GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:72
Tarih:14.04.2021

MAHMUT CELADET GAYDALI (Bitlis) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, görüşülmekte olan 254 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin 1'inci maddesi üzerinde söz almış bulunmaktayım. Sizleri ve kamuoyunu saygıyla selamlarım.

Değerli milletvekilleri, Covid-19 virüsünün dünyaya yayılmasıyla birlikte birçok ülke oluşan ekonomik sorunların sorumluluğunu üstlenerek toplumu evde tutmanın yollarını ararken Türkiye'de ekonomik sorunun topluma mal edilmesinin yol ve yöntemleri araştırılmıştır. Bu soruna AKP usulü çözümler getirilmiş, halka destek olması gereken iktidar halka IBAN numarası vererek para toplamanın yoluna gitmiştir. Esnaf, kapalı iş yerlerinin kredi borcunu nasıl ödeyeceğini düşünürken iktidar faizli kredi ertelemelerini müjde olarak duyurmuştur. İnsanlar elinde avucunda ne varsa tüm birikimlerini satarak emeklerinin, ekmek teknelerinin ayakta durması için mücadele verirken iktidar büyük şirketlerin yurt dışından bulacakları kredilere devleti kefil yapmıştır. Esnaf, biriken faturalar ve krediler sonucu birer ikişer dükkânına kilit vururken iktidar "Müjde! Doğal gaz bulduk." diyerek gündem değiştirmeye çalışmıştır. Pazarda insanlar artıkları toplayarak evinde tencere kaynatmaya çalışırken iktidar rant projesi olan Kanal İstanbul'u yapacağını ilan etmiştir. İşsiz milyonlarca insan İŞKUR kapıları önünde uzun kuyruklar oluştururken Boğaziçili gençler terörist ilan edilmiştir. Çiftçinin borçları karşılığında traktörü, ekini haczedilirken iktidar Katarlılara Borsa İstanbuldan pay satmanın gururunu anlatmıştır.

İktidar lüks, şatafat ve gösterişin gölgesinde siyaset yaparken toplum ekonomik sorunlarla baş başa bırakılmıştır. Faturasını ödeyemeyen, kredisini yatıramayan, ay sonunu getirmek için yirmi takla atan halka verilmesi gereken destekler büyük sermaye gruplarına ayrıcalık olarak yansıtılmıştır. Şimdi de kamu alacakları hakkında bir gündeme öncelik verilerek Meclis işgal edilmektedir. Alacağına şahin, vereceğine karga söylemi bu gündemi en güzel anlatan sözlerdendir.

Sizin "Sert iniş yapacağız." dediğiniz yer ay değil, vatandaşın cebidir dolayısıyla mutfağıdır. Gerçi vatandaşın cebi de mutfağı da ay yüzeyi hâline getirildi, hiçbir canlılık emaresi kalmadı. Kamunun bu halktan alacağı değil, kamunun cefakâr halka borcu var, borcu. İktidar olarak elinizi taşın altına koymadınız. Yere göğe sığdıramadığınız sarayın elektriklerini bir ay kapatsanız bir ilin esnafının elektrik borcunu, suyunu kapatsanız bir ilin esnafının su borcunu, o sarayı komple kapatırsanız bu ülkenin tüm esnafının borcunu ödersiniz ama "İtibardan tasarruf olmaz." diyerek toplumu fakirleştirmenin her gün yeni bir yolunu aradınız. Her adımınız sermayenin çıkarlarını korumak ve kollamak üzerine kuruldu. Yeni ihaleler, yeni rantlar yaratmak üzere posanın suyunu çıkarırken her gün biraz daha fakirleşen bu toplumu görmemek, ülkenin asıl meseleleri olan ekonomi, adalet ve demokrasi sorunlarını örtbas etmek üzere gündem yaratmak ve toplumu kutuplaştırmak için elinizden gelen bütün çabayı gösteriyorsunuz.

Pandeminin başladığı günden bugüne bir yıldan fazla zaman geçti. Bu halka erteleme, öteleme dışında sunduğunuz reel anlamda hiçbir şey yok. "Halkı bu kadar borçlandırdınız bari sağlık kriziyle ilgili bir adım atılsın." diye beklerken bilime kulak vereceğinize bildiğinizi okuyarak toplum sağlığını büyük bir riskle karşı karşıya bıraktınız. Esnafın, çiftçinin, işçinin, asgari ücretle geçindirmek zorunda kalan emekçinin ve milyonlarca gencin sizin şatafatlı yaşamlarınızı izlemeye gücü kalmadı. Bir baba, bir anne, bir genç evine bir maaş götürebilmek adına gece gündüz demeden çalışırken sizin "huzur hakkı" diye üç beş maaş dağıttığınız Twitter kahramanı bürokratınızı izlemeye ise hiç sabır kalmadı.

Koalisyonların kötülüklerinden bahisle vardığınız son nokta ise beşli koalisyon ortaklığıdır: Büyük ortak, küçük ortak, cücük ortak, minik ortak, mikro ortak; bunların kimler olduğunu hepiniz çok iyi biliyorsunuz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.

MAHMUT CELADET GAYDALI (Devamla) - Bu beşli koalisyon anatomik yapı olarak aynen akrebi andırıyor. Her ne kadar kol, bacak, gövde ve kıskaç ana gövdede olsa bile, asıl güç en son halkadaki yani kuyruk sonu zehir silahıdır. Umarım sonunuz ateş çemberindeki akrebin sonu gibi olmaz.

Hepinizi saygıyla selamlarım. (HDP ve CHP sıralarından alkışlar)