| Konu: | Vergi Usul Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 80 |
| Tarih: | 29.04.2021 |
AHMET AKIN (Balıkesir) - Sayın Başkanım, değerli milletvekili arkadaşlarım; yüce heyetinizi ve sizleri saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekili arkadaşlarım, Türkiye'nin yıllardır süregelen ekonomisinde derin gedikler açan ve önemli bir yarası olan akaryakıt kaçakçılığına önlem teşkil edecek bir kanun teklifiyle karşı karşıyayız. 5 farklı kanunda değişiklik yapan bu teklif sistematik olarak bizim için yetersizdir. Sonuç olarak, iktidarın akaryakıt kaçakçılığını önleyici mevzuat düzenlemesine olumlu bakıyoruz, aynı zamanda da yetersiz buluyoruz.
Sayın milletvekilleri, Türkiye enerjide dışa bağımlı bir ülkedir ve petrol de bu bağımlılığımızın ilk aktörü. Ekonomisi iyi yönetilmeyen ve ekonomik buhrandan bir türlü çıkamadığımız ülkemizde enerjide, petrolde dışa bağımlılığımız ne yazık ki yediden yetmişe tüm vatandaşlarımızı olumsuz olarak etkilemektedir. Nasıl etkilemesin? Baştan sona yanlış olan enerji politikalarıyla her gün vatandaşımızın sırtına yük biniyor. Elektrik artıyor, doğal gaz artıyor, benzin, mazot, LPG artıyor, Ayşe teyzenin mutfağındaki tüpün fiyatı artıyor. Odundan kömüre her şey ateş pahası durumunda. Bunları söyleyince belki rahatsızlık duyabilirsiniz ama gerçekler bunlar, halkın gerçekleri bunlar ve son yedi yılda sadece elektriğe gelen zam 2,5 katı, doğal gaza gelen zam 2 katı. Müjde verilen doğal gazda da zamları maşallah otomatiğe bağladınız, her ay zam yapıyorsunuz. Benzin fiyatları son yedi yılda neredeyse 2 kat artmış durumda. Bu zamlar halkımızın gerçek gündemi, gerçeği. Bu zamları da algı yöntemleriyle değiştirmeniz imkânsız, halkımız bu sıkıntıyı hep birlikte yaşıyor. (CHP sıralarından alkışlar)
Değerli milletvekilleri, iktidar vatandaşımızı bugüne kadar pandemi sürecinde maalesef yalnız bıraktı ve "Sizler Allah'a emanetsiniz." dedi. Şimdi, on sekiz gün boyunca uygulanacak kısıtlamada da "Sen evden çıkma, nasıl yaşıyorsan yaşa." diyorsunuz. Vatandaşlarımızın temel ihtiyaçları dahi karşılanamayacak. Sizin deyiminizle tam kapanma, vatandaşımız için "tam açlık" olacak. (CHP sıralarından alkışlar) Kapanma döneminde şehirler arası yolculuklar yapılmayacak ancak kullanılmayan yol, köprü ve havalimanları için yandaşlara ballı kaymaklı geçiş ve yolcu garantileri tam gaz ödenmeye devam edecek. Garanti ödemelerinde aslan payını Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Osmangazi Köprüsü ve İstanbul Havalimanı alacak. Kapanma sürecinde, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'ne verilen günlük 135 bin araç geçiş garantisi, Osmangazi Köprüsü'ne verilen günlük 40 bin araç geçiş garantisi on sekiz gün boyunca tıkır tıkır işleyecek. On sekiz gün kullanılmayacak olan Yavuz Sultan Selim Köprüsü için 8 milyon 602 bin dolar, Osmangazi Köprüsü için 29 milyon 736 bin dolar tutarında gelir garantisi ödemesi yapılacak. Başka bir deyişle, iki köprüye kapanmada verilecek tutar 320 milyon liraya dayanacak. İstanbul Havalimanı'na verilen 2021 yılı yolcu gelir garantisine göre havalimanına günlük 961 bin avroya denk gelen yolcu gelir garantisi veriliyor, on sekiz günün faturasıysa 17,5 milyon avro. Buna göre, İstanbul Havalimanı'na da yaklaşık 175 milyon liralık bir yolcu garantisi verilecek. Diğer araç geçiş garantili otoyollara yapılacak garanti ödemeleri ve kur nedeniyle, kapanma döneminde garanti ödemelerinin toplam tutarının en az 1 milyar lira olacağı ortada. Sizler, çıkıyorsunuz, bu rakama rağmen emeklilere 100 lira veriyorsunuz. Elinizi vicdanınıza koyun, sizi bütün emeklilere şikâyet ediyorum, onlar da gereğini ilk seçimde yapacak. (CHP sıralarından alkışlar)
Bu nedenle, kapanmada kullanılmayacak köprü, yol ve havalimanları için bütçeden garanti ödemesi yapılmamalı ve en azından bu dönemde ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza mutlaka destek verilmeli. Hiç olmazsa kapanma döneminde, garanti ödemeleri için ayrılan kamu bütçesi, boş yollara, boş köprülere, boş havalimanına değil, cebi boş olan vatandaşımıza kullanılmalı. Vatandaşımız için tam açlık reva görülmemeli, sonuna kadar ihtiyaç sahibine tam destek verilmeli.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
AHMET AKIN (Devamla) - Tamamlıyorum.
BAŞKAN - Tamamlayın, peki.
Buyurun.
AHMET AKIN (Devamla) - Biz CHP olarak öneriyoruz, on sekiz günlük süre içinde en azından zorunlu olarak evinde kalacak olan vatandaşlarımız için elektrik ve doğal gaz faturası gibi dertler olmasın. Salgın sürecinde vatandaşımıza yapmadığınızı bari şu on sekiz günde yapın da hep birlikte görelim. Yol çok basit, EPDK bu dönem için bir tarife düzenlemesine giderek meskenlerde elektriğin fiyatını düşürebilir. Benzer bir düzenleme BOTAŞ için de hayata geçirilebilir. Bunun için ne kanuna ne yönetmeliğe ihtiyaç var, bugün hemen olabilir. Önemli olan elinizi vicdanınıza koymanız ve vatandaştan yana olmanız.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP ve İYİ Parti sıralarından alkışlar)