GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:57
Tarih:10.03.2021

MHP GRUBU ADINA RAMAZAN KAŞLI (Aksaray) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 252 sıra sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin ikinci bölümü üzerine Milliyetçi Hareket Partisi Grubunu temsilen söz almış bulunuyorum. Sözlerimin başında heyetinizi, Genel Kurulu ve ekranları başında bizleri izleyen değerli vatandaşlarımızı saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle bugün, Batman'ın Sason ilçesinde meydana gelen elim trafik kazasında hayatlarını kaybeden kardeşlerime Allah'tan rahmet, ailelerine ve milletimize başsağlığı ve sabırlar, yaralılara acil şifalar diliyorum.

Değerli milletvekilleri, önceki gün kutladığımız Kadınlar Günü'yle ilgili birkaç cümleden sonra değişiklik yapılmasını görüştüğümüz kanun teklifinin içeriğindeki konularla ilgili parti grubumuzun görüşlerini sizlere aktaracağım. Türk töresinde kadın bizler için namustur, vazgeçilmezdir ve kutsaldır. Tarihimiz, topluma yön veren, destan yazan kadınlarımızla doludur; Tomris Hatun, Hayme Ana, Zübeyde Hanım, Nene Hatun, Kara Fatma, Şerife Bacı gibi isimler de tarihimizde ilk akla gelen fedakârlık, cesaret ve iffet abideleridir. Genel Başkanımız, liderimiz Sayın Devlet Bahçeli Beyefendinin de belirttiği gibi kadın anadır, kadın ailedir, kadın vatandır, kadın ülkedir, kadın vatanın geleceği ve teminatıdır. Gözünün nuru şehit evladını vatan toprağına uğurlarken döktüğü gözyaşlarıyla bu milletin ruhudur kadın; evinde annedir, iş yerinde çalışandır. Gelecek nesillerin yetişmesinde yeri doldurulamayacak bir önemi olan ve toplumda saygın bir fert olan kadınlarımızın siyasi, sosyal, ekonomik ve hukuki alanda hak ettikleri ilgi, destek ve saygının toplumsal anlamda her yönden gösterilmesi toplum huzuru için vazgeçilmez bir zorunluluktur. Son zamanlarda ülkemizde yaşanan kadınlarımıza yönelik zalimce saldırılar toplumsal huzurumuzu hedef almış ve bizleri derin bir üzüntüye sevk etmiştir. Kadınlarımızın muhatap olduğu ve bizleri son derece kaygılandıran insanlık dışı muamelelerin tamamen yok edilmesi için herkes üzerine düşeni eksiksiz yerine getirmelidir. Son bir hafta içerisinde ülkemizin farklı yerlerinde yaşanan şiddet ve cinayet vakaları millet olarak yüreğimizi derinden sızlatmıştır. Bununla birlikte, aziz milletimizin hafızasında ve vicdanında hak ettikleri en ağır cezayla cezalandırılacaklardır. Aydın'da 92 yaşındaki bir kadına cinsel saldırıda bulunup öldüren sapığın nefret uyandıran çirkin eylemlerinin faturası çeşitli bahanelerle partimize kesilmeye çalışılmıştır. Elli iki yılı aşkın siyasi mücadelesi boyunca Türk milletine olan sevdasını her koşulda türlü fedakârlıklarla ve nice bedeller ödeyerek ispat etmiş, milletin huzur ve refahını sağlamayı şiar edinmiş partimizi töhmet altında bırakmaya çalışan kirli zihniyet, fitne ve komplolarıyla yıkılmaya mahkûmdur.

Milliyetçi ülkücü hareket, tarih boyunca Türk-İslam medeniyetinin engin ahlakıyla dünya insanlığını imar, ihya ve inşa etmiş ve ulaştığı her coğrafyada güzel izler bırakmış kutlu bir duruşun simgesidir. Partimiz tüm muhteviyatıyla ilmin, erdemin ve güzel ahlakın yanında yer aldığı hâlde her türlü çirkinliği her fırsatta milliyetçi ülkücü hareketle bağdaştırmaya çalışan fitne odaklarına da fırsat vermeyeceğimizi özellikle vurgulamak istiyorum. Liderimizin de altını çizerek ifade ettiği gibi, bunun bir tertip mi yoksa gerçek mi olduğunun bütün yönleriyle araştırılması hayati bir zorunluluktur.

Bu itibarla, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle, başta şehit anaları ve eşleri olmak üzere Türk-İslam coğrafyasının tamamında anlamlı bir ses bekleyen bütün kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutluyorum.

Değerli milletvekilleri, hazırlanan kanun teklifiyle, vatandaşlarımızdan gelen taleplerin değerlendirilmesi sonucunda bazı kurum ve kuruluşlarımızın ihtiyaçları doğrultusunda çeşitli konularda öngörülen kanuni düzenlemelerin yapılması planlanmıştır. Bu düzenlemelerin 7'nci ve 8'inci maddeleri demir yolu taşımacılığı ve yüksek hızlı tren işletmeciliğiyle ilgilidir. Türkiye'nin bütünsel kalkınması için gereken altyapının temel ayaklarından biri de demir yolu taşımacılığıdır. Demir yolu taşımacılığı, ulaşım ve lojistik imkânlarının sağlanması noktasında en etkili yol olarak değerlendirilmiş, geçmişten günümüze gereken özen hep gösterilmiştir. Hicaz ve Bağdat demir yollarını inşa etmiş kültürün varisi olan ülkemiz, özellikle Cumhuriyet Dönemi'mizde, millî çıkarlar doğrultusunda uzun demir yolu ağlarıyla örülmüştür. Bu vizyon doğrultusunda demir yolları politikası bir devlet politikası hâline getirilmiş; Türkiye, Avrupa'da 6'ncı, dünyada 8'inci hızlı tren işletmecisi durumuna gelmiştir. Demir yolunun yatırımlardaki payı 2013 yılında yüzde 33 iken 2020 yılında bu oran yüzde 47'ye çıkarılmıştır. 2020'de yüzde 47 olan demir yolu yatırım payı, 2023 yılında yüzde 60 olarak öngörülmektedir. Ülkemizin ve cumhuriyetimizin göz bebeği kurumlarından biri olan Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları, üzerine düşen bu kritik görevi ifa etmek için yoğun bir gayret gösterirken, hâlihazırda mevcut yük ve yolcu taşımacılığı hizmetlerinin yeniden yapılanma süreci tamamlanıncaya kadar aksamadan sürdürülmesi ve mevcut altyapının güçlendirilerek vasfının iyileştirilmesi için hem altyapı hem de tren işletmeciliğinden kaynaklanan sorunlar sebebiyle öngörülen geçiş sürecinin uzatılmasına ihtiyaç duyulmaktadır. 8'inci maddeyle de ticari olmayan yolcu taşımacılığı için yakın zamanda özelleştirmeyle ilgili işletmecilerden talep olmadığı için kamu hizmeti devamlılığının sağlanması amacıyla Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryollarının hizmet yükümlülüğü süresinin 2023 yılına kadar uzatılması amaçlanmaktadır.

Değerli milletvekilleri, teklifin 9'uncu ve 10'uncu maddeleri alan kılavuzluğuyla ilgilidir. Çanakkale, tarihi şan ve şerefle dolu büyük Türk milletinin vatan sevgisinin şehadetle imtihan olduğu yerin adıdır. Tarihte eşine rastlanmayan büyük bir destan, Anadolu'yu yurt edinme savaşıdır. Atalarımız Çanakkale'de yüksek bir imanla, süngüleriyle bağımsızlığımızı düşmanın göğsüne âdeta kazımıştır. Çanakkale bir diriliştir. Namus bildiğimiz değerlerimizin zedelenmemesi için asil, soylu atalarımızın kendilerini feda etmekten asla çekinmedikleri emsalsiz bir meydan okumadır. Dolayısıyla, C?anakkale savas?larının milletimize ve o?zellikle genc? nesillere iyi aktarılması son derece o?nemlidir. Alan kılavuzları, bu bağlamda, savaşın meydana geldiği Gelibolu tarihî alanının tarihî, kültürel ve manevi değerleri ile doğal dokusunun korunması, geliştirilmesi, tanıtılması noktasında o?nemli bir go?rev ifa edecektir. Sahada ziyaretçilerle bire bir temas hâlinde olan alan kılavuzlarına verilecek eğitimlerin kapsamının belirlenmesi ve bir denetleyici mekanizmaya bağlanması uygun bir karar olacaktır.

Bir diğer düzenleme ise -6'ncı madde- ülkemizdeki hayvancılıkla ilgilidir. Hayvancılık, gelişmişlik durumu ne olursa olsun tüm ülkeler için büyük önem arz etmektedir. Türkiye'de hayvancılık, artan nüfusun hayvansal protein ihtiyacının karşılanması, ihracatın artırılması, sanayi sektörüne ham madde sağlanması, bölgeler ve sektörler arası dengeli kalkınma ve kalkınmanın istikrarı, gizli işsizliğin önlenmesi, sanayi ve hizmet sektörlerinde istihdam yaratılması ve kalkınma finansmanının öz kaynaklara dayandırılması açısından önemli bir potansiyele sahiptir. Genel itibarıyla insanların yeterli ve dengeli beslenebilmesi için bu konudaki mevcut potansiyelin ve uygulanan politikaların iyi analiz edilmesi gerekmektedir.

Hayvancılığın sürdürülebilirliğinin sağlanması, yem bitkilerinin ekiliş alanlarının arttırılması, girdi maliyetlerinin düşürülmesi, kaba yem ihtiyaçlarının yerli kaynaklardan karşılanabilmesi, çiftçilerimizin daha ucuz ve kaliteli yem elde edebilmeleri için çeşitli destekler verilmektedir. Ancak tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 salgını nedeniyle tüm sektörlerde olduğu gibi hayvancılık sektörünün de olumsuz etkilenmelerini önlemek adına yapılan teşvik ve desteklerin artırılması büyük önem taşımaktadır. Bu desteklerin artırılması hem ülkemizde hayvancılığın sağlıklı bir şekilde sürdürülebilmesini ve hem de üretimde devamlılığı mümkün hâle getirecektir.

Teklifin 6'ncı maddesinde yapılacak olan düzenleme, nakil esnasında yakalanan; küpesiz buzağı, kuzu, ve oğlaklar ile gebe hayvanların kesime sevk edilmesi uygulamasıyla ilgilidir. Bu maddeyle, toplum sağlığı ile hayvan haklarının korunması arasındaki dengeyi sağlamak adına, nakil esnasında yakalanan kayda alınmamış gebe hayvanlar, 6 aylıktan küçük koyun ve keçiler ile 1 yaşındaki küçük sığır cinsi hayvanların kesime sevk edilmesi uygulamasına son verilerek sahibinin bilgisi dâhilinde, Bakanlıkça karantina altına alınması amaçlanmıştır. Yapılan düzenlemeyle atılan bu adımla, hayvan haklarının korunması ve düzenlenmesi amaçlanmıştır. Bu durum, ülkemiz adına sevindirici bir adım olacaktır. Ayrıca, yine konu kapsamında, Aksaray Organize Sanayi Bölgesi'nde 300'ün üzerinde fabrikası bulunan ve bu sanayi tesisleriyle birlikte tarım ve hayvancılığın da önemli kentlerinden biri olan Aksaray'ımıza, pandemi sürecinde Hükûmet tarafından gerekli destekler sağlanmış, 2020 yılı içerisinde toplamda 267 milyon TL yatırım ve hayvancılık desteği alınmıştır.

2020 yılında yüzde 4,8 büyüyen tarım sektörü, son üç yıldaki en yüksek büyüme rakamına ulaşmış, tarımsal hasılamız bir önceki yıla göre yüzde 20 artarak 333 milyar liraya yükselmiştir. Bu destek ve teşviklerin bu süreçte devam etmesi, tarım ve hayvancılıkla uğraşan vatandaşlarımızın en öncelikli beklentisidir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Aksaray ilimiz Ortaköy ilçemiz Bozkır köyümüz sınırları içerisinde bulunan Bozkır Sulama Barajı ve sulama tesisinin, Niğde-Ankara Otoyol inşaatı kapsamında yapılan çalışmalarda sağ ve sol sahil ana kanalları tahrip olmuş, bu sebeple 2019 ve 2020 yılı sulama sezonunda sulama faaliyeti gerçekleştirilememiştir; içinde bulunduğumuz 2021 yılında aynı durum devam edecektir. Kırk bir yıllık Bozkır Barajı'nın açık sulama kanalları da oldukça eskimiş durumdadır. Bozkır ve çevre köylerde yaşayan vatandaşlarımızın hem suyu daha verimli kullanabilmeleri hem de sulama maliyetlerinin düşmesi için sulama tesisinin ivedilikle yapım ve yenileme çalışmaları yapılarak basınçlı sisteme dönüştürülmelidir. Yapımı devam eden bu projenin bir an önce tamamlanması bölgedeki önemli bir mağduriyeti giderecektir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Aksaray, Covid-19 risk değerlendirme kriterlerine göre 4 kategoriye ayrılmış durumdadır. Düşük riskli, orta riskli, yüksek riskli ve çok yüksek riskli -kırmızı- olarak kategoriler belirlenmiştir. Covid-19 vaka sayılarında Aksaray ilimiz maalesef en yüksek riskli -kırmızı- kategoridedir. Buna göre normalleşme adımları Aksaray Valiliğimizce alınan kararlar doğrultusunda ve bizzat Sayın Valimiz Hamza Aydoğdu'nun gece gündüz demeden özverili çalışmalarıyla uygulamaya başlanarak tedbirli ve kademeli normalleşme sürecine geçilmiştir.

Buradan, Aksaraylı vatandaşlarımıza bir kez daha şunu söylemek istiyorum: Hastalıktan kurtulmak bizim elimizde. Tedbirlere uymak tek çözümümüz. Kalabalık ortamlardan, misafirliklerden uzak duralım. Maske, mesafe ve temizlik kurallarına riayet edelim. En önemli hususlardan birisi de aşı sırası gelen vatandaşlarımızın ihmal etmeden aşı olmasıdır. Normalleşme istiyorsak sabırla ve titizlikle tedbirlere ve Valiliğimizin almış olduğu kararlara uyalım, uymayanları uyaralım. En büyük sorumluluk bizlerde. Lütfen, kendimizi ve sevdiklerimizi ihmale kurban vermeyelim.

Değerli milletvekilleri, 100'üncü yıl dönümünü kutlayacağımız İstiklal Marşı, dünyaya meydan okuyan Türk'ün kahramanlık destanıdır. "Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın." diyen Mehmet Akif Ersoy'u rahmetle anıyorum.

Tüm Türk-İslam âleminin bugün idrak ettiğimiz mübarek Miraç Kandili'ni kutluyor, görüşülmekte olan kanun teklifinin hayırlı olmasını diliyorum.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)