| Konu: | İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 48 |
| Tarih: | 17.02.2021 |
HDP GRUBU ADINA NECDET İPEKYÜZ (Batman) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Tarım, çiftçilik, Türkiye... "İlk buğday nerede üretilmiş, nerede işlenmiş?" derseniz, Mezopotamya. Mezrabotan, Diyarbakır, Çayönü, Ergani, Harran Ovası, Botan ovası; ilk yerleşim yerleri. Bir tarafta Hasankeyf'te mağaralar varken bir taraftan Mezopotamya'da ilk yerleşim yeri, ilk buğdayın üretilip işlendiği, ekmeğe dönüştürüldüğü bir yer. Türkiye'nin, Anadolu'nun tarım alanında birçok yeri zenginken şimdi çiftçi yoksullaşıyor ama birileri zenginleşiyor, birileri gerçekten daha çok cebini doldurmaya çalışıyor.
Bugün, Türkiye'de "çiftçi" dediğinizde kan ağlıyor, perişan düzeyde. Neydi? Her gittiğimiz yerde "Türkiye Toprak Mahsulleri Ofisi çiftçinin kara gün dostu" diye yazardı koskoca siloların üstünde. Toprak Mahsulleri şu anda dostu değil, kara günün nedeni olmuş.
Buğdayı çiftçi ekiyor, mazot fiyatları sürekli yükseliyor, ilaç fiyatları sürekli yükseliyor, gübre fiyatları sürekli yükseliyor... Çiftçi destekleme alamadığı gibi ne oluyor? Toprak Mahsulleri Ofisi o ürünü, buğdayın tonunu; ekmekliği 1.650 liraya, makarnalığı 1.850 liraya alıyor. Toprak Mahsulleri Ofisi Rusya'dan ithal ediyor. Kaça ithal ediyor biliyor musunuz? 2.300 liraya ithal ediyor. Kendi üreticisinden ucuza alan, dışarıdan böyle ithal eden bir ülke. Düşünebiliyor musunuz, Türkiye bu on dokuz yıllık süreçte üretimden ithalata dönüştü, giderek nüfusu artan bir ülkede çiftçilik yok oldu.
Pandemiyi konuşuyoruz; neredeyse bir yılı doldu. Bütün dünya "Gelecekte gıdaya nasıl bir çözüm bulabiliriz, açlıkla nasıl baş edebiliriz?" diye düşünürken Türkiye'de insanları perişan ediyorlar, çiftçiyi mağdur ediyorlar. Girdi maliyetleri yüksek, "destekleme" denilen bir şey yok.
Bir taraftan da çiftçi neyi yaşıyor, biliyor musunuz arkadaşlar? Çiftçi, bu girdiler dışında Sinop'unda da, Çukurova'sında da, Ege'sinde de elektrikle ilgili şirketlerle ilgili kan ağlıyor. Çiftçi, her elektrik faturası geldiğinde çiftçilikten vazgeçiyor ve Ziraat Bankası, elektrik şirketlerinin neredeyse senet tahsilatına dönüşmüş bir vaziyette, çiftçiyi daha da mağdur düzeye koyuyor. Çiftçi ektiği üründen vazgeçiyor, ektiği ürünü satmak değil borcunu ödeyemeyecek düzeye gelmiş, açlıkla baş başa kalmıştır. Bu dönemde desteklememiz gerekirken biz desteklemeyi artırmak değil -bütçede konuştuk- düşürmeye kalktık, çiftçiyi daha da perişan düzeye getirdik.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
NECDET İPEKYÜZ (Devamla) -Toparlıyorum Sayın Başkan.
BAŞKAN - Buyurun toparlayın.
NECDET İPEKYÜZ (Devamla) - Türkiye bu zenginliğiyle, bu tarım alanlarıyla giderek çiftçiyi, köylüyü resmen göçe zorlamakta, mağdur etmekte, insanlar burada perişan düzeye gelmekte.
Biz Halkların Demokratik Partisi olarak bir dönemdir "iş ve aş buluşmaları" diye buluşuyoruz. Diyarbakır'da Yuvacık köyündeydik, Bismil-Çınar yolunda, geçen hafta İzmir'de Torbalı Ahmetli köyündeydik, ondan önce Haymana'da Kerpiçköydeydik. Çiftçi diyor ki: "Artık yeter! Geçinemiyoruz, ekemiyoruz, aç kalıyoruz." Buna bir çözüm bulunması lazım; gelin, araştıralım.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Teşekkür ediyorum. (HDP sıralarından alkışlar)