GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Gün Sazak'ın şehit edilmesinin 41'inci yıl dönümüne ve 27 Mayıs 1960 darbesine ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:4
Birleşim:85
Tarih:27.05.2021

MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Bugün, eski Gümrük ve Tekel Bakanımız Gün Sazak Bey'in şehadetinin 41'inci yıl dönümüdür. Türk siyasi hayatında, devlet yönetiminde namusuyla, haysiyetiyle, sadece devletinin ve milletinin menfaatleri doğrultusunda görevini yapmış olma noktasında her zaman ve her dönemde örnek gösterilecek bir şahsiyet olan Gün Sazak Bey'in teröristlerce haince katledilmesinin bugün 41'inci yıl dönümü olmakla birlikte, aynı zamanda bugün, Ülkücü Şehitleri Anma Günü olarak idrak edilmektedir. Aziz milletimizin varlığına ve birliğine göz diken ne kadar hain varsa gerekli cevabı her daim almış, Türk milletinin kudreti karşısında hezimete uğramışlardır.

Türk milleti asırlar boyunca "Ölürsem şehit, yaşarsam gazi olurum." anlayışıyla nice felaketlere göğüs germiş, nice badirelerin içinden çıkmıştır. Şehadeti göze almış bir insanı veya bir milleti yenecek, teslim alacak, boyun eğdirecek, taviz vermesini sağlayacak beşerî bir kudret asla bulunamamıştır. Bizim şehitlerimiz "Bu vatanın ha ekmeğini yemişim ha uğruna bir kurşun." diyerek tıpkı gül bahçesine girer gibi şehitliğe koşan, inanmış ülkü erleridir.

Milliyetçi ülkücü hareket aynı zamanda şehitler kervanı, şehitlik abidesidir. Bizim davamız hakkın davası, hakikatin kendisi, halkın kavgasıdır. Geçmişte hain emellere geçit vermediğimiz gibi, bugün de aynı hırs, inanmışlık ve imanla Türk milletinin yanındayız ve yanında olmaya da devam edeceğiz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) - Bu duygularla, başta Başbuğ'umuz merhum Alparslan Türkeş Bey olmak üzere, şehadetinin 41'inci yıl dönümünde eski Gümrük ve Tekel Bakanımız Gün Sazak Bey'i ve aziz şehitlerimizi rahmetle, minnetle, hürmetle yâd ediyoruz; yattığı yerler nur olsun, ruhları şad, makamları cennet olsun.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bugün itibarıyla 27 Mayıs 1960 darbesinin üzerinden tam altmış bir yıl geçmiştir. Demokrasi pek çok tanımın yanında tahammül sistemi, sabır ve saygı rejimidir. Sebebi ne olursa olsun, şartlar nasıl oluşursa oluşsun milletin verdiği yetkiyi tekrardan alacak yine milletin ta kendisidir. Beğensek de beğenmesek de sevsek de sevmesek de sandıktan çıkan sonuç zorla, baskıyla, silah zoruyla, gayrimeşru araçlarla tasfiye edilmeye çalışılırsa istenmeyen ve acıklı olaylar zincirleme hâlinde olgunlaşacak ve yaygınlaşacaktır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun Sayın Bülbül.

MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) - Söz, düşünce ve fikirlerin ahlaki ve hukuki bir nizam içinde rekabeti yerine zulüm ve zorbalığın öne çıkması, bu çerçevede iç ve dış mihrakların teşekkül eden yıkım kervanına dâhil olması tek kelimeyle felakettir.

Demokrasi tarihimiz ne yazık ki askerî darbelerin izleri ve etkileriyle doludur. Yaşanılan her darbe ve her darbe girişimi millî iradeyi ifsat etmiş, felce uğratmış ama bunun yanında ülkemizin güçlenmesini, refah seviyesinin artmasını, cihangir bir millet olarak Türk milletinin ve devletinin tarihte hak ettiği yere varmasını sekteye uğratmıştır. Yine kurmaca suçlamalar ve kurulan düzmece mahkemeler...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) - ...eliyle hukukumuzda ve vicdanlarımızda kapanmaz yaralar açılmış, büyük kayıplar yaşanmıştır. Allah bir daha böyle darbe girişimleriyle milletimizi muhatap etmesin. Demokrasimizi ifsat edecek bu tür gelişmelere karşı her daim teyakkuzda olmaya devam edeceğiz. 15 Temmuzda olduğu gibi bir daha inşallah bu millet böyle sıkıntılarla muhatap olmayacak, yüz yüze gelmeyecektir. Bizler Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı olarak milletin iradesinin devletin iradesine dönüştüğü 15 Temmuz sonrasında yine inşallah demokrasimizin ilelebet payidar olacağı, devletimizin tam bağımsızlık yolunda emin adımlarla yürüyeceği şartları oluşturmak için elimizden gelen gayreti göstereceğiz. Bu vesileyle 27 Mayıs 1960 darbesi sonunda kurulan düzmece mahkemelerde hukuksuzca yargılanıp ve haklarında verilen idam kararlarının infazı sonrasında hayatlarını kaybeden merhum Başbakan Adnan Menderes Bey'e, merhum Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu Beyefendi'ye, merhum Maliye Bakanı Hasan Polatkan Beyefendi'ye Allah'tan rahmet niyaz ediyor, ailelerine ve milletimize yeniden başsağlığı diliyor, saygılar sunuyorum.