.

15 Temmuz hain darbe girişimiyle beraber, biliyorsunuz, o gün, o gece Lider Devlet Bahçeli Bey'in mesajıyla Cumhur İttifakı kuruldu. Cumhur İttifakı bir iman birliğidir, Cumhur İttifakı'nın gizli ajanı yoktur. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar) Cumhur İttifakı'yla beraber teröristlerle gerekli mücadele yapılmıştır. Yalnız şunu söylemek istiyorum: Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı, Bahar Kalkanı gibi operasyonlarda Suriye'de ve Kuzey Irak'ta teröristler geldikleri yere geri gönderilmişlerdir. Bugün, sınırlarımızdan 40 kilometre içeride M4 Kara Yolu'nda, o koridorda bir hat oluşturduk; burada Türk Bayrağı var, Türk askeri var. Yıllardan beri emperyalizmin kurmak istediği terör devletine izin vermedik. Bu vesileyle, İçişleri Bakanımıza ve tüm Silahlı Kuvvetlerimize şükranlarımı sunuyorum ve teşekkür ediyorum.

Değerli milletvekilleri, Doğu Akdeniz bizim mavi vatanımızdır, vazgeçemeyiz; Doğu Akdeniz'de hukukumuz vardır, hakkımız vardır. Kıbrıs Türklüğünün geleceği mavi vatanın bağımsızlığına bağlıdır. Biz, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin sınırlarını, cetvelle değil, Mehmetçik'in kanıyla çizdik. Kıbrıs'ın güvenliği demek, Türkiye Cumhuriyeti devletinin güvenliği demektir.

Libya ise 1553 yılında Turgut Reis'in fethiyle bizim topraklarımıza katıldı ve üç yüz elli sekiz yıl biz idare ettik Libya'yı. Libya'nın da her karış toprağında şehit kanı vardır; Libya'da hakkımız vardır, hukukumuz vardır. Yalnız, Türkiye Cumhuriyeti devletinin amacı Libya'da barıştır, huzurdur; bizim kimsenin toprağında gözümüz de yok, ihtiyacımız da yok. Libya'da farklı bir özellik daha var; 1911 yılında İtalyanların Libya'ya asker çıkarmasıyla, Enver Paşa ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk, orada gidip Libya'yı savunmuşlardır. Orada Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün sol gözünden yaralanması vardır, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün sol gözünün bize armağanıdır.

Yunanistan, Batılıların şımarık çocuğudur. Yunanistan'ı en çok destekleyen veya şımartan Fransa'dır. Fransa'nın amacı farklıdır. Fransa'nın esas sıkıntısı, Afrika'nın kuzeyindeki sömürgeleri yavaş yavaş Fransa'nın elinden çıkmıştır çünkü orada artık barışı, huzuru sağlayan Türkiye Cumhuriyeti devleti vardır. Türkiye Cumhuriyeti devleti caydırıcı, büyük bir güçtür; bölgede, bölge insanının "Benim ikinci vatanım." dediği bir memlekettir. Fransa'nın sıkıntısı budur.

Bana yıllar önce bir tarihçi demişti ki: "Dünyanın en büyük ilk 5 devleti büyük ajanlarını, ciddi ajanlarını hep Türkiye'ye gönderir." Ben de ona "Tamam, ajanlar Türkiye'ye geliyor da bizim içimizdekiler daha tehlikeli değil mi?" demiştim, şimdi şu şartlarda görüyoruz ki maalesef, bizim içimizdeki ajanlar hakikaten daha tehlikeli.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Maalesef... Maalesef...

HAYATİ ARKAZ (Devamla) - Azerbaycan, Türk yurdudur. Azerbaycan ve Türkiye iki devlet, bir millettir. Bakü'nün ve Gence'nin Erzurum'dan, Konya'dan, Sivas'tan, Ankara'dan bizim için hiçbir farkı yok. Azerbaycan, şanlı zaferiyle, Ermenistan'ı kafasına vura vura Karabağ'dan çıkarmıştır. Ne kadar Türklük ve İslam düşmanı varsa, maalesef, başta FETÖ olmak üzere, Erivan'ın yanına koştu; PKK'sı, YPG'si, PYD'si, DHKP-C'si, hepsi oradaydı. Yalnız, Karabağ'da Ermeni şer güçlerine ne yapıldıysa onlara da aynısı yapılmıştır. Buradan "Eşk olsun Azerbaycan." diyorum. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)

Biz, Karabağ'da ve Ermenistan'da sadece terör örgütlerinin suratına Türk yumruğunu vurmadık, başta Fransa olmak üzere, tüm emperyalizmin suratına Türk yumruğu inmiştir; bu böyle bilene. Eğer Fransa Ermenistan'ı çok seviyorsa versin Marsilya'yı, orada bir Ermeni devleti kurdursun, daha rahatlar, yanına almış olur.

Değerli milletvekilleri, bazı siyasilerin bir anayasa taslağı çalışmaları yaptığını biliyoruz. Bir Türk vatandaşı olarak biz bundan -şahsen ve grubumuz adına söylüyorum- çok rahatsız olduk. Burada, Anayasa'nın ilk 4 maddesinden Türklük ve Atatürk'ün isminin çıkartılmak istendiğini gördük ve bundan çok rahatsız olduk. Buna izin veremeyiz; buna izin vermemiz için bizim bedenimize basılıp geçilmesi lazım, asla izin veremeyiz. Bunu yapmak isteyenlerin amacı bellidir; bölücülüktür, devlete ve vatana yapılan ihanettir.

Şunu da söyleyeyim: Biz kapı arkasında vatan hainleriyle kimin iş birliği yaptığını biliyoruz, o da nettir.

Uyuşturucu ticareti yapan, çocuklarımızı, öğretmenlerimizi, askerlerimizi, sağlıkçılarımızı kurşuna dizen, başta FETÖ olmak üzere tüm terör örgütlerini şiddetle kınıyorum. Dünyanın her yerinde teröriste "terörist" diyemeyen kim varsa o terörist ilan edilmiştir, onu da söylemek istiyorum.

Yasin Börü'nün, Eren Bülbül'ün, Bedirhan bebeğin, Necmettin Öğretmenin, Aybüke Öğretmenin daha mübarek kanları kurumadı. Hiçbir hain örgüt devlete meydan okuyamaz, buna izin veremeyiz. (AK PARTİ ve MHP sıralarından alkışlar) Hem bu memleketin ekmeğini yiyeceksiniz hem suyunu içeceksiniz hem de kanımızı içen düşmanlarla beraber olup başta Gazi Meclis olmak üzere milletin başına bomba yağdıracaksınız; bu asla kabul edilemez, bunu Türk milleti olarak şiddetle kınıyorum ve lanetliyorum. Her devletin kurumları ve kuralları vardır. Eğer devletin kurallarına uymayacaksan, Pensilvanya orada, gidersin Pensilvanya'da yaşarsın. Bu memleketin ne kadar haini, bölücüsü varsa...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi.

HAYATİ ARKAZ (Devamla) - Teşekkürler.

...Oğuz'un da bitmeyen, tükenmeyen eri vardır. (AK PARTİ ve MHP sıralarından alkışlar)

Bu memlekette Gazi Mustafa Kemal Paşa'ya "Atatürk" demekten utananlar var. Biz Türk milliyetçileri olarak ve Türk dünyası olarak Gazi Mustafa Kemal Paşa'ya "Atatürk" demekten şeref duyarız, onur duyarız. (AK PARTİ ve MHP sıralarından alkışlar)

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Teşekkür ediyorum efendim. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)