GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:73
Tarih:15.04.2021

DİLŞAT CANBAZ KAYA (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, ekranları başlarında bizi izleyen değerli halkımız; iktidar tarafından Genel Kurula getirilen her kanun teklifinde olduğu gibi bu kanun teklifinde de emekçilerin haklarını koruyan bir anlayış yerine sermayenin patronlarının çıkarlarını kollayan bir anlayışla karşı karşıyayız. Bilindiği üzere ülkemizde 2 tane ana mesele var, kangren hâline dönmüş önemli bir mesele. Birincisi pandemi yani salgın, ikincisi ekonomik kriz, işsizlik, yoksulluk, açlık ve işten çıkarılmalar. Yani 2 tane önemli sorun var ve biz burada hâlâ kanun tekliflerinin geçirilmeye çalışıldığını görmekteyiz.

Halklar bir yandan Covid-19 salgını ve salgının ekonomik kayıplarının bedelini öderken bir yandan adaletsiz ve sosyal devlet ilkesinden uzak politikaların ürünü kanun değişikliğiyle sermayenin ve patronların kayıplarının yükünü taşımak zorunda bırakılıyor. İşte hakkında söz almış olduğum kanun teklifi, emekçilerin, kadınların, meslek hastalığı ve vazife malullerinin, çiftçilerin sırtına yüklenen yeni bir yükten başka bir şey getirmiyor.

Değerli halkımız, emekçiler, kadınlar, yoksullukla, haksız yere işten çıkarmalarla, salgınla ve işsizlikle mücadele ediyor. Eve ekmek götüremeyen insanlar, işten çıkarılan işçiler, borcu boyunu aşmış esnaf yoksulluktan intihar ediyor. Her gün yeni bir yenisi eklenen intiharlar iktidarın yaratmış olduğu vahim tablonun sonucudur. Emekçilerin ödeneklerine el uzatan bu kanun teklifinin kabulü mümkün değildir.

Değerli arkadaşlar, benzer uygulamalar ve sözde pandemi tedbirleriyle işçinin daha önce defalarca mağdur edildiğine şahit oldum. "İşsizlik Fonu" dediler, hazineden karşılanması gereken pek çok gider İşsizlik Fonu'ndan karşılanarak işçinin sırtına yüklendi. Öyle ki İşsizlik Sigortası Fonu'nun büyüklüğü Mart 2021 itibarıyla beş yıl sonra ilk kez 100 milyar liranın altına inerek yaklaşık 93 milyar lira oldu. "İşten çıkarma yasağı" dediler, güya salgının ekonomik etkilerini azaltmak için 17 Nisan 2020 tarihinde getirilen işten çıkarma yasağı 177 bin işçinin işsiz kalmasıyla sonuçlandı. DİSK ile SGK'den elde edilen veriler, günde 500 işçinin kod 29'la işten çıkarıldığını göstermektedir. Üstelik işveren tarafından suistimal edilen, kod 29'la işten çıkarılan işçiler ahlaksızlıkla damgalandığı için daha sonra yeni bir iş bulabilme imkânını da kaybetmektedirler. Bu, işçiyi açlığa mahkûm etmekten başka nedir?

Bakın değerli arkadaşlar, her iki genç kadından birisi işsiz. Pandemi sürecinde yirmi yıl geriye giden kadın istihdamı yüzde 25'lere kadar düştü. Pandemi sürecinde işten çıkarılacaklar listesinin başındaki kadınlar iş hayatından uzaklaştırılarak eve hapsediliyorlar. İşsizlikle ekonomik gücünü kaybeden kadın, erkeğin maddi imkânlarına mahkûm ediliyor. Genç kadınların çalışma hayatına dönme ihtimalleriyse istihdamdan uzaklaştıkça azalıyor. Eve hapsedilen ve maddi olarak erkeğe bağımlı hâle getirilen kadınlar ise günbegün katlediliyor ve şiddete maruz kalıyor. Peki, kadınları bu şiddetten kim koruyacak? İstanbul Sözleşmesi'ni kaldıran erkek adaletiniz mi, yoksa örnekte gösterdiğimiz gibi Dilara Kandak'ı öldüren erkeğe beraat kararı veren erkek adaletiniz mi?

AKP iktidarının salgın sürecini yönetemediği aşikâr. Esnaf borç içinde, halk işsiz, emekçiler, yoksul kadınlar eve hapsedilmiş. Alınan sözde tedbirlerin sonucu ise coronavirüs tablosuyla ortada. Her gün 2 binin üstünde yeni vaka var. Hastanelerde yer yok, aşı desen, emekçiye, yoksula o da yok. Sarayın gündeminde ise siyasi operasyonlar, rant projeleri, Kanal İstanbul var. Kod 29'la işçileri açlığa mahkûm ettiler, yetmedi; sözde tedbirlerle esnafı borç batağında ezdirdiler, yetmedi; rant için doğayı talan ettirdiler, yetmedi; İstanbul Sözleşmesi'ne tahammül edemeyip kadınları ölüme ve erkek şiddetine terk ettiler, yine yetmedi. Çiftçinin toprağına, emekçinin ekmeğine göz diktiler ama coğrafyamız halkları "Artık yeter!" diyor. Biliyoruz ki bu pervasız saldırılar yalnızca tutunmaya çalışan iktidarın son hamleleridir.

İstanbul Milletvekiliyim, bugün aynı zamanda İstanbul'da işçi direnişleri var, işçi direnişleri devam ediyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

DİLŞAT CANBAZ KAYA (Devamla) - Başkanım son cümlem, toparlıyorum.

BAŞKAN - Buyurun, toparlayınız.

DİLŞAT CANBAZ KAYA (Devamla) - Demokrasi, adalet ve emek mücadelesi vererek... Kod 29'la işçiler işten atılıyor, işten çıkarılan işçiler var, PTT işçileri, Migros işçileri, Sinbo ve SML işçileri var, bunun gibi birçok işçi direnişi devam ediyor; ekonomik krizle savaşıyorlar, işsizlikle savaşıyorlar, yoksullukla savaşıyorlar ve bu işçi direnişlerine buradan bizler de tekrar, yeniden destek olmaya, büyütmeye çağrı yapıyoruz hepinizi.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)