GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:87
Tarih:02.06.2021

FİKRET ŞAHİN (Balıkesir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Borçların yapılandırılmasıyla ilgili bir kanun teklifi üzerinde görüşüyoruz. Öyle anlaşılıyor ki millet borç batağında. Bir taraftan devleti yandaş müteahhitlerinize borçlandırdınız ve Borçlanma Genel Müdürlüğü kurdunuz. Diğer taraftan da milleti borçlandırdınız ve bu şekilde kanun tekliflerini Meclisimizin önüne getiriyorsunuz. Diğer yandan Merkez Bankasının kaybolan "128 milyar doları nerede?" diye soruyoruz, bunun cevabı yok. Şimdi de yine gündemimizde bir sorumuz var: "Mafyadan ayda 10 bin dolar para alan siyasetçi kim?" diye soruyoruz, bunun da cevabı yok. Evet, yani bu kadar borç batağına batmış, hem milleti hem devleti borç batağına sokmuş bir iktidarla karşı karşıyayız.

Bir taraftan borçla mücadele ederken diğer taraftan da ülkemizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün ilke ve inkılaplarına karşı gelen kişiler hakkında herhangi bir işlem yapmadığınızı görüyoruz. Mesela, bir sarıklı ve cübbeli amiral vardı. Nerede şimdi bu? Görevde. Bir işlem yaptınız mı? Hayır. Ama vatansever, FETÖ mağduru olan amirallere elektronik kelepçe takmaktan geri kalmadınız.

Yine, bakınız, "Ayasofya Camisi'ni ibadete açtık." dediniz. Hâlbuki Ayasofya Camisi'nde zaten ibadet vardı. Müze kısmını kapattınız ama o tarihten bu yana da Ayasofya âdeta Atatürk'e bir hakaret merkezi hâline geldi. Ta ki, açılışında Diyanet İşleri Başkanı elinde kılıçla lanet okuyarak bir açılış yaptı ki yüce dinimiz iyiliği, adaleti ve güzelliği emrederken bir Diyanet İşleri Başkanının ağzına lanetli kelimeleri alması görevine hiç yakışmıyor. Daha sonra, göreve gelen Ayasofya Başimamı ne diyor? Efendim, Atatürk ilke ve inkılaplarının omurgasını oluşturan laikliğin kaldırılması ve Anayasa'ya laikliğe aykırı maddelerin konulması gerektiğine dair fetva veriyor. Yine en son, geçtiğimiz hafta, yine bir meczup, "Mustafa Demirkan" ismindeki bir kişi, Ayasofya'da 136 hafız öğrencisine belge verilirken yine isim vermeden, dolaylı şekilde Mustafa Kemal Atatürk'e "zalim ve kâfir" demeye kalkışıyor. "Mustafa Demirkan" isimli bu meczup, devletin zirvesinde bulunan, göreve gelirken Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı kalacağına dair şeref ve namusları üzerine yemin etmiş olan AKP Genel Başkanı, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı, Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve bakanların yüzüne bakarak bu çirkin sözlerini söylüyor ve bu kişilerin hiçbirinden de itiraz gelmiyor. Bu kişilerin hiçbiri yemininin gereğini yerine getirmiyor. Bu meczup, üstelik, Ayasofya'nın müze vasfından kaldırılarak cami olarak açılmasından önce de Ayasofya'da ezan okunduğunu, bir bölümünde namaz kılındığını bildiği hâlde gerçeğe aykırı beyanda bulunmaktan, bir din adamı olarak yalan söylemekten utanmıyor. Tabii, soruyoruz sizlere, Ayasofya'yı Atatürk'e hakaret etmek için mi açtınız? Bunun nedeni ve sorumlusu, evet, mevcut iktidarın yarattığı kirli, zehirli siyasi iklim ve izlediği yanlış politikalar.

Bu millet bu gibi hainleri geçmişte de gördü; Kurtuluş Savaşı sırasında Atatürk ve Kuvayımilliye kuvvetleri için ölüm fetvası veren Mustafa Sabri'yi, düşmanla iş birliği yaparak Kurtuluş Savaşı'nı engellemeye çalışan Âtıf Hocaları, Şeyh Saidleri, Menemen'de Derviş Mehmet'leri gördü; onlar şimdi tarihin karanlıklarında, bunlar da o karanlıklara gömülecekler. Bu hain meczuplar unutmasınlar ki Ayasofya'yı, İstanbul'u, Türkiye'yi düşman işgalinden kurtaran, bu gök kubbe altında ezanın okunmasını, milletin alnının secdeye gelmesini sağlayan Mustafa Kemal Atatürk'tür.

Kendilerine, hainleri değil, Mehmet Rıfat Börekçi'yi, Sütçü İmam'ı örnek almalarını tavsiye edeceğim.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

FİKRET ŞAHİN (Devamla) - 20 saniye lütfen...

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Şahin.

FİKRET ŞAHİN (Devamla) - Ayasofya'yı karanlık zihniyetleriyle kirleten meczuplar şunu bilsinler ki: Mustafa Kemal Paşa, Anadolu topraklarında asla yenilmedi ve yenilemez.

BAŞKAN - Teşekkür ettim Sayın Şahin.

FİKRET ŞAHİN (Devamla) - Geçmişte tarihin karanlıklarında gömülen hainler gibi bu meczuplar da hukukun önünde hesap verecekler.

Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)